Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/935 E. 2020/782 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/946 Esas
KARAR NO: 2020/755
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/08/2018
KARAR TARİHİ : 08/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili ile davalı——— imzalandığını, diğer davalılar ———— iş bu kredi sözleşmelerini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, davalı borçluların sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemesi üzerine kredi hesaplarının kat edildiğini, ———- ödenmesi ihtaren bildirildiğini, keşide edilen ihtarnameye rağmen davalı borçluların borçlarını ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla—– sayılı dosyasıyla—–asıl alacak olmak üzere toplam ———— borç için davalı borçlular hakkında takip başlatıldığını, davalıların borca itiraz ederek takibin durduğunu, davalıların kötü niyetli olduklarını iddia ederek; davanın kabulü ile davalı borçluların yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamını, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı ——– cevap dilekçesinde, özetle, davalı borçlu ile davacı arasında imzalanan taksitli kredi sözleşmesine istinaden kredi verildiğini, müvekkilinin imzalamış olduğu sözleşmeden dolayı verilen kredi borçlarını ödemeyince hesabı kat edilerek ihtarname gönderildiğini, yapılan hesap katı ve ihtarnamenin usule ve yasaya aykırı olduğunu, eşin rızası geçerlilik şartı olduğunu ve kefalet sözleşmesinin rızanın olmaması halinde geçersiz olduğunu, konuyla ilgili ———— kararları olduğunu, eşin muvafakati olmadan imzalanan genel kredi sözleşmesi kefaletinin geçerli kabul edilmediğini, ayrıca işlenmiş olan temerrüt faizine ve tüm ferilerine usule aykırı olarak yapılan ihtarnameden dolayı itiraz ettiklerini, iddia edilen hususların delile dayanmadığını, borcun muaccel olmadan takibin başlatıldığını, takibin başlatılması için öncelikle hesap kat ihtarının yapılmış olması gerektiğini savunarak; davanın reddini, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile ticari kredi kullanımına dayalı alacaktan kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
——— sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiği, borçluların borca ve ferilerine itiraz ettikleri, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı banka, davalı borçlu ————— kapsamında kredi kullandırıldığını, diğer davalıların ise kredinin müteselsil kefili durumunda olduklarını, kredi geri ödemesinin yapılmaması nedeniyle davalılara noter aracılığıyla hesap kat ihtarnamesi gönderildiğini ve ardından icra takibi başlattıklarını iddia etmiştir.
Davalılar ———– usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen dosyaya cevap vermedikleri görülmüştür. Davalı———- yapılan hesap katı ve ihtarnamenin usule aykırı olduğunu, kefalet için eş rızasının geçerlilik şartı olduğunu, davaya konu sözleşmede eş rızasının bulunmadığını, temerrüt faizine ve tüm ferilere ilişkin de yapılan hesaplamanın usule aykırı olduğunu savunmuştur.
Tarafların bildirmiş olduğu kayıt ve belgeler toplandıktan sonra bankacı bilirkişiden rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan —– tarihli rapor ve tarafların itirazı üzerine aldırılan —– tarihli rapor uyarınca; davacı banka ile davalı borçlu ——— bulunduğu, davalılar —– ise bu sözleşmelerin müteselsil kefili durumunda oldukları, sözleşmenin —- tarihinde revize edilmiş olduğu ve kefillerin bu sözleşmede imzalarının bulunduğu, ——– tarihinde Türk Borçlar Kanununun 584.maddesinde yapılan değişiklikle ticari krediler yönünden kefaletlerde eş rızasının aranmayacağı düzenlemesinin yapıldığı, buna göre davalılar ——— kefaletlerinde eş rızasına gerek olmadığı ve yapılan alacak hesabının sözleşmedeki kefalet limitleri içinde kaldığı, ödemelerin aksatılması nedeniyle asıl borçlu ve kefillere ——-tarihinde noter aracılığı ile hesap kat ihtarnamesi keşide edildiği, borcun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından hesabın kat edilerek davalılar aleyhine icra takibi başlatıldığı, takip tarihi itibariyle davacı bankanın —- asıl alacak, ——işlemiş toplam faiz, —- toplam —- temerrüt faizi—– bunun gider vergisi,—- masraf olmak üzere ———– alacaklı olduğunun anlaşıldığı görülerek bu tespitlere göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin (—– asıl alacak, —-işlemiş faiz, —- gider vergisi, — temerrüt faizi,—– bunun gider vergisi, —–masraf olmak üzere) toplam ———- üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %25,20 oranında faiz ve %5 oranında gider vergisi uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen alınıp davacı tarafa verilmesine dair,
3-Alınması gereken 3.146,69-TL karar harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 584,63-TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.562,06-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.011,70-TL yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 962,77- TL’si ile 584,63-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı toplamı 1.583,30-TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davanın kabul oranı dikkate alındığında karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre davacılar lehine takdir olunan 6.788,44 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davanın ret oranı dikkate alındığında karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre davalı lehine takdir olunan 2.341,23-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ———– verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2020