Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/176 E. 2020/64 K. 29.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/176 Esas
KARAR NO : 2020/64

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 10/04/2019
KARAR TARİHİ : 29/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– müvekkili sigorta şirketi arasında akdedilen sigorta poliçeleri kapsamında poliçe prim alacağı toplamı —– olduğunu, prim borcu için verilen çeklerin karşılıksız çıktığını, —- sigorta dönemi sonu itibariyle sigorta poliçesinden kaynaklı prim borçlarının hiçbirisinin sigortalı tarafından ödenmediğini ve poliçe şartlarının yerine getirilmediğini beyan ederek sigorta poliçesinden — değerinde ödenmeyen sigorta prim borçlarının TTK 1430 ve ilgili maddeleri uyarınca her bir taksitin vade tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin mahkememizin —— Esas sayılı dosyasında —- talebinde bulunduklarını ve 08/04/2019 tarihinde 1 yıl süre ile kesin mühlet verildiğini, şirketlerinin konkordato sürecinde bulunduğunu, bu süreçte davacı firmaya müvekkili şirket tarafından mutabakat mektubu gönderildiğini, davacı firmanın ise mektuba cevap vermediğini, konkordato komiser heyetinin şirketlerinin tüm tasarruflarında iradesini beyan ettiklerini ve 08/11/2018 geçmiş borçların ödenmesine onay vermediklerini, konkordato projelerinde alacaklılara faiz ödeyecekleri şeklinde bir taahhütlerinin olmadığını, davacının belirttiği alacak miktarının karşılıklı mutabakat ile belirlenmiş bir rakam olmadığını, alacak miktarını kabul etmediklerini, konkordato davasına müdahil olan davacının 1 yıllık sürenin alındığı 08/04/2019 tarihinden sonra konkordato komiserleri tarafından oluşturulacak “alacaklılar masasına” alacak kaydı oluşturmak yerine dava açmasında hukuki yarar bulunmaması sebebiyle davanın reddine, davanın açılmasına sebebiyet vermedikleri için yargılama giderlerine mahkum edilmemesine, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili celse arasında sunmuş olduğu 05/12/2019 tarihli dilekçe ile, davalı ile dilekçe ekinde sundukları — protokolü ve ibraname” imzalandığını, protokolde yazılı olan davaya konu alacaklarının ve masrafların tamamını tahsil ettiklerini, protokolde yazılı olan çeklerin kendilerine ödendiğini, tarafların birbirlerinden karşılıklı olarak herhangi bir hak, alacak, tazminat, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmaması sebebiyle konusuz kalan dava hakkında karar vermeye yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiş, 29/01/2020 tarihli duruşmada da hazır bulunarak dilekçelerindeki hususları imzalı beyanıyla tekrar etmiştir.
Davacı vekilinin tarafından borç tasfiye protokolü ve ibraname sunarak alacaklarını masraflarıyla tahsil ettiklerini bildirildiği nazara alınarak konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konusu kalmayan davanın esası hakkında karar vermeye yer olmadığına,
2-Davacı vekilinin beyanına göre harç ve masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının peşin alınan 10.937,43 TL harçtan mahsubu ile bakiye 10.883,03 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Talep olmadığından davacı lehine ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.