Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/641 E. 2019/759 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/751 Esas
KARAR NO : 2019/688

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/06/2018
KARAR TARİHİ : 18/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 26/06/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile ——-plakalı aracın ruhsat sahibi olan— arasında araç değer kaybı ve kazanç kaybı hususunda temlik sözleşmesi imzalandığını, temliğe konu —plakalı aracın 06/11/2017 tarihinde —- plakalı aracın şoförünün %100 kusurlu olması sebebiyle oluşan kazada hasar gördüğünü, bu kaza nedeniyle temliğe konu araçta maddi hasar meydana geldiğini, ortaya çıkan hasar sebebi ile temliğe konu aracın 11 gün onarımda kaldığını, bu nedenle kazanç kaybına ilişkin alacak oluştuğunu, müvekkilin temlik alacaklısı olduğu araçta sonradan mağdur olmaması adına davalı yan üzerine araç var ise tedbir konulmasının istenmesine, davanın kabulü ile İstanbul Anadolu —–İcra Müdürlüğü’nün 2017/30449 Esas sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazların iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davalı tarafın itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğundan alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı/Alacaklı tarafından İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün 2017/30449 Esas numaralı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, yasal süresi içerisinde borca faize ve tüm ferileri ile takibe itiraz edildiğini, karşı tarafa borçlarının bulunmadığını, davaya konu takipte alacak miktarının 3.320,34-TL olarak belirlendiğini ve dayanak olarak 1 günlük kazanç kaybının 300,00-TL bedel olarak gösterildiğini, davacı tarafın uğradığı net kazanç kaybının tespiti hususlarında bilirkişi raporu alınması gerektiği kanaatinde olduklarını, müvekkiller hakkında açılmış bulunan iş bu itirazın iptali davasının reddine, takibin haksız ve kötü niyetli olan davacının hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan dilekçe ekinde 21/02/2019 tarihli dilekçe ve ekindeki belgeler incelendiğinde davacı ile davalı tarafın sulh oldukları, karşılıklı vekalet yahut yargılama gideri talepleri olmadıklarının ilgili sözleşmede düzenlendiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından sunulan dilekçe ekinde 17/06/2019 tarihli dilekçe ve ekindeki belgeler incelendiğinde davacı ile davalı tarafın sulh oldukları ile ilgili sözleşme düzenlendiği görülmüştür.
Taraf vekilleri 18/06/2019 tarihli duruşmada hazır bulunarak celse arasında sulh olduklarını, sulh sözleşmesini dosyaya sunduklarını, dosya konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep ettiklerini beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin Kartal —–. Noterliğinin 16/11/2017 tarih ve —– yevmiye numaralı vekaletnamesi incelendi, sulh yetkisinin olduğu anlaşıldı.
Davalı vekilinin Kartal —–. Noterliğinin 25/02/2009 tarih ve —- yevmiye numaralı vekaletnamesi incelendi, sulh yetkisinin olduğu anlaşıldı.
HMK’nun 315/1. maddesi gereğince sulh davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemi olmakla, tarafların sulh olmaları nedeniyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 44,40 TL karar harcına karşılık peşin alınan 56,71-TL’nin mahsubu ile bakiye 12,31-TL harcın davacı tarafa iadesine,
3-Tarafların yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda talebi bulunmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığından,
4- Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olduğu takdirde karar kesinleştiğinde HMK’nun 333. Maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.