Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/131 E. 2021/16 K. 12.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/131 Esas
KARAR NO : 2021/16

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/03/2019
KARAR TARİHİ : 12/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin uluslararası nakliyat, dağıtım ve depolama alanında faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin davalı şirkete ait malları Türkiye’den Belçika’ya ihraç ettiğini, tam ve hasarsız olarak kara yolu ile nakliyesini gerçekleştirdiğini ve davalı firmaya navlun hizmeti sunduğunu, 3.600,00 EURO (21.476,52 TL) tutarında taşıma hizmetinin sunulduğunu, davalının borçlu olduğunun CMR, ATR, gümrük beyannameleri, fatura, ticari defter ve kayıtlarla da sabit olduğunu, davalı tarafa İstanbul Anadolu 1.İcra Müdürlüğünün 2019/4532 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, davalı şirketin menkul-gayri menkul malları ve 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini iddia ederek; davalı-borçlunun menkul, gayrimenkul malları ve 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesini, İstanbul Anadolu 1.İcra Müdürlüğünün 2019/4532 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, alacağa takip tarihinden itibaren en yüksek reeskont avans faizi işletilmesini, haksız ve kötü niyetli itirazdan dolayı %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, müvekkilinin davacı ile endüstriyel malzemelerin Belçika’ya gönderimi hususunda anlaştıklarını, alıcı firmanın tüm bilgilerini içeren konşimentoyu düzenleyerek davacıya ulaştırdığını, davacının ürünleri yanlışlıkla başka adrese götürdüğünü, ürünlerin yanlış adrese götürülmesi sonucu dava dışı Hanwel Belgium şirketi ile müvekkilinin ticaretinin kesildiğini, ticari yönden zarar gördüklerini, yanlış teslimatın davacı şirketin kusurundan kaynaklandığını, müvekkilinin hatasının bulunmadığını, davacının hatasını telafi yönünde girişimi bulunmadığını, müvekkiline fatura gönderildiğini, faturanın kabul edilmediğini ve iptal edilmesi gerektiğini bildirildiğini savunarak; davanın reddini, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile fatura alacağından kaynaklanan cari hesap alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
İstanbul Anadolu—. İcra Müdürlüğü’nün—- Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 15/02/2019 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 19/02/2019 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu, itirazın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır.
Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı görülmüştür.
Davacı, davalıya ait malları—— taşıdıklarını, bunun karşılığında düzenlenen fatura bedelinin ödenmemesi üzerine icra takibi başlattıklarını iddia etmiş; davalı ise, aradaki ticari ilişkiyi kabul etmekle birlikte davacı firmanın ürünleri—- farklı bir adrese teslim ettiğini, bu nedenle zarara uğradıklarını, zarar bedelinin daha fazla olması nedeniyle davacıya borçlu olmadıklarını savunmuştur.
Tarafların bildirmiş olduğu delil ve belgeler toplandıktan sonra dosya — verilerek rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan 07/01/2020 tarihli bilirkişi raporu ve tarafların itirazları üzerine aldırılan 25/06/2020 tarihli bilirkişi ek raporu uyarınca; davacı tarafından davalıya ait ürünlerin —–taşındığı, davalının navlun faturasının ödenmemesi gerekçesi olarak öne sürmüş olduğu “davacı tarafından taşınan emtianın belirtilen adresten farklı bir adrese teslim edildiğine” —- dosya içinde rastlanmadığı, davacı tarafından taşınan——— senedine göre belgelerde gösterilen ve davalı tarafından doğru adres olarak beyan edilen adrese teslim edildiği, davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiği sabit olmakla düzenlemiş olduğu — bedelini almaya hak kazandığı anlaşılmıştır.
Davacının davalıya ait —- nakliyesini yaptığı,— senedinde davalı tarafından gösterilen adrese teslim yaptığı anlaşılan davacının navlun faturasında belirtilen bedeli almaya hak kazandığı, davalının “teslimatın farklı bir adrese yapıldığı” yönündeki savunmasının ispat edilemediği anlaşıldığından, tespit ile uyumlu davanın kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 3.600 EURO üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesine göre ——cinsi dövize uyguladığı yıllık en yüksek mevduat faizinin uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine dair,
3-Alınması gereken 1.576,32-TL karar harcına karşılık peşin alınan 259,63-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.316,69-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarfolunan 756,00-TL yargılama gideri, 259,63-TL peşin harç, 44,40-TL başvuru harcı toplamı 1.060,03-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı lehine —— uyarınca taktir olunan — vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.