Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/730 E. 2018/1211 K. 23.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/730 Esas
KARAR NO : 2018/1211
DAVALI : HASIMSIZ
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2018
KARAR TARİHİ : 23/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin her türlü inşaat taahhüt işleri, konut, iş yeri, ticarethane inşaatlarını yapmak, satmak ve ana sözleşmesinde yazılı olan diğer işleri ile iştigal etmekte olduğunu, şirketin 19/12/2014 tarihinde sermayesinin 5.000.000,00 TL olup tamamının ödendiğini, 2013’den itibaren inşaat sektöründe çok ciddi maliyet artışları olmasına rağmen okul, hastane, antrepo, yurt inşaatı işlerini üstlenen davacının, işverenlerin inşaat sektöründe yaşanan ekonomik darboğaz nedeniyle yaşadıkları nakit sorunlardan kaynaklanan nedenlerle üstlendiği işleri belirlenen vadelerde tamamlayamadığını, fiyat farkına ilişkin taleplerinin kabul edilmediğini, kestiği hakkediş faturalarının ödenmediğini ve neticeten söz konusu alacaklarının tahsiline yönelik olarak açmış olduğu davalara ilişkin herhangi bir karar da verilmediğini, hakediş faturalarının ödenmemesi ve bir numaralı gelir kalemi olan müteahhitlerin kusurlarıyla sebebiyet verdikleri maliyet farklarına katlanmak istememeleri, nakit akışında aksamalara sebebiyet verdiğini, müvekkili şirketin tahsilatlarda oluşan uzun vadelere rağmen malzeme alımındaki vadelerinin sabit kalmış olması, tahsilat ödeme arasında oluşan valör farklarının müvekkili şirketi finansal açıdan yıprattığını, faiz karşılığı finansman sağlamak durumunda kaldığını, müvekkili şirketin son üç yıl içinde Bankalara ödediği faiz giderinin yıllık ortalama 2 Milyon TL’ye ulaşması nedeniyle şirketin ödeme kabiliyetini kaybetmeye başladığını, Mayıs 2018 ayı itibariyle iflas tehlikesi ile karşı karşıya bulunulduğunun anlaşıldığını, borçların tasfiyesi ve şirketin ticari faaliyetlerine devamının sağlanması amacı ile “İcra ve İflâs Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”la getirilen düzenlemelere uygun olarak, “Konkordato Ön Projesi” hazırlandığını belirterek davacı şirket lehine ihtiyati tedbir kararı ve üç aylık geçici mühlet kararı verilmesi talep ve dava etmiştir.
Şirkete 3 aylık geçici mühlet verilmek suretiyle konkordato komiseri atanmıştır. Komiser heyeti raporuna göre; davacı şirketin e-defter tuttuğu, mahkemeye sunmuş olduğu bilanço ve kayıtların şirketin kendi ticari defter ve kayıtları ile uyumlu olduğu, şirketin konkordato süreci içerisinde dönen varlıklarında azalış gözlemlendiği, yine aynı şekilde durun varlıkların, kısa vadeli yabancı kaynakların ve özvarlığının azaldığı anlaşılmıştır.
Teknik bilirkişi atanmak sureti ile rayiç bedeller üzerinden yapılan özvarlık tespitine göre şirketin özvarlığının 18.702.977,55 TL olduğu, diğer bir ifadeyle davacı şirketin borca batık durumda bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı şirketin konkordato geçici mühleti içerisinde şirketin zarar ettiği tespit edilmiştir. Davacı tarafından sunulan hakediş faturalarında hakediş tarihi ile uyumsuzluk olduğu, hakediş belgesi altında herhangi bir imza da bulunmadığı tespit edilmiştir. Diğer bir hakediş faturasının yine hakediş belge tarihinden önce usulsüz düzenlendiği, davacı şirket kayıtlarında görünen hakediş faturasına ilişkin herhangi bir inşaat maliyetinin bulunmadığı, bunun komiserler tarafından anlaşılır olmadığı hususunun dile getirildiği tespit edilmiştir. Yine hakediş faturalarının gelir tablosuna yansıtılmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce mali durumunu düzelterek alacaklıları ile anlaşma vaadinde bulunan davacının mali durumunun iyileşme ihtimalinin bulunup bulunmadığı hususunda yapılan değerlendirmede; borçlunun geçmiş yıllardaki ve geçici mühlet süresi içerisindeki performansı ile projede öngörülen hedefleri bütün olarak değerlendirilmiş, yapısal bir iyileşme olup olmadığı araştırılmış, sürekli ve kalıcı iyileşme olup olmadığı, geçici mühlet içindeki nakit akışı, faaliyet yapısı, devam eden projeleri, bu projelerdeki maliyet ve kazançların ticari kayıtlara yansıtılma şekli incelenmiştir.
Konkordato projesinde davacı şirketin——— ilçesinde arsa payı karşılığı düzenlediğini belirttiği sözleşmeye göre elli adet bağımsız bölümün kendilerine kalacağı belirtilmiş olmasına rağmen bu sözleşmeyle ilgili yeterli belge sunulmadığı, bu elli adet taşınmazın ne şekilde davacı şirkete kalacağının açıklanmadığı, sözleşme konusu yerin imar durumunun belli olmadığı, inşaatın yapım ve tamamlanma süresinin dahi belirsiz olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca likit sıkıntısı çeken davacı şirket yönünden yapılan projeler sonucu hakediş bedellerinin nakit olarak değil taşınmaz olarak tahsil edecek olması konkordato projesi yönünden olumlu görülmemiştir.
Konkordato komiser heyeti tarafından yapılan tespitlere göre; şirketin vade ve tenzilat içeren karma konkordato teklif ettiği, şirketin borca batık olmadığı, şirketin mali tablolarına göre ön projesi kapsamında yakın vadede iyileşme ümidinin bulunmadığı, davacı şirketin alacaklarının önemli bir bölümünün konkordato ön projesine destek olduğunu gösterir mahiyette mutabakatları mahkemeye sunmadığı anlaşılmakla, kesin mühlet şartlarını taşımadığı kanaatine varılarak davanın reddini, geçici mühletin kaldırılmasına, şirket borca batık olmadığından iflas kararı verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının kesin mühlet talebinin REDDİNE, Geçici mühletin kaldırılmasına, borca batık olmadığından iflas verilmesine yer olmadığına,
2-Tüm geçici mühlet tedbirlerinin kaldırılmasına,
3- Komiserlerin görevlerine son verilmesine,
4-Kararın Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Portalında ilanına, masrafın gider avansından karşılanmasına,
5-Harç peşin alındığından bu konuda karar vermeye yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Bakiye gider avansları ve iflas avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilleri ile ilgililer vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen okundu.23/11/2018