Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/14 E. 2019/248 K. 07.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/14 Esas
KARAR NO: 2019/248
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/04/2014
KARAR TARİHİ: 07/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili mahkememize hitaben verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkil firma ile davalı firma arasında temizlik işlerinin yapılması olan bir sözleşme akdedildiğini, bu sözleşmeye göre ———– isimli sitede bulunan 360 adet daire ile site içinde yer alan ———ı isimli Alışveriş Merkezinin ve Sosyal Tesisinin temizlik işinin müvekkili firma tarafından yapılacağını, işin ücreti götürü usul belirlendiğini, toplam ——- TL olarak tayin edildiğini, sözleşmeye uygun temizlik işinin yapıldığını ve teslim edildiğini, sözleşmede 360 adet daire temizliği yapılacağı belirlenmişse de, 326 adet daire teslim edildiğinden bu sayıda dairenin temizliğinin yapıldığını, temizlik işlerinin kimi zaman davalı firma çalışanı kimi zaman müteahhit firma olan asıl işveren dava dışı Yılmaz İnşaat çalışanına tutanakla teslim edildiğinin, temizlik işlerinin bitirilip iade edilmesinden sonra müteahhit firma tarafından bazı bloklarda ve alışveriş merkezinde tadilat yapıldığını, bunun üzerine temizlik ihtiyacı neticesinde işin aciliyeti sebebi ile aralarında ek sözleşme yapılmadığını, yapılacak ikinci temizlik işinin tesliminden sonra piyasa rayicine göre yapılan ilk işe kıyasen ücretlendirileceğinin sözlü olarak kararlaştırıldığını, ikinci temizlik işinin yapıldığını ve tutanakla teslim edildiğini, sözleşmeden kaynaklanan alacağı için; sözleşme gereği yapılan temizlik işine ilişkin 326 daire ve bağlı ortak alanlar ile alışveriş merkezi ve sosyal tesisin temizliğini kapsayan, KDV dahil 22.051,64 TL tutarında bir fatura düzenlediğini, ek işlerle ilgili 260 adet dair ve bağlı ortak alanlar ile alışveriş merkezi ve ortak alanların temizliğini kapsayan KDV dahil 17.391,00 TL tutarında bir fatura düzenlendiğini, davalı firma tarafından 17.000,00 TL ödeme yapıldığını, bu kısmi ödemenin toplam alacaktan mahsubu ile 22.442,64 TL tutarında borcu kaldığını, bu bedelin müvekkil firmaya ihtarnamenin tebliğinden itibaren 3 gün içerisinde ödenmesi için davalı firmaya düzenlenen faturalar eklenmek suretiyle ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamenin 20/03/2014 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının kötü niyetli olarak inkar ettiğini ve ek işlere ilişkin faturanın iade edildiğini, sözleşme kapsamında yapılan işleri kabul etmesine rağmen bakiye bedeli ödemediğini, bu nedenle kısmi ödeme düşüldükten sonra kalan bakiye 22.442,64 TL nin davalıdan, temerrüt tarihi olan 23/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. HMK’nun 128. Maddesi uyarınca; Süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılır.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile taraflar arasında akdedilen hizmet sözleşmesine dayalı alacak davasına ilişkindir.
Mahkememiz dosyası ilk yargılaması ——- esas sayılı dosya üzerinden yapılmış olup davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmişse de Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2016/651 Esas – 2018/4331 Karar sayılı ilamında “Dava, taraflar arasında akdedilen hizmet sözleşmesine dayalı alacak davasıdır. Davacı ile davalı arasında ——–tarihleri arasında 360 adet daire ve ortak alanlar için temizlik sözleşmesi yapılmış olup davacının bu dairelerden 326 adedinin ve ortak alanların temizliğini yaptığı davalının da kabulündedir. Bunun dışında yapılan hizmet, dava dışı ——— çalışanı tarafından imzalandığına göre bu hizmeti alan dava dışı ———-’dir. Bu hususun taraflar arasındaki sözleşme kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu nedenle davacı, sözleşme kapsamında temizliğini yaptığı dairelerin temizlik bedeli ile sözleşme kapsamında olmasına rağmen davacıya teslim edilmediği için temizliği yapılamayan dairelerin temizlik bedelini sözleşme hükümlerine göre isteyebilmesi mümkün ise bu bedeli isteyebilecektir. Sözleşme kapsamı dışında yapılan işlerden davalının sorumlu tutulması mümkün görülmediğinden bu kapsamda gerekli inceleme yapılarak davacının alacaklı olduğu miktarın belirlenip bir karar verilmesi gerekirken sözleşme kapsamında olmayan işlerin bedelinin de davalıdan alınması doğru görülmemiştir. ” gerekçesi ile kararımız bozulmakla yeni esası işbu dosya olmuştur.
Davacı tarafça bozma ilamına karşı direnilmesi talep edilmiş; Mahkememizce usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmuştur.
Mahkememizce Yargıtay Bozma ilamından önce; yargılama aşamasında bilirkişilerden rapor alınmış, bilirkişiler vermiş oldukları raporda; davacı yanın taraflar arasında akdedilen ———- temizlik işlerinin yapılması” konulu sözleşmeden kaynaklanan edimini ifa etmiş olması sebebiyle, ——–TL tutarlı faturadan davalı tarafından yapılan toplam ödeme tutarı ——TL düşüldükten sonra——- TL tutarında davalıdan alacaklı olduğunu, bu alacağa temerrüt tarihi olan ——- tarihinden itibaren yasal faiz yürütülebileceğini; yapıldığı iddia edilen ek işlere ilişkin olarak ise, ek işlere ilişkin düzenlenmiş olan 03/09/2013 tarihli belgede ismi yer alan ——— 2013 yılının 9.ayında davalı DLA şirketinin veya asıl işveren ——— Konutlarının çalışanı ya da yetkilisi olup olmadığı hususlarında dava dosyasında herhangi bir bilgi ve belge yer almadığını, bu hususun ——- beyannameleri ile ticaret sicil kayıtlarının dosyaya sunulması ile ispatlanabileceğini mütalaa etmişlerdir.
Bozma kararından önce; bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup; bilirkişiler vermiş oldukları ek raporda; ek işlere ilişkin düzenlenmiş olan 03/09/2013 tarihli belgede ismi yer alan ——– 2013 yılının 9.ayında asıl işveren ——–. çalışanı olduğunu, bu sebeple davalının yapılan ek işlere ilişkin olarak düzenlenen —–tarih ve ——- nolu fatura tutarı olan 17.391,00 TL yi davacıya ödemesi gerektiğini, diğer hususlarda kök raporda varılan sonuçlarla bağlı kalındığını mütalaa etmişlerdir.
Toplanan deliller, dava dilekçesi, bilirkişi kök raporu, bilirkişi ek raporu ve Yargıtay Bozma ilamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını gerektirir bir husus olmadığı anlaşılmıştır. Davacı ile davalı arasında ——— tarihleri arasında 360 adet daire ve ortak alanlar için temizlik sözleşmesi yapıldığı ve davacının bu dairelerden 326 adedinin ve ortak alanların temizliğini yaptığı hususunda taraflar arasında bir husumet yoktur .Bunun dışında yapılan 260 adet dairenin temizlenmesine dair hizmetin, dava dışı ———-. çalışanı tarafından imzalandığı sabittir. Bu hizmeti alan dava dışı ———-olup; bu hususun taraflar arasındaki sözleşme kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu nedenle 260 adet daire ve alış veriş merkezinde yeniden temizlik yapılması nedeniyle düzenlenen 17.391,00 TL fatura dava konusu değildir. Mahkememizce uyulan Yargıtay Bozma ilamında belirtildiği üzere; davacı, sözleşme kapsamında temizliğini yaptığı dairelerin temizlik bedeli ile sözleşme kapsamında olmasına rağmen davacıya teslim edilmediği için temizliği yapılamayan dairelerin temizlik bedelini sözleşme hükümlerine göre isteyebilmesi mümkün ise bu bedeli isteyebilecektir. Bu bedel de Sözleşme gereği yapılan temizlik işine ilişkin 326 daire ve bağlı ortak alanlar ile alışveriş merkezi ve sosyal tesisin temizliğini kapsayan, KDV dahil 22.051,64 TL tutarındaki fatura olup; Sözleşme kapsamı dışında yapılan işlerden; 260 adet temizlik işi bedeli olan 17.391,00 TL tutarlı faturadan; davalının sorumlu tutulması mümkün görülmediğinden; davacının alacaklı olduğu miktar 22.051,64 TL tutarlı faturadan davalı tarafından yapılan toplam ödeme tutarı 17.000,00 TL düşüldükten sonra kalan 5.051,64 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş olup; 5.051,64 TL alacağa davacı tarafından davalıya gönderilen——-. Noterliği’nin ———- tarih ——- yevmiye numaralı ihtarnamesinin 20.03.2014 tarihinde tebliğ edilmesi ve ihtarname ile davalıya ödeme için 3 gün süre verilmesi gözetilerek tespit edilen temerrüt tarihi 23.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE
5.051,64 TL alacağın 23.03.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
1-Alınması gerekli 345,07 TL harcın davacı tarafça yatırılan 383,30 TL peşin harcın mahsubu ile 38,23 TL harcın davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan 29,00 TL ilk masraf, 345,07 TL peşin harç, 106,00 TL tebligat masrafı, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.680,07 TL nin davanın kabul ve red oranı göz önünde tutularak 378,16 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Yargıtay ilgili dairesinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/03/2019