Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/750 E. 2019/928 K. 01.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/750 Esas
KARAR NO : 2019/928

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/06/2018
KARAR TARİHİ : 01/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil sigorta şirketi tarafından — Poliçesi ile teminat altında olan davalıya ait — plakalı aracın 03.05.2017 tarihinde — plakalı araca % 100 kusur ile çarparak hasara neden olduğu, — plakalı araçta oluşan hasarın aracın kasko sigortacısı — tarafından karşılandığı ve Kasko sigortacısı tarafından düzenlenen eksper raporunda; “— günü saat —–sıralarında — plakalı sigortalı aracı ile ——————– üzerinden seyrederken araç sağ ön kısmına aynı yönde arkasında seyreden sürücüsü belli olmayan ——– plakalı aracın hızlanarak sokak çıkışındaki viraja kontrolsüz girmesi sonucu aracının sol kısmı ile çarptığı, tutanak tutmak için karşı tarafın işyerine gidilirken kaçtığı ve ulaşılamadığı, bu nedenle tutanak tutulamadığı, çektiği resimlerden aracın plakasının —- marka araç olduğu ve sigortalı araçta meydana gelen hasarın 6.819,93 TL olduğu”nun belirtildiğini, davacı müvekkil sigorta şirketi tarafından belirtilen 6.820,00 TL hasar tutarının davalının maliki olduğu araç sürücüsünün % 100 kusurlu olması nedeni ile dava dışı kasko sigortacısı ——– ödendiğini, haklı bir nedeni olmaksızın olay yerini tutanak düzenlenmeden terk etmiş olması nedeniyle müvekkilinin dava dışı 3 kişiye ödemiş olduğu tazminatı ve ferilerini davalı sigortalıya rücu etme hakkı olması nedeniyle ————. İcra Müdürlüğünün 2018/8302 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine yapmış olduğu itiraz ile takibin durduğunu, yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, % 20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacak talepleri ile ilgili zamanaşımı itirazlarının olduğunu, müvekkili firmanın araç kiralama şirketi olduğunu ve davaya konu kazaya karıştığı iddia edilen aracın da kaza tarihinde kiralanmış olduğunu, bu nedenle işleten sıfatına sahip olmadıklarını, sigorta şirketi tarafından ödeme yapılan ———- plakalı sayılı araç sürücüsünün bizzat kasko sigortacısı olan ——–. ye vermiş olduğu —- tarihli dilekçede, kaza sonrası tutanak için karşı araç sürücüsünün ofisine gitmek üzere yola çıktıklarını, takip sırasında trafikte birbirlerini kaybettiklerini ve bu sebeple tutanak tutulamadığını beyan ettiğini, Davalıya ait aracın kiracısı —— İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının —- Soruşturma nolu dosyasına vermiş olduğu ifadesinde,—- tarihinde —– plaka sayılı aracı ile—–sayılı araç arasında kaza meydana geldiğini, ———– plakalı araç sürücüsü ile tutanak düzenlemeye karar verdiklerini ancak sürücünün takibi bıraktığını, bu sebeple olayla ilgili şikayetçi olduğunu beyan ettiğini, nitekim kaza —– sıralarında meydana geldiğinden ve araç sürücüsü bir anda ortadan kaybolduğundan müvekkiline ait aracın sürücüsü vakit kaybetmeksizin karakola intikal ederek, karakolun yönlendirmesi sonucu 04.05.2017 tarihinde ifadesini vererek vakit kaybetmeksizin şikayetini bildirdiğini, tüm bu hususların savcılık dosyasında sabit olduğunu Bu itibarla müvekkiline ait araçta bulunan sürücünün olay yerini terk etmediği, aksine kazaya karışan —- plakalı araç sürücüsünün bir anda ortadan kaybolması nedeni ile tutanak tutulamadığını, kötü niyetle davanın reddinin gerektiğini, davanın görevsizlik ve yetkisizlik nedeniyle Bakırköy Tüketici Mahkemeleri’ne gönderilmesine, davacının %20 den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı … şirketinin dava dışı hak sahibine ödemiş olduğu tazminatın davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu —–.İcra Müdürlüğü’nün —— sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 02/04/2017 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 09/04/2017 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı … şirketinin davalıya ait ———— plakalı aracın ZMMS sigortacısı olduğu, 03/05/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda kazaya karışan ———– plakalı mağdur araçta oluşan hasarın aracın kasko sigortacısı olan dava dışı ————— tarafından karşılandığı ve bu sigorta şirketi tarafından yapılan başvuru üzerine davacı tarafından ZMMS poliçesi kapsamında davalı sigortalısının asli kusuruna denk gelen 6.820,00-TL sigorta tazminatının ödendiği, akabinde davacı … şirketinin “…haklı bir nedeni olmaksızın, sigortalı aracın sürücüsünün olay yerine tutanak düzenlenmeden terk etmiş olması” nedenine dayalı olarak sigortalıya rücu hakkının kullanmak için icra takibi başlattığı, takibe itiraz edilmesi nedeniyle takibin durmuş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce ilgili hasar dosyası ve kayıtlar getirtilmiş, akabinde makine mühendisi bilirkişi ve sigorta uzmanı bilirkişilerden oluşan heyetten rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan 07/08/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; meydana gelen trafik kazasında davalıya ait ——– plakalı aracın dava dışı sürücüsü ———–%100 oranında kusurlu olduğu, kazaya karışan————- plakalı aracın dava dışı sürücüsü ——– ise kusursuz olduğu, davacı … şirketi tarafından dava dışı hak sahibine ödenen sigorta tazminatında belirtilen hasardaki parçalar ve işçilik ücretlerinin miktar yönünden uygun olduğu ve ödenen hasar tutarının kadri matuf olduğu, ancak davalı sigortalının olay yeri terk iddiasının kanıtlanamamış olması, kazada ağır kusur veya kastından söz edilemeyecek olması nedeniyle sigortalıya rücu şartlarının bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Somut olayda davacı … şirketi, aralarında ZMMS poliçesi bulunan davalı sigortalısına Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın B4-F bendi uyarınca rücu isteminde bulunmaktadır. Söz konusu Genel Şartların B.4-F bendinde “Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde” sigorta ettirene rücu hakkını düzenlemektedir.
Olayla ilgili olarak başlatılan ve mahkememizce celp edilen İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ———————. numaralı dosyasındaki ifadeler ve tutanaklar incelendiğinde; 03/05/2017 tarihinde kazanın meydana geldiği, davalıya ait aracın sürücüsü ile karşı araç sürücüsünün kaza sonrasında tutanak tutmak üzere sözleştikleri, trafikte birbirlerini kaybetmeleri nedeniyle tutanağın tutulamadığı, akabinde davalıya ait aracın dava dışı sürücüsü—————— tarafından 04/05/2017 tarihinde olay nedeniyle şikayet dilekçesinin verildiği anlaşılmıştır. Buna göre, davacı … şirketinin “sigorta ettirenin kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması” yönündeki iddiası ispatlanamamış olup, davalının açıklanan olayda beyan ve tutanak yükümlülüğünü yerine getirmiş olduğunun kabulü gerekeceğinden, aksi iddiaya dayalı ve yerinde olmayan davanın reddine karar verilmiştir. Davacı iddialarının yerinde olup olmadığının değerlendirilmesi yargılama gerektirdiğinden, davacının icra takibini kötü niyetle başlattığının kabulü söz konusu olamayacağından, davacı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Şartlar oluşmadığından davacı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 44,40-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 120,18-TL harçtan mahsubu ile bakiye 75,78-TL’nin davacıya iadesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf gider yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——– göre takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olduğu takdirde karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.