Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/148 E. 2020/120 K. 18.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/148 Esas
KARAR NO : 2020/120

DAVA : Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/07/2017
KARAR TARİHİ : 18/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının —- davalı kooperatife ——– olarak kooperatifçe gösterildiği, aidatları ödeme güçlüğü çeken davacının eksik ödemeleri sebebiyle, —- tarihinde alınan genel kurul kararı gereği —- davalı kooperatifin devam eden inşaatlar bitince aidat toplamını üyeye geri ödeyeceğini bildirdiği, davalı —- tarihinde gönderdiği yazıda borçlarının —- olarak kabul ettiğini ve bu borcu —-tarihinde ilk taksidi ödemek üzere aylık 5 taksitte faizsiz ve Türk Lirası olarak ödeyeceklerini taahhüt etmelerine rağmen inşaat bitirilemediğinden geri ödenmediği belirtildiği, davalı kooperatifin kötü niyetli olarak davacı üyeye ödeme yapmayarak maddi zarara soktuğu, tazminat talebi ve davacı üyeye ödenecek miktarın tespiti ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik ——alacağın — doğrultusunda tespit edilerek kabulüne, olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz, masraf vb. giderlerin ———-ödenmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dilekçesinde ileri sürdüğü, üyelik kaydına, aidat ödemeleri ve sair—- kayıt ve ticari defterlerinde rastlanmadığını, davacının dilekçesinde ödemelerin, hem 2005 yılında hem de inşaat bitiminden sonra yapılacağına dair çelişkili ibarelerin bulunduğundan davanın reddedilmesi gerektiği belirtildiğini, davacının ileri sürdüğü olayların üzerinden 12-15 yıl geçtikten sonra talepte bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, yine bu bu olayların üzerinden 15 yıllık süre geçmesi nedeniyle davanın zaman aşımı nedeniyle davanın reddini talep etmiştir.
Usulüne uygun taraf teşkili sağlandıktan sonra taraf delilleri toplanmış dosyamız arasına alınmış ve tahkikat aşamasında değerlendirilmiştir.
Davalı taraf her ne kadar kooparatif kayıtlarında üyelik kaydına rastlanılmadığı şeklinde savunma yapmış ise de Dosya içerisinde yer alan belge suretinde,——. Kartal —- Noterliği—-tarih ve —– numaralı ihtarname keşide edildiği görüşmüştür. İhtarnamenin içeriğinde; ——-yönetim kurulunun toplandığı, —– tarihinde Kartal —–. Noteri huzurunda çekilen kuradan isabet eden——– tarihinde yapılan olağan genel kurulunda alınan karar gereği eksik ödentisini yerine getirmediğinden—– kararla üyelikten düşürüldüğü belirtilmiştir. Bu sebepten davalının bu savunmasına itibar edilmemiştir
Davalı kooparatif defterlerinde mali müşavir ve hesap uzmanı bilirkişi aracılığı ile yerinde inceleme yaptırılmış olup bilirkişiler verdikleri raporda ‘ 1) Davacının, davalı kooperatifin —- tarih yönetim kurulu kararıyla kooperatife kayıtlı üye olduğu, adına tahsis edilen —-bağımsız bölüme ilişkin mali edimlerini kısmen yerine getirdiği, eksik aidat ödentileri nedeniyle — tarihli genel kurul kararıyla üyelikten düşürülme kararının kesinleştiği,
2) Davacının, ortaklar ve muhasebe defterleri incelemesi neticesinde —— aidatı davalı kooperatife ödediği, üyelikten çıkarılması sebebiyle bu bu tutarın davalı tarafından kendisine ödenmesi gerektiği,
3) Davacıya ödenmeyen bu tutarın—- uyarınca,— tarihinde muaccel hale geldiği,
Bununla beraber davalının temsilcilerinden vekili vasıtasıyla vadenin 02.01.2005 tarihine ötelenerek borcun ikrar edildiği,
Kooperatif yetkili organları tarafından davacıya gönderilen belgeler ile belirlenebilir bir vade tarihi dikkate alınarak borcun inşaat bitimine ötelenerek borcun ikrar edildiği,
Bütün bu veriler ışığında ve tamamen mahkemenin takdir yetkisinde olmak üzere, bu iki vade tarihinden hangisi daha geç ise onun muacceliyet tarihi olarak belirlenerek davacının —- alacağının talep edilebileceği, ‘ şeklinde rapor tanzim etmişlerdir. Rapor denetlenebilir ve bilimsel olduğundan hükme esas alınmıştır.
Davalı vekili zaman aşımı itirazında bulunmuştur. İtirazını 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 17. Maddesine dayandırmıştır. ‘ Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortaklarla hesaplaşma süresi ve yükümlülük:
Madde 17 – Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortakların kendilerinin yahut mirasçıları-nın kooperatif varlığı üzerinde hakları olup olmadığı ve bu hakların nelerden ibaret bulunduğu anasözleşmede gösterilir. Bu haklar, yedek akçeler hariç olmak üzere, ortağın ayrıldığı yıl bilan-çosuna göre hesaplanır.
Kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürecek nitelikteki iade ve ödemeler, ana sözleşmede daha kısa bir süre tespit edilmiş olsa bile genel kurulca üç yılı aşmamak üzere geciktirilebilir. Bu durumda kooperatifin muhik bir tazminat isteme hakkı saklıdır. Çıkan veya çıkarılan ortaklar ile mirasçılarının alacak ve hakları bunları istiyebilecekleri günden başlıyarak beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.’ şeklindedir.
Davacının kooperatif üyeliği sonlandırıldıktan davalı —– gönderildiği, yazının kooperatif kaşesi üzerine isimsiz ve ünvansız olarak imzalandığı Yazının içeriğinde;
Kooperatife taahhütlerini yerine getirmediğinden ——- no.lu ihtarnamesiyle üyelikten düşürüldüğü,
Üyeliğe devam etmek isterse en geç 10 gün içinde kooperatife gelip hesap mutabakatı yaptığında dükkan tahsis edileceği,
Aksi taktirde şimdiye kadar yapmış olduğu ödemeleri genel kurul kararı uyarınca inşaat bitiminde ödeneceği ;’
Kooperatif vekili tarafından davacı …’e hitaben ——– tarafından imzalandığı görülmüştür. Yazının içeriğinde;
‘Davacının, —–tarihinde kooperatif üyeliğinden ihraç edildiği, —– ödemiş olduğu haklarının daha önce ödenmesi durumunda kooperatif işlerinin aksayıp tehlikeye düşeceğinden — tarihinde ilk taksidi ödenmek üzere aylık olarak 5 eşit taksitte faizsiz ve TL olarak …’e ödeneceği ‘ bildirilmiştir.
Bu iki yazı değerlendirildiğinde 1163 sayılı kooperatifler kanunu 17. Maddesinde belirtilen ‘…Çıkan veya çıkarılan ortaklar ile mirasçılarının alacak ve hakları bunları istiyebilecekleri günden başlıyarak beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.’ hükmü uyarınca davacının yeterli süre inşaat bitimini beklediği ancak inşaatların bu sürte içinde bitmediğini anladığında dava yoluyla talepte bulunduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Bu sebeple davalının zaman aşımı savunması red edilmiştir.
Davanın ilk önce İstanbul Anadolu—-. Asliye Hukuk Mahkemesinde —– tarihinde açıldığı ve görevsizlikle mahkememize gönderildiği anlaşıldığından davalının bu dava ile temerrüte düştüğü kabul edilmiş ve bu tarihten itibaren temerrüt faizine hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile :—-alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alacağa —– dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine
3-Alınması gereken —- karar harcına karşılık peşin alınan —- mahsubu ile bakiye— davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 1.702,00-TL yargılama gideri, 307,40-TL peşin harç ve 31,40-TL başvuru harcı toplamı—– davanın kabul edilen kısmına isabet eden — davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarfolunmadığından bu konuda karar vermeye yer olmadığına,
6-Davacı lehine —— uyarınca taktir olunan —– vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı lehine —-uyarınca taktir olunan — vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.