Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/12 E. 2019/449 K. 17.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/12 Esas
KARAR NO : 2019/449
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 02/08/2012
KARAR TARİHİ: 17/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından—————- numaralı ——i ile sigortalanan ———-emtiaların ——nakliyesi işinin davalılar tarafından üstlenildiği, taşıma konusu – palet, – kg emtianın – tarihli ——— plakalı araca yüklediğini, ancak———sınırları içerisinde gerçekleşen hırsızlık olayı sonucu emtiaların tamamının çalındığını ve alıcısına teslim edilmediğini, hadisenin taşıma işini gerçekleştiren sürücünün aracı güvenliksiz bir alanda park ederek uzun süre terk etmiş olması sebebiyle meydana geldiğini, oluşan zarardan her iki davalının müştereken sorumlu olduğunu, faturaların, tutanakların ve eksper raporu gereğince 197.920,40 USD sigortalı zararının müvekkili tarafından tanzim edildiği, TTK ve poliçe hükümleri ile ibraname içeriği gereğince ve temlik yolu ile sigortalısının haklarını devralan müvekkilinin TTK’nun ilgili hükümleri gereğince davalılara rücu haklarının doğduğu ileri sürerek, 197.920,41 USD rücuen tazminat alacağının sigortalıya ödeme yapılan 18.05.2012 tarihinden itibaren işleyecek bankaların bir yıl vadeli döviz hesabına uyguladıkları en yüksek döviz faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ——–şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin taşıycı firma olmadığı, sadece hizmet bedeli karşılığında Sarkuysan firmasının nakliyesi için araç temini ile ilgili işlerini takip eden bir aracın kurum olduğunu, aralarında taşımaya ilişkin bir sözleşmenin bulunmadığı, taşımaya konu olan 7 palet, 22,359 kg emtianın —— sınırları içerisinde gerçekleşen hırsızlık olayı sonucunda çalındığını, çalınma olayında şoförün kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkememizin———— Karar sayılı ve —– tarihli davanın kabulüne ilişkin vermiş olduğu karar, davalı tarafından ve katılma yoluyla davacı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkememizin ”———-fiili taşıyıcı olduğu, güvenli olmayan bir park yerinde taşıtın uzun süre bırakılmasından sonra meydana gelen hırsızlık olayı sonucu ortaya çıkan zarar nedeniyle, taşıyıcıların – hükümleri uyarınca sorumlu oldukları gerekçesiyle, davanın kabulüne ——USD alacağın 18/05/2012 tarihinden itibaren yıllık %5 faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ” şeklinde vermiş olduğu karar, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2018 tarih ve 2017/795 Esas, 2018/6149 Karar sayılı ilamı ile ” … Dava dilekçesinde, davalı safında – ile ——— izafeten —– şirketini davalı olarak gösterilmiştir. Ancak, temyiz incelemesine konu gerekçeli ve kısa kararda, hükmedilen alacağın davalıdan tahsiline karar verilmiş, diğer davalı ——– şirketine yönelik hüküm kurulmadığı gibi karar başlığında da ismine yer verilmemiştir. Bu durumda, mahkemece —— firması aleyhine de dava açıldığı gözetilerek, bu davalı yönünden de olumlu ya da olumsuz bir hüküm tesisi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış … ” gerekçesi ile bozulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce Yargıtay Bozma ilamına uyma kararı verilerek karar başlığındaki ve hüküm fıkrasındaki eksiklik giderilmek suretiyle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın her iki davalı yönünden kabulü ile 197.920,40 USD alacağın 18.05.2012 tarihinden itibaren yıllık %5 faizi ile birlikte her iki davalıdan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 24.293,98 TL karar harcına karşılık peşin alınan 5.281,35 TL harcın mahsubu ile bakiye 19.012,63 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan, 1.800,00 TL bilirkişi gideri, 126,00 TL posta gideri, 5.302,50 TL harç gideri olmak üzere toplam 7.228,50 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 27.288,59 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair,davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/04/2019