Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/194 E. 2020/294 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/194 Esas
KARAR NO : 2020/294

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2019
KARAR TARİHİ : 07/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkil banka ile ———– kredi sözleşmesi imzalandığı, muhtelif tarihlerde krediler kullandırıldığını, ——- müşterek ve müteselsilen kefil olduğunu, müşterinin sözleşmeyi ihlalinden ——müvekkilin alacağının——- noterliği tarafından davalıya, Kredi mevduat hesabından doğan alacaklar ———————– yevmiye numaralı hesap kat İhtan gönderildiğini, genel kredi sözleşmesinde ki muaccel olan alacak bedeli istendiğini, noter masrafları işleyecek—– masrafları İle birlikte ihtarnamenin muhatapları tebliğinden itibaren 1 iş günü içerisinde ödenmesi İhtar olunduğunu, süre geçmesine rağmen bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, mütemerrit duruma düşen borçlu hakkında icra süreci başlatıldığını, davacının icra takibine haksız itirazları nedeniyle takip durduğunu, davalının borcu İtiraz ederken müvekkile herhangi bir borcu olmadığına dair beyanı gerçeği yansıtmadığını, ihtarname sonuç vermediğinden icra takibine başlandığım, arabuluculuk sonucu tarafların anlaşamadığını, muaccel hale gelen alacak ve diğer alacak kalemleri kanuna uygun şekilde hesaplandığını belirterek, Davanın kabulü ile borçlu tarafından yapılmış olan haksız itirazın iptaline İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün —– sayılı dosyası üzerinden takibin devamına, haksız itiraz sebebiyle borçlunun aleyhine alacağın %20 den aşağı olmamak kaydıyla, icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekaleten talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı banka nezdinde ————- şirket için kefil olduğunu, kredinin ödendiği ve kapandığını, bu nedenle, Davacı banka tarafından müvekkile ait evin üzerine konulan ——————- edildiğini, bu kredisinden başka kredisine de, müvekkilin kefil olmadığını, müvekkilin kefil olduğu sözleşmenin ——— olduğunu, bu kredinin ödendiğini, İpoteğin kaldırıldığım, müvekkilin kefil olmadığı borçtan sorumlu tutulamayacağını bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı tarafça alacaklı sıfatı ile—— tarihli genel kredi sözleşmesi ve———tarihli —– kaynaklanan, icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu—————— —– sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin ——–tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin —– tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde 25/12/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan 25/12/2018 tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Mahkememiz yargılama aşamasında banka uzmanı bilirkişiden uyuşmazlık konusunda rapor alınmış olup, bilirkişi mahkememize hitaben sunduğu raporunda özetle, Davacı ———- arasında detayı yukarıda yazılı olduğu üzere, bankanın 2 ayrı şubesi kanalı ile,—–sözleşmesi imzalandığı ve ilk sözleşmede—- kefalet imzası bulunduğu,2.sözleşmede ise davalının sözleşme üzerinde kefalet imzasının bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın, ilk sözleşmede mevcut olan, davalıya ait kefaletin, ikinci sözleşme madde 39 ‘a dayanarak, bankanın diğer şubesi tarafından yapılan ikinci sözleşmeyi de, kapsayıp kapsamadığı konusunda olduğu, bu konuda ki takdirin mahkemede olduğunu, davalının ilk sözleşmede bulunan kefaletinin, dava konusu krediye baz olan 2. Sözleşmeyi kapsaması halinde, davalının takip tarihi İtiban ile davacı bankaya olan borcunun, detayı yukarıda madde 11. da açıklandığı üzere, toplam 65.796,93 TL olduğu, taleple bağlılık ilkesi gereği, tutarın ödeme emrindeki tutar olan 65.448,18 TL olabileceğini, ilk sözleşmedeki davalıya ait kefaletin, dava konusu 2.sözleşmeyi kapsamaz yönünde mahkemece karar verilmesi halinde ise, davalının davacı bankaya borcu olmadığını mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, banka kayıtları, bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı banka ile ——————- arasında ———– imzalandığı, ilk sözleşmenin —————————- tarihinde imzalandığı ve ———-kefalet imzası bulunduğu, ————— tarihinde imzalandığı ve davalının sözleşme üzerinde kefalet imzasının bulunmadığı sabittir. Davacı yanca ilk sözleşmedeki kefalet nedeniyle ikinci kredi sözleşmeden kaynaklanan borç için davalı yana icra takibi yapılmıştır. Bankacı bilirkişi tarafından————-tarihli ilk genel kredi sözleşmesindeki davalıya ait kefalet nedeniyle davalının herhangi borcu kalmadığı net bir biçimde tespit edilmiştir. ————————– tarihinde imzalanan genel kredi sözleşmesi ilk kredi sözleşmesinin devamı niteliğinde olmayan başka şube tarafından imzalanan bağımsız ve yeni bir sözleşme olup; işbu sözleşmede davalının kefaleti bulunmadığı anlaşılmakla; —– gereğince kefilin imzası bulunmayan sözleşmeden dolayı sorumlu olmayacağı, davalının imzası olmayan sözleşmeden doğan borçtan dolayı sorumlu olmayacağı sabit olmakla; davanın reddine, davacının kötüniyetli olduğu ispat edilmediğinden davalı yanın kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN REDDİ İLE,
Davalı lehine kötüniyet tazminatı verilmesine yer olmadığına,
1-Alınması gerekli 54,40 TL harcın davacı tarafça yatırılan 790,46 TL’den mahsubu ile 736,06 TL harcın davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan —— uyarınca hesaplanan—– vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.