Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/664 E. 2020/354 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/664 Esas
KARAR NO : 2020/354
DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/06/2018
KARAR TARİHİ: 16/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ——— tarihli sözleşme uyarınca süregelen ———- marka ürünlerin alım satım işlemlerine dayalı cari hesap akışı üzerinden devam eden hukuki ve ticari ilişkinin mevcut olduğunu, — satın alma ve geri ödeme indirim planı çerçevesinde yükümlülüğünü yerine getirmediğinin görüldüğünü ve hakkında yasal yollara başvurulduğunu, davalının sözleşmesel ifa yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle müvekkili tarafından davalı adına değişik kod ile değişik tarih ve tutarlarda düzenlenen faturalar düzenleyerek muhattabın kayıt bilgilerine iletilmekle müvekkilininde kendisine ait ——— yıllarına ait ticari defterlerine işlemiş olduğunu, defterlerin incelendiğinde kayıtların alacaklarının varlığını ispatlar nitelikte olduğunun görüleceğini, davalının kötü niyetli olarak yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına, alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle: davacının dava dilekçesinde hukuka aykırı olan hususları kabul etmediklerini, borcun kaynağına ilişkin tebligatın taraflarına yapılmadığını, davacı tarafa likit borçlarının bulunmadığını, davacı tarafından dava dilekçesi ekinde göndermiş olduğu cari hesap ekstresinden de anlaşılacağı gibi davaya konu fatura nedeniyle taraflarına her hangi bir mal teslimi yapılmadığını, davacı yana her hangi bir likit borçlarının bulunmadığını, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile fatura ve cari hesap alacağından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
———İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin —- tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun ——– tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki — yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazında icra dairesinin yetkisini de itiraz etmiş olduğu görülmüş, ancak taraflar arasındaki sözleşmenin ——– mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olacağı” kararlaştırılmış olduğundan yetkiye yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilerek her iki tarafın (adresi itibariyle davalı defterleri talimat aracılığıyla incelenmiştir.) defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmıştır. İncelenen davacı defterleri uyarınca; davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, aralarındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —- alacaklı olduğu görülmüştür. —Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– sayılı dosyası ile davalı defterleri üzerinde yapılan incelemede; davalı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, takip tarihi itibariyle davalının davacıya —- borçlu bulunduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklandığı üzere incelenen taraf defterleri uyarınca davacının davalıdan alacaklı olduğu, davacı defterlerinde talebiyle uyumlu olarak—- alacağının görüldüğü, davalı defterlerinde ise, davalının daha fazla ———borçlu göründüğü tespit edilmiştir. Buna göre davacının iddia etmiş olduğu alacağını ispat ettiği kabul edilmiştir.
Her ne kadar davalının “Davacının farklı icra takipleri açtığı, mükerrer alacak talebinde bulunulduğu” yönünde savunmada bulunduğu görülmüş ise de; davalının mükerrer takip olarak gösterdiği —İcra Dairesi’nin ———-sayılı dosyasının dosyaya sunulan tutanaklarının incelenmesi ile “Oradaki icra takibinin davalıya yönündeki değil, ünvanı benzemekle birlikte farklı tüzel kişi olduğu anlaşılan ————- karşı başlatılmış olduğu ve davamızla ilgili olmadığı anlaşıldığından, davalının aksi yöndeki savunmalarına itibar edilmeyerek tespitle uyumlu davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacının %36 oranında akdi faiz istemi var ise de; icra takibinde sözleşmeye değil münhasıran cari hesap ekstresine dayanılmış olduğundan faizin genel hükümlere göre değerlendirilmesi gerektiğinden bu oran kabul edilmeyerek avans faizi uygulanmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin —– üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, (her ne kadar davacı %36 oranında akdi faiz istemiş ise de, icra takibinde sözleşmeye değil münhasıran cari hesap ekstresine dayanmış olduğundan fazlaya ilişkin faiz isteminin reddine)
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gereken 1.789,19-TL karar harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 447,30-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.341,89-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 2.061,40-TL yargılama gideri ile 447,30-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı toplamı 2.544,60-TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 3.928,84 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/07/2020