Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/847 E. 2023/399 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2018/847 Esas
KARAR NO:2023/399
DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:17/07/2018
KARAR TARİHİ:04/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketten davalının müteahhidi de olduğu —— tarihinde satın aldığını, müvekkilinin dava konusu taşınmaza taşınıp kullanmaya başladıktan sonra binanın bodrum katından su almaya başladığını, bu yüzden bir takım sıkıntılara maruz kaldığını, davalıya defalarca kusurların giderilmesini ilettiklerini, netice alamayınca 8 ay önce taşınmazı tahliye ettiklerini, tadilat/tamirat işlemleri yapmak zorunda kaldıklarını, binanın kullanılamaması ve kiraya verilememesi nedeni ile ekstra Zarara uğradıklarını, taşınmazın bodrum katındaki ayıpların giderilmesi için—-anlaşarak tadilat işlerini 250.000TL bedelle yaptırdıklarını, buna ilişkin fatura düzenlendiğini, —– sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırdıklarını, tespit raporunda ——- tarafından belirtilen kdv dahil 305.679TL tutarında masraf olduğunun tespit edildiğini, 8 ay kullanılamayan bina için 171.200TL kira zararlarının da tespit edildiğini ifade ederek bina tamirat masrafları, bina kira gelir kayıpları ve delil tespiti masrafları için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 150.000TLalacaklarının temerrüt tarihi binayı terk etmek zorunda kaldıkları 01.12.2017 tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile tahsilini talep etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu taşınmazın 28.09.2016 tarihinde satın alınarak iktisap edildiğini, taşınmazın 2.bodrum katındaki su sızıntılarının araç ve insan asansörleri çukurunda biriktiğini, bu durumun 1-2 ay pazarlık süresi boyunca satın alma öncesi bilindiğini ve gizlenmediğini, davacının tahliye sebebinin daha büyük tırların da girebileceği mekana ihtiyaçlarının olmasından kaynaklandığını, davacının otopark alanı yeri depo olarak kullanmasının kullanım amacına aykırı olduğunu, davacının bilerek ve görerek aldığı taşınmazla ilgili açık veya gizli ayıp hükmünde bir husus olmadığını, davacının kuyularda pompa bulundurmadığını, 2.bodrum kattaki sızıntıdan dolayı binanın diğer katlarının kiraya verilemediği hususunun haksız ve sebepsiz zenginleşmeye neden olacağını, giyaplarında hazırlanan tespit raporuna süresinde itiraz ettiklerini ifade ederek davanın reddini talep etmiştir

İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacı şirket tarafından davalı şirketten 28.09.2016 tarihinde resmi satış suretiyle satın alınan —— numaralı bağımsız bölümlerinde meydana geldiği iddia edilen ayıp nedeniyle davacı tarafın davalıdan talep ettiği binanın tamirat masrafları, bina kira geliri kayıpları ve delil tespiti masraf kalemlerinin 150.000,00 TL’lik kısmının tahsili amacıyla açılan maddi tazminat davası olduğu görüldü.——— yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü. Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Dosya mimar ve İnşaat Mühendisi bilirkişi heyetine tevdi edilerek aldırılan 09/12/2019 tarihli raporda özetle ; Dava konusu taşınmazın ——– kattan ibaret betonarme yapılı olduğu, 2.bodrum katındaki su izolasyonu ile ilgili sızıntının giderilmesi için bina etrafında kazı —— yapılmış olduğu, bina etrafında saha betonu ve istinat duvarının yapılmış olduğu, asansör boşluğuna su taşmalarını önlemek için pompa ile tahliyenin sağlandığı, binanın 2 bodrum katının bir firmaya, giriş kat ve 4 normal katın ise başka bir firmaya kiraya verilmiş olduğu, keşif itibariyle su izolasyonu ile ilgili bir ayıbın olmadığı tespit edilmiştir. 2. bodrum kattaki su birikmesi hususunun su izolasyonunun ayıplı olmasından kaynaklandığı, bu hususun gizli ayıp niteliğinde olduğu, ayıbın giderilmesi için dosyaya sunulan 22.05.2018 tarihli — fatura içeriği kapsamında iş makinesi ile saha betonu ve istinat duvarı yıkım işleri için 7.800TL, iş makinesi ile bina çevresinde 7m derin kazı yapım işi için 17.250TL, , drenaj işleri içim 21.600TL, pahlı yüzeyin temizlenmesi ve tamir harcı ile onarımı için 7.200TL, istinat duvarı ve saha betonu yapılması için 27.800TL iş kalemlerinin miktar ve tutarlarının yapılan işle uyumlu olduğu ve piyasa rayiçlerine göre kadri maruf olduğu, sürme izolasyon bedelinin ve kazı atım bedelinin yapılan işle uyumlu olmadığı, yapılan işle ilgili en fazla 4 kamyon kadar kırılan beton atım işlerinin gerçekleşeceği ve tutarının piyasa rayiçlerine göre 2.400TL olduğu, dava konusu yerle ilgili 3 kat sürme izolasyon işinin ise 400m2 x 150.0001TL/m2 – 60.000TL kadar olduğu, talep edilebilecek toplam tutarın 7.8007L4 17.2507L4 21.60017L4* 7.2001TL4* 27.8007L4* 2.400TL4 60.000TL – 144.050TL + kdv ile sınırlı olması gerektiği kanaatine varılmış olduğu, dava konusu taşınmazın 1. ve 2.bodrum katının projesinde otopark alanı olduğu, 2.bodrum katta meydana gelmiş su sızıntısı nedeniyle binadaki bağımsız bölümlerin kiraya verilememiş olmasına engel teşkil etmeyecek nitelikte olduğundan kira tazminatı ile ilgili taleple ilgili herhangi bir hesaplama yapılmadığını belirten raporunu mahkememize sunmuştur.
Mahkememizce aldırılan 23/07/2021 tarihli raporda özetle ; Sözleşme Açısından Yapılan Değerlendirmelerde; Tarafların tacir olduğu, satılan gayrimenkulün tarafların ticari işletmesi ile ilgili olduğu, bu sebeple, hem taraflar hem de konusu bakımından, dava konusu sözleşmenin ticari satış sözleşmesi olduğu,
Ayıp Bakımından; Davacının ticari faaliyetler için bina satın alındığı, bu baktmdan satın alınandan beklenen vasfin, taşmmazın oturulabilir, kullanılabilir vaziyette olmasıyla gerçekleşebileceği, satın alman binanın temelinden su alması halinde, taşınmazdan beklenen vasıflara haiz olmayacağı, ayıplı olacağı, ortaya çıkan bu ayıbın normal bir muayene ile bilinip görülemeyeceği, bu bakımdan ayıbın gizli ayıp olduğu, davalı satıcı ayıbın varlığından davacının haberi olduğunu bildirmişse de, dosya içerisinde bu husus gösteren bir bilgi veya belgeye rastlanılmadığı, dosyadaki mevcut verilerle davalı satıcının gizli ayıp sebebiyle, davacı alıcıya karşı sorumlu olduğu,
İhbar Bakımından; Dosya içerisinde ihbarın, noter aracılığıyla, iadeli taahhütlü mektupla ya da telgrafla yapıldığına ve bina temelinin ne zaman su aldığına dair açık bir kayıt olmamakla birlikte, davalı cevap ve bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerinde, ilgili yerlere su bastığında, davacı alıcıya motor kullanılmasını ve kuyu açılmasını tavsiye ettiği, mevcut durumda, davacı alıcı tarafından, binanın temeli su alınca bu durumun, davalı satıcıya bildirildiği, bu bakımdan Borçlar Kanunu’nun 223. Maddesindeki hemen ihbar yükümlülüğüne uyulduğu,Zarar Bakımından ; Ayıbın giderilmesi için yapılan masrafların daoğrudan zarar olduğu, satıcının yapmış olduğu masrafları gösteren faturaların kadri maruf olup olmadığı hususunun, teknik değerlendirme kısmında yapıldığı ve kök rapora bağlı kalındığı, davacının ayıbın giderilmesi için yapılan inşaat faaliyetlerinin, dava konusu taşınmazın kullanılmasına engel bir mahiyet arz etmesi halinde de, gayrimenkulü kullanamamaktan kaynaklanan zararların doğrudan zarar oluşturacağı, bununla beraber, ilgili ayıbın giderilmesi sırasında, yapılan inşaat işlerinin, taşınmazın kullanılmasına engel olup olmayacağı, inşaatın ne kadar süreceği ve zararın hesaplanması için, ilgili taşınmazın günlük kullanma kiralama bedeli uzmanlık alanımız dışında olduğu,
Teknik Açıdan Yapıları Değerlendirmelerde: Kök Raporda yapılan değerlendirmelere bağlı kalındığı sonuç ve kanaatine varıldığına ilişkin raporlarını mahkememize sunmuşlardır.Bilirkişi heyetine aldırılan 10/03/2022 tarihli raporda özetle ; Emsal taşınmazlara metrekare kira fiyatı ortalama 34.442,00TL/m² olarak bulunduğunu, dava konusu taşınmazın özelliklerinden dolayı net metrekare kira fiyatı 32.248,00TL/m² olabileceği kanaatine varıldığını, Söz konusu taşınmazların kira tespitlerinde güncel tarihinde tespit edilen emsal rayiç bedeli üzerinden geriye yönelik tarihteki kira değerini tespitlerinde —– da kabul gören ——– göre hesaplandığını, “Gerçekçi ve doğru sonuçlara ulaşılabilmesi için ana amaç; emsal alınan taşınmazın güncel kira değeri tarihinden önce ve değerlendirme tarihine yakın bulunması, dava konusu taşınmaza örnek teşkil edebilecek nitelikte, dava konusu taşınmaz ile aynı veya yakın semtlerde bulunması, topografik yapısı, manzarası, konumu, üzerinde yapılabilecek inşaat ve katlar için izin ve ruhsat sınırları, yüzölçümleri, imar uygulamasına konu edilmiş olup olmadıkları, ——–mesafeleri gibi yönlerden benzer ya da yakın özelliklere sahip bulunması gerektiğini, aynı özellik ve nitelikleri taşıyan başka yerlerde bulunan ve önce kiraya verilmiş olan taşınmazların da emsal olarak alınabileceğini, Bu emsalin kira değerinin —- uygulanmak suretiyle değerlendirileceğini, söz konusu taşınmazın tamamı İçin takdir edilen 55.000,00 TL/Ay değerinin güncel kiralanabilir bir değer olduğu bu değer üzerinden taşınmaz için yapılan imalatlar çerçevesinde tanzim edilen 22.05.2018 tarihli proforma fatura tarihindeki değerinin ————göre hesaplamaları yapılarak hesaplandığını,
Kira Bedeli Değerlendirme ; Taşınmazın kira değeri; taşınmazın halihazır durumu bulunduğu mevkii, konumu, çevresel özellikleri, fiziki durumu, imar durumu, ulaşımı, üzerindeki mevcut binanın inşai tarzı, yaşı, kullanım durumu, inşaat özellikleri,——– hizmetlerinden yararlanma, civarda oluşan serbest rayiç kira miktarları, ülkemizin ekonomik ve sosyal gelişmesi, kira parasına etkili diğer faktörler dikkate alınarak,çevredeki kira emsal değerleri ile günün iktisadi koşulları da göz önünde bulundurularak ve hep birlikte değerlendirilerek yapılan hesaplamada 8 aylık kira kaybı için 15.532,00 X 8 -124.256,00 TL olarak hesaplandığını, ——- üzerinde bulunan ———-fatura tarihi itibariyle kira değeri :15.532,00 TL, 10.03.2022 güncel rapor tarihi itibariyle kira değeri :55.000,00’TL olarak tespit edildiğini belirten raporunu mahkememize sunmuştur. Tanık ——— yeminli beyanında özetle ; kendisinin tadilat firması olduğunu, dava konusu binaya fiyat vermek için gittiğini, gittiğinde bodrum katta su olduğunu, asansör kuyusunun su dolu olduğu, bodrum kat perde duvarlarında istinat duvarlarında su geldiğini, kendisine drenajı ve izalasyonu olduğunu söylediğini, sadece kuyu bulacağını, kuyu için çalışma yaparken izalasyon drenajın olmadığını gördüklerini, eğer drenaj ve izalasyon düzgün bir şekilde yapılsaydı su birikmeyeceğini, çalışırken sıkıntı yaşadıklarını, sürekli toprak kaydığını, ——–binayı yapan müteahit ile görüşmemi istediğini, müteahit ile görüştüğümde kendisini terslediğini, işi düzgün yapmadığını kabullenmediğini, sonra süreçte çevredeki duvarları da yıkmak zorunda kaldığını, bir çok hafriyat çıktığırı, elektrik kabloları, doğalgaz aksamlarının ve telefon hatlarının da zarar gördüğünü, izalasyonunun altını kendilerinin düzelttiğiri, sonra elastik bir izalasyon yaptıklarını, straforu söküp atmasın diye içine bir de tuğla döşediklerini, dranaji yaptıklarını, söz konusu su birikmesinin önlenmesine yönelik bir çok işlem yaptıklarını, üç tane kuyu vurduklarını beyan etmiştir. Davacı vekilinin talebi üzerine sorulduğunda: ——-hiç yapılmadığını, izalasyonun da yüzde doksanının yapılmadığını, yapılan işlemlerin iki buçuk üç aya yakın sürdüğünü, bu işlemlerin binanın dört cephesinde yapıldığını, 3 metre genişliğinde, 7-8 metre derinliğinde olan yerler kazdıklarını, bunların hafriyatının yaklaşık 150 kamyonete tekabül ettiğini, dışarı attıkları hafriyatın yarısını tekrar içeri almak zorunda kaldıklarını, dolgu için kullandıklarını, 3 kat izalosyan yapıldığını, kdv dahil 305.000,00 TL ücret aldığını beyan etmiştir.Davalı vekilinin talebi üzerine sorulduğunda: iki kuyu için 120.000,00 TL civarında bir bedel için anlaştığını, sonra işler artınca fiyatın da arttığını, beton dökerken kalıpların arasına sıkıştırılan demirlerin ilk bakışta fark edilmediğini, kazdıkça bunları fark ettiklerini, 2,5 sene önce bu işi yaptığını, tam tarihini hatırlamadığını, kış ayları olduğunu hatırladığını beyan etmiştir.Tanık ——-Beyanında: Davaya konu taşınmazın inşaatında bitim aşamasına kadar görev yaptığını, taşınmazı satın alan kişilerin bodrum katı depo olarak kullandıklarını, davalılarca binanın dışından ve içinden tüm izolasyonların yapıldığını, binanın ön ve arka kısımlarında su havzaları yapıldığını, toplanan suyun tahliyesi için motor konulduğunu, kış dönemlerinde daha çok su aldığını, fakat toplanan suların motorla tahliye edildiğini, davacının taşınmazın su aldığını bilip bilmediği hususunda herhangi bir bilgisi olmadığını, davacılara taşınmazı satın aldığında buranın su aldığını motorlarla tahliye edildiğini söylediğini, fakat taşınmazı satın almaya kimlerin geldiğini tam olarak bilmediğini beyan etmiştir.
Davalı vekilinin talebi üzerine tanıktan sorduğunda: Gelenlerin su motorları ve su havzalarını görüp görmediğini bilmediğini, taşınmazı gezen kişinin görebileceği yerlerde olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili 20/12/2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle ; Davanın kabulü ile maddi tazminatlarından Binanın tamirat masrafı (imalat bedeli) için 279.011,00-TL’nin temerrüt tarihi olan binanın müvekkil tarafından tahliye edilmek zorunda bırakıldığı 01.12.2017 tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile, Bina kira geliri kaybı için 124.256,00-TL’nin emerrüt tarihi olan binanın müvekkil tarafından tahliye edilmek zorunda bırakıldığı 01.12.2017 tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile davalıdan tahsiline,———- delil tespiti dosyasındaki ve huzurdaki dosya için tarafımızca yapılmış olan masrafların yargılama gideri olarak davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede ;Davacının davalı taraftan 28.09.2016 tarihinde davaya konu ————– bölümden oluşan taşınmazın tamamını satın aldığı ,ancak taşınmazın kullanılmaya başladıktan sonra, bodrum katlarının su almaya başladığı ve kullanılamaz hale geldiği, diğer katların da bu sebeple kullanılamadığı iddiasıyla binanın tamirat masrafları binanın kira geliri kayıpları ile delil tespitine ilişkin masrafların davalıdan tahsili talebiyle mahkememizde dava açtığı,Davacı tarafça dava açılmadan önce, ——- sayılı dosyasıyla dava dışı firmaya yaptırılan imalatlar çerçevesinde kira gelir kayıpları ile imalat bedellerine yönelik tespit yaptırıldığı, mahkememizce her ne kadar bilirkişi heyetinden 23.07.2021 tarihli bilirkişi raporu aldırılmışsa da, işbu raporun denetime elverişli olmadığı anlaşıldığından yeni bir bilirkişi heyetinden rapor aldırıldığı,binanın toprak altında kalan bodrum perde duvarının dış yüzeyinde önceden yapılmış bir izolasyon, temel altında bohçalama ve drenaj yapıldığına ilişkin bir imalatın bulunmadığının tespit edildiği,bodrum katlarının su aldığı dikkate alındığında bunun ayıp niteliğinde olduğu su sızıntılarının yağmur yağdığında meydana gelmesi sebebiyle bu ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, ayıp ihbarının zamanında yapılıp yapılmadığına yönelik yapılan değerlendirmede dosya içerisinde ihbarın, noter aracılığıyla, iadeli taahhütlü mektupla ya da telgrafla yapıldığına ve bina temelinin ne zaman su aldığına dair açık bir kayıt olmamakla birlikte, davalı cevap ve bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerinde, ilgili yerlere su bastığında, davacı alıcıya motor kullanılmasını ve kuyu açılmasını tavsiye ettiği, mevcut durumda, davacı alıcı tarafından, binanın temeli su alınca bu durumun, davalı satıcıya bildirildiği, bu bakımdan Borçlar Kanunu’nun 223. Maddesindeki hemen ihbar yükümlülüğüne uyulduğu,bodrum katının su alması ve bu suyun rutubetlenmeye sebebiylet vermesi sebebiyle 2.bodrum kattaki malların da zarar göreceği,ayrıca rutubetin alt katlarda hissedilmesi sonucu diğer katların da kullanılmasına engel teşkil edeceği, normal katlarda ara duvarların kaldırıldığı ve yekpare olarak kullanıldığı binanın bu şekilde kullanılmasının veya kiraya verilmesinin mümkün olmadığı, davacının su alan bodrum katın onarımını dava dışı bir firmaya yaptırdığı, taşınmazdaki imalatlara ilişkin olarak bina etrafından çıkan hafriyatın binanın dışında yapılacak işlem sonrasında tekrar dolgu malzemesi olarak kullanılacağından tekrar atımına gerek olmadığı, denetime elverişli ve bu sebeple hükme esas alınan 10/03/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre, hafriyattan çıkan moloz miktarının 884,38 m3 olduğu bu hafriyatın kamyon ve yükleme bedelinin 18.000 TL olarak belirlendiği, dolayısıyla davaya konu binada, bohçalamanın ve drenajın yapılmadığı bunun gizli ayıp niteliğinde olduğu kamyon ve hafriyat bedelinin 18.000 TL olduğu, iş makinası ile saha betonu ve istinat duvarı yıkımı, iş makinesi ile bina çevresinde 7,00 m derinliğinde kazı yapılması, hafriyat bedeli toplamı, detaylarına uygun olarak drenaj işleri yapılması, pahlı yüzeyin temizlenmesi,tamir harcı ile onarımı, bina temeli ve toprak altında kalan bina duvarlarına 3 katlı sürme izolasyon yapılması, 20 cm strafor ile
koruma altına alınması, bunların korunması amacıyla izolasyon koruma klevhası ve 8,5’lu tuğla ile koruma duvarı yapılması, 3 adet drenaj kuyusu yapılması, istinat duvarı yapımı, saha betonu yapılması, 3 adet su
pompası, mekanik, elektrik, doğalgaz hattı işleri olmak üzere tamirat bedellerinin toplamının 279.011,00 TL olduğu 60 gün makul onarım süresinin tespit edildiği ,tüm taşınmazlar için toplam aylık kira bedelinin 15.532,00 TL olduğu, bu sebeple davacının talep edebileceği 60 günlük kira bedelinin tüm taşınmazlar içir 31.064,00 TL olduğu ,yapılan imalat bedellerinin toplamının ise yukarıda açıklandığı üzere 279.011,00 TL olduğu, davacının 20.12.2022 tarihli ıslah dilekçesiyle 279.011,00 TL imalat bedeli ile 124.256,00-TL kira geliri kaybı talebi olmak üzere toplamda 403.267 TL alacak talebinde bulunduğu ancak mahkememizce davanın kısmen kabulüyle 60 günlük onarım süresine ilişkin 31.064,00 TL kira geliri kaybı ve 279.011,00 TL imalat bedeli olmak üzere toplam 310.075 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE 31.064,00 TL kira geliri kaybı ve 279.011,00 TL imalat bedeli olmak üzere toplam 310.075 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince kabul edilen değer üzerinden alınması gereken toplam 21.181,22-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 6.887,00-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 14.294,22-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 Üçüncü Kısım) göre hesaplanan 46.410,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre red edilen kısım üzerinden hesaplanan 14.911,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL Başvuru Harcı, 2.561,00-TL Peşin/nisbi Harcı, 4.326,00-TL Islah Harcı, olmak üzere toplam 6.922,90TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 5.600,00-TL Bilirkişi ücreti, 314,00-TL Keşif Harcı, 485,05-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 6.399,05-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 492,03-TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan; 1.200,00-TL Bilirkişi ücreti yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 277,31 -TL lik kısmanın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise Davalı üzerinde bırakılmasına,
8———- sayılı dosyasında Davacı tarafından yapılan; 3.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 338,90-TL Keşif Harcı, 14,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 3.352,90-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 2.578,07-TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin ise davacı üzerinde bırakılmasına,
9- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise karar kesinleştikten sonra istek halinde yatıran taraflara iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ———-Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/05/2023