Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/832 E. 2019/985 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/832 Esas
KARAR NO : 2019/985

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/07/2018
KARAR TARİHİ : 08/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı…vekili dava dilekçesinde özetle; —– tarihinde —- müvekkil sigortalısı —–ait ve idaresindeki—-plaka sayılı araç ile ve davalı…sigorta şirketi tarafından ZMMS ile sigortalanan —- plakalı ve —— ait aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazada davalı…sigorta sürücüsü müvekkil sigortalısının aracına arkadan çarptığı ve kusurlu olduğunu, müvekkilinin yurtdışında yaşadığını, sigortalısı aracında 6.239.98 EURO hasar meydana geldiğini, sigorta da sigortalısı adına servise bu bedeli ödediğini, davalı…sigortaya başvurulduğu, ancak herhangi bir ödemede bulunulmadığını, müvekkili sigortalısının yurt dışında yaşaması ve zararı da döviz cinsinden gidermesi sebebi ile zararın tahsil tarihindeki Türk Lirası karşılığı olduğu. — zararın döviz kurunun ödeme tarihindeki TL karşılığına hükmedilmesi yönünde kararları olduğunu, alacağına temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/a. maddesi gereğince kamu bankalarının 1 yıllık Euro mevduatına uyguladıkları en yüksek faiz oranından faiz talep ettiklerini, 6.239.98 EURO alacağın temerrüt tarihinden itibaren kamu bankalarının 1 yıllık EURO mevduatına uyguladıkları en yüksek faiz ile birlikte tahsil tarihindeki Türk Lirası karşılığının masraf ve vekalet ücreti ile hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı…vekili cevap dilekçesinde özetle; ZMMS trafik sigorta poliçesi ile sigorta teminatı altına alınan aracın 12.07.2016 tarihinde karışmış olduğu maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacıya ait araçta gelen hasar talebine ilişkin olduğu davayı kabul manasında olmamak üzere, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, buna göre, 2016 yılı için maddi hasarlar için araç başına teminat limitinin 31.000,00-TL iken kaza başına teminat limiti 62.000,00-TL olarak belirlendiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, kabul manasında olmamak üzere davacının gerçek zararının tespiti gerektiğini ve faizin dava tarihinden itibaren davanın haksız fiile dayanması sebebiyle uygulanacak faizin yasal faiz olması gerektiğini, aracın hususi araç olarak kullanması nedeniyle avans faize hükmedilmesinin mümkün olmadığını, davanın usulden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı…tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı…sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına ödenen bedelin davalı…sigorta şirketinden rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Davaya konu edilen olayda; davacı…sigorta şirketinin sigortalısı olan dava dışı———— plakalı araç ile davalı…sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olan —— plakalı aracın çarpışması sonucunda trafik kazasının meydana geldiği, davacı…sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalıya 6.239,98-Euro hasar bedelinin ödendiği ve bedelin rücuen tahsili için bu davanın açıldığı görülmüştür.
Davacı, meydana gelen olayda davalı…sigorta şirketine sigortalı olan aracın dava dışı sürücüsü —- tam kusurlu olduğunu, oluşan hasar sonrasında kendi sigortalısı olan—- hasar bedelini ödediklerini ve bedelin davalıdan tahsilini istediklerini beyan etmektedir.
Davalı ise, davadan önce yapılan başvuruda eksik evrakın tamamlanmadığını, kusur oranlarını kabul etmediklerini, faizin dava tarihinden itibaren başlatılması gerektiğini ve yasal faiz olması gerektiğini savunmuştur.
Mahkememizce tarafların bildirdiği kayıt ve belgeler toplandıktan sonra, trafik kusur bilirkişisi ve makine mühendisi bilirkişilerden oluşan heyetten rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan 19/04/2019 tarihli ve tarafların itirazı üzerine aldırılan 28/06/2019 tarihli ek rapor uyarınca; meydana gelen trafik kazasında davalı…sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olan dava dışı sürücü —–%70 oranında kusurlu olduğu, davacının sigortalısı olan dava dışı sürücü—- ise %30 oranında kusurlu olduğu, yurt dışında yapılan ekspertiz raporunun değerlendirilmesi sonucunda hasar bedelinin 6.010-Euro olacağının değerlendirildiği, Türkiye’deki hasar tespit değerleri göz önüne alındığında ise, kaza nedeniyle oluşacak toplam zararın 19.795,74-TL olacağı anlaşılmıştır.
Olayımızda dava sigorta şirketinin dava dışı sigortalısı——–kaza yaptığı, daha sonra ikametinin bulunduğu —–dönerek aracın onarımını yaptırdığı anlaşılmaktadır. Buna göre Euro para birimi üzerinden zararın karşılanması yoluna gidildiği sabittir. Davacı…sigorta şirketi tarafından karşılandığı anlaşılan hasar bedelinin yine Euro para birimi üzerinden davalıdan tahsilinin istenmesinde herhangi bir hukuka aykırılık yoktur. Bu nedenle davacı…sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına ödediği (ve mahkememizce yapılan bilirkişi incelemeleri ile yapılan işlemlerin hasara uygunluğu anlaşılan) bedelin davalının sigortalısının kusuru oranında davalıdan istenebilecektir. Dosyaya sunulan bilirkişi raporlarında hem döviz cinsinden hemde Türk lirası cinsinden hesaplamalar yapılmıştır. Ancak davacı…sigorta şirketinin dava konusu trafik kazası nedeniyle ödemiş olduğu rakam 6.239,98-Euro olarak bellidir. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemeleriyle, davacı…sigorta şirketinin ödemiş olduğu bu tazminatın somut trafik kazası ile uyumlu olduğu ve kadri matuf olduğu sonucuna varılmıştır. Bu nedenle davacı…sigorta şirketinin kaza nedeniyle sigortalısına ödemiş olduğu bedelin davalı…taraf kusuru uyarınca davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Buna göre davacı…sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalıya 6.239,98 Euro ödeme yapılmış olup, davalı…kusuru olan %70 oranında davalının rücuen tazmin yükümlülüğü bulunmaktadır. Buna göre (6.239,98 Euro X %70 kusur = 4.367,98 Euro) belirlenen değer üzerinden davanın kısmen kabulü yoluna gidilmiştir.
Her ne kadar kısa kararda kabul edilen miktar 6.010 Euro olarak yazılmış ise de, bu rakamın maddi hata sonucunda yazılmış olduğu anlaşıldığından, maddi hatanın her zaman düzeltilebileceği yönündeki usul uygulamaları gereğince karar bu yönden tashih edilmiştir.
Davacı…sigorta şirketi ile davalı…——-. arasında —— plakalı araç nedeniyle kaza tarihinde geçerli ZMMS poliçesinin bulunduğu, davalıya ait aracın olay sırasında——- isimli sürücü tarafından kullanıldığı, kazanın hemen ardından yapılan ölçüme göre bu sürücünün 1.62 promil alkollü olduğu dosyadaki tutanak ve belgelerle sabittir.
Kaza sonrasında davacı…sigorta şirketi tarafından dava dışı vefat eden —– için mirasçılarına 29/02/2016 tarihinde 32.355,00-TL, 10/11/2016 tarihinde 9.300,00-TL ödeme yapıldığı, asıl ve birleşen dava ile bu tutarların ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Davacı…sigorta şirketinin talebi “davalı…sigortalısının (sürücüsünün) ağır kusuru veya alkollü olarak araç kullanarak aracı güvenli sürme yeteneğinin kaybolmuş olması” sonucunda kazaya sebebiyet vermesi nedeniyle sigorta şirketinin sigortalısına rücu istemine yöneliktir. Mahkememizce tarafların bildirmiş oldukları tüm delil ve belgeler ilgili yerlerden toplanmış, dava konusu trafik kazasına ilişkin olarak açılan İstanbul Anadolu ——-. Asliye Ceza Mahkemesinin ——- sayılı ceza dosyası celp edilmiş, akabinde bilirkişi incelemeleri yaptırılarak sonuca gidilmiştir.
İstanbul Anadolu ——- Asliye Ceza Mahkemesinin—–sayılı dosyası ile yapılan ceza yargılaması sonucunda; sanık (davalı…firmaya ait aracın sürücüsü) —– taksirle öldürme suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırıldığı, hapsin 18.200,00-TL adli para cezasına çevrilmiş olduğu, hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek 01/11/2012 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemeleri ile davalıya ait aracın sürücüsü olan dava dışı —- “1.62 promil alkollü olmasına rağmen araç kullanarak yolun sağ tarafından park halinde bulunan bir başka araca çarparak trafik kazasının oluşumuna yol açması” nedeniyle %90 oranında kusurlu olduğu, maktul….————– ise “sürücünün alkollü olduğunu bildiği halde araca binerek yolculuk yapması ve bu nedenle can güvenliğini tehlikeye düşürmesi” nedeniyle %10 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Kusur yönünden aldırılan raporu itiraz edilmesi üzerine mahkememizce dosya Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiş, ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin 05/04/2018 tarihli raporu ile kusurun aynı oranda ve gerekçelerle tespit edildiği görülmüştür.
Yukarıda açıklanan kusur raporları ile davalı…araç sürücüsünün 1,62 promil alkollü olmasına rağmen araç kullandığı ve kazanın oluşumuna sebep olabilecek hiçbir unsur olmadığı halde alkol nedeniyle aracın hakimiyetini kaybederek yolun kenarında park halinde bulunan bir başka araca çarparak trafik kazasına neden olduğu ve trafik sigorta poliçesi genel şartları uyarınca “sigortalıya rücu” koşullarının somut olayda oluşmuş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı…sigorta şirketi tarafından dava dışı hak sahiplerine yapılan ödemeler yönünden yaptırılan bilirkişi incelemeleri ile, yapılan ödemelerin kazadaki kusur oranı ve mirasçıların tazminat hakları gözetildiğinde destekten yoksun kalma tazminatı tutarlarının aşılmadığı anlaşıldığından, davacı…sigorta şirketinin yapmış olduğu ödemelerin davalıdan (açılan her iki dava yönünden) rücuen tahsiline karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın kısmen kabulü ile, 6.010,00 EURO’nun fiili ödeme tarihindeki merkez bankasının efektif satış kuru üzerinden belirlenecek TL karşılığının temerrüt tarihi olan 16/03/2017 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4-a maddesine göre devlet bankalarının EURO hesaplara uyguladığı yıllık en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 1.650,02-TL harcın, davacı…tarafından peşin yatırılan 536,08-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.113,94-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı…tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.970,70-TL yargılama giderinin ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 1.379,49-TL’sinin ve 35,90-TL başvurma harcı ile 536,08-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.951,47-TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan kısmın davacı…üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı…taraf gider yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Hüküm altına alınan miktar üzerindenn——- hükümlerine göre davacı…lehine 2.898,59-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Reddedilen kısım yönünden davalı…lehine 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı…vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

DÜZELTME ŞERHİ
Hüküm fıkrasının 1. maddesinde yer alan “6.010 Euro” ibaresinin maddi hata sonucu yazılmış olduğu, rakamın gerçekte 4.367,98 Euro olduğu anlaşıldığından, hükmün 1. maddesinin “Davanın kısmen kabulü ile, 6.010,00 EURO’nun fiili ödeme tarihindeki merkez bankasının efektif satış kuru üzerinden belirlenecek TL karşılığının temerrüt tarihi olan 16/03/2017 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4-a maddesine göre devlet bankalarının EURO hesaplara uyguladığı yıllık en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,” şeklinde düzeltilmesine, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.