Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/505 E. 2019/1261 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/505 Esas
KARAR NO: 2019/1261
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 30/04/2018
KARAR TARİHİ: 28/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı ile davacı şirket arasında ticari ilişki neticesinde, davacı şirket tarafından davalıya — tarih, — sıra numaralı fatura ile— tarih — sıra numaralı faturanın kesildiğini, ancak fatura içeriği duvar kağıtları davalı tarafından alınarak kullanıldığı halde davacı şirkete herhangi bir ödeme gerçekleştirilmediğini, bunun üzerine İstanbul Anadolu -. İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile ilamsız takibe başlatıldığını, davalının icra takibinden – gün sonra, -. Noterliğinin – tarih ve– yevmiye no.lu ihtarnamesi ile gönderilen ürünlerin yüksek birim fiyatlar üzerinden fiyatlandırıldığını iddia ederek – tarih ve – sıra numaralı fatura içeriğine ilişkin olarak taraflarınca – tarih ve — sıra numaralı fiyat farkı faturası düzenlendiğini belirttiğini, icra takibine başlandığı gün, davalının fiyat farkı düzenlenip, bir gün sonrasında noter kanalıyla ihtarname keşide etmesinin kötü niyetli olduğunun açık ispatı olduğunu, davalının fiyat farkı faturasının davacı şirket tarafından kabul edilmeyerek, –Noterliğinin —- yevmiye no.lu ihtarnamesi ekinde iade edildiğini, bunun üzerine davalı tarafından — tarih ve – sıra no.lu fiyat farkı faturasının bu kez – Noterliğinin — tarih, – yevmiye numaralı ihtarnamesi ekinde TTK hükümlerine aykırı şekilde vekil olarak taraflarına tebliğ edildiğini, taraflarınca derhal -. Noterliğinin — tarih ve – yevmiye no.lu ihtarnamenin ekinde davalıya iade edildiğini, davalı tarafından faturalara TTK 21/2 kapsamındaki 8 günlük süre içerisinde hiçbir itirazda bulunmadığını ve fatura içeriği duvar kağıtlarının hiçbir itiraz olmaksızın kabul edilerek kullanıldığını, davalının itiraz dilekçesinde faturaya süresinde itiraz ettiklerine dair açıklamalarda bulunmadığını, davalının itiraz dilekçesinde ayrıca faturalar içeriği ürünleri kullanmadığına da itiraz etmediğini, izah olunan nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacı tarafından davalı şirketin — Parselde inşa ettiği — projesine numune olarak ürünler gönderildiğini ve davalı şirkete bu ürünlere ilişkin fiyat teklifi sunulduğunu, taraflar arasında mutabakatla işbu fiyatların kabul edildiğini, davacı tarafından tarafların anlaşmasının dışına çıkılarak adete ürünlerin iki kat bedel üzerinden fiyatlandırılıp faturalandırıldığını, bunun üzerine davalı şirket tarafından aradaki fiyat farkına istinaden fiyat farkı faturası düzenlenerek davacı tarafa gönderildiğini, fakat davacının faturayı ısrarla kabul etmediğini ve birden çok kez ihtar keşide etmek suretiyle faturaları iade ettiğini, ortak mutabakatla belirlenen fiyat üzerinden de davacının hak ettiği bedelin hesaplandığını ve davacıya ödendiğini, davaya konu faturalara ilişkin sevk irsaliyelerinin tamamının bedelsiz olarak imzalandığını, irsaliyelerin tamamının bedelsiz olmasının davacı tarafından düzenlenen faturalardaki fiyatın hatalı olduğunu ve bu fiyatın müvekkili şirketin kabulünde olmadığını kanıtladığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı tarafça alacak sıfatı ile fatura alacağından kaynaklı icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin – tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya – tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde — tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan — tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Tacir olan tarafların — yılı ticari defterlerinin TTK ve VUK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin ve takip konusu— tarih – no.lu — -tarih – no.lu —-bedelli fatura içeriği malların davalıya tesliminin ihtilafsız olduğu ve tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ihtilafın faturalarda belirtilen birim fiyatla davacı ile anlaşılan birim fiyat arasında fark olduğundan bahisle – tarih -no.lu ve —TL bedelli fiyat farkı faturasını düzenlemiş olmasından kaynaklanmış olduğu, davalı vekili tarafından dava dosyasına sunulan düşük birim fiyat teklif formunda davacı şirketin kaşe ve imzasının bulunmadığından delil sayılamayacağı, sevk irsaliyelerindeki bedelsiz teslim aldım yazılmasının birim fiyatlarının fahiş olduğunu kanıtlamadığı, zira —-başında tanzim edilen davacı faturasını defterlerine kaydeden davalının, yaklaşık — ay sonra, takiple birlikte gündeme getirdiği, açıklanan gerekçelerle, dosya kapsamında sunulan delil durumuna göre davalı tarafın faturanın fahiş fiyattan düzenlendiğini ispatlayamadığı, böylelikle davacının – takip tarihi itibariyle, davalıdan — alacağının bulunduğunu mütalaa etmiştir.
— tarihli celsede icra takip tarihinden sonra yapılan ödemeler, kapak hesabı ve davacı vekilinin talep sonucu açıklandıktan sonra ek rapor hazırlanmak üzere dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup bilirkişiden ek rapor alınmış bilirkişi mahkememize sunduğu ek raporunda özetle, kök raporda da belirtildiği üzere; taraflar arasında ihtilafsız olan ticari ilişki nedeniyle davacı faturalar tanzim edildiği, işbu faturaların her iki şirketin defterlerinde de kayıtlı olduğu gibi dava dosyasına sunulan davalı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesi müdürlüğüne — döneminde Ba formu beyanıyla 2 adet fatura alım bildirimi yapıldığının tespit edildiğinden, aksinin dosya kapsamında yer almadığına göre fatura içeriği malların davalıya tesliminin ispatlanmış olduğu, aynca davalı tarafından birim fiyatlardaki fahiş fiyatlandırmaya ilişkin soyut iddiasıyla ilgili olarak değiştirilecek bîr hususun bulunmadığından ispatlanamadığı, aynca kök raporumuzda davacının — takip tarihi itibariyle — alacaklı olduğunun belirtildiği, daha sonra dava dosyasına gönderilen icra evrakından ve tarafların ticari defterlerinden de görüleceği üzere davalı tarafından — tarihinde takip tarihinden sonra ancak icra takibinin davalıya tebliğinden, takip kesinleşmeden önce ( davalıya — tarihinde tebliğ olmuş) henüz ödeme emrinden haberi olmadan -TL ödeme yaptığı, işbu ödemenin — karşılığı olan — ‘nun davacı tarafın — takip tarihi itibariyle olan – alacağından mahsup edildiğinde davacının – alacaklı olduğu, davacının davalı tarafından İstanbul Anadolu – İcra Dairesi – E Sayılt dosyasına yanmış olduğu itirazın. — davacı atacağı yönünden iptalini isteyebileceğini mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Yargıtay – Hukuk Dairesi – E. – K. Sayılı Kararında;” …Dava konusu faturanın davalı defterinde kayıtlı olduğunun anlaşılması halinde mahkemece malın teslim edildiğinin kabul edilmesi, ticari defterlerden sonuca gidilemezse davaya konu malın teslimi konusunda yemin teklif edip etmeyeceği davacıya sorularak sonucuna göre tahkikat tamamlanarak karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. ” şeklindedir.
Takibe konu — tarihli ve – tarihli irsaliyeli iki adet fatura davacı taraf ve davalı taraf defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Her iki faturaya dair teslim alan kısmında isim ve imza olan sevk irsaliyeleri tespit edilmiştir. Davalı yanca ilgili vergi dairesine BA bildirimi yapılmıştır.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, ticari defterler, , bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında ticari ilişki olduğu davacının ve davalının incelenen defterleri ile sabittir. Ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilmesi için HMK’nun 222. Maddesi uyarınca kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması gerekmektedir. Bilirkişi raporunda davacı ve davalı taraf defterlerinin HMK 222. Maddesinde belirtilen usulde olduğu tespit edilmiştir. Davacı tarafça davalı adına icra takibine konu fatura kesilmiş olup; defter incelemesi neticesinde aralarında başkaca bir ticari ilişki olmayıp; kesilen faturanın davacı ve davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, tespit edilmiştir. Dava konusu faturanın davalı defterinde kayıtlı olduğunun anlaşılması halinde mahkemece malın teslim edildiğinin kabul edilmesi gerektiği Yerleşik Yargıtay içtihatları ve kanun gereğidir. Takibe konu davacı tarafça davalı adına düzenlenmiş faturanın davacı ve davalı defterlerinde kayıtlı olması, davacı yanca BS davalı yanca BA bildiriminin yapılması ve sevk irsaliyeleri dikkate alındığında faturaya konu malların teslimi davacı tarafça ispatlanmıştır.
Teslimin davacı yanca ispatlandığı kabul edildiğinden; davalı tarafça fatura konusu bedelin ödediği ispat edilmelidir. İcra takip tarihi — olup davalı yanca takip tarihinden 1 gün sonra — tarihinde — ilgili Noterliği’nce davacı yana — tarihinde tebliğ edilen fiyat farkı faturası tebliğ edilmiş, davacı yan da fiyat farkı faturasını -ilgili – davalı yana — tarihinde tebliğ edilen iade faturası ile iade etmiştir. Davalı yan tekrar — ilgili noterliğince fiyat farkı faturası göndermiş, (davacı yana — tarihinde tebliğ edilmiş), davacı ya fiyat farkı faturasını yeniden iade etmiştir.
Davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olan takibe konu faturalar, ilgili faturaların BA bildirimlerinin yapılması, takibe konu faturalara davalı yanın süresinde itiraz etmemesi karşısında davalı yanca takip talebinden 1 gün sonra gönderilen fiyat farkı faturası ve mail ekinde sunduğu salt teklif metnini içerir fiyat listelerine göre davanın reddi gerektiği yönündeki beyanına itibar edilmemiştir. Mailler fiyat teklifine dair olup, davalı yan ticari defterlerine göre davalının kabulünde olan fatura varken söz konusu mailler hükme esas alınmamıştır. Açıklanan gerekçeler ile davalı yan itiraz ettiği kısma dair ödeme yaptığını ispat edememiştir.
Takip dosyası incelendiğinde davalının — tarihli ödeme emrine itiraz dilekçesi ile – TL’lik kısım için borcu kabul ettiği, kısmi itiraz dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır. Davalı yanca— TL’e karşılık gelen kısım yönünden takibin kesinleştiği anlaşılmaktadır. İcra dosyası incelendiğinde; — tarihli müzekkere ile davacı vekilin -TL tutar üzerinden takibe devam ettiği tespit edilmiştir.
Davacı yana – tarihli celsede – Euro bedelli icra takibine yapılan itiraz üzerine açtığı itirazın iptali davasında dava dilekçesinde harca esas değer kısmında gösterdiği – Euro bedele dair talep sonucunu açıklamak için süre verilmiş – tarihli dilekçesi incelendiğinde davacı yanın kısmi itiraz dikkate alınmadan dava açtığı anlaşılmıştır.
Davalı yanın icra takibine konu borç için – tarihinde – TL ödeme yaptığı her iki tarafın kabulündedir. Kapak hesabı incelendiğinde davalı yanca icra dosyasına – tarihinde – TL ödeme, – tarihinde – TL ödeme yapılmıştır. Takibe konu fatura Euro cinsinden olup; davalı yanın – TL ödeme yaptığı – tarihinde- – Satış kuru karşılığı – TL’dir.- TL karşılığı – Euro bedele eşittir. Davalı yan TBK 99 gereğince seçimlik hakkının ödeme gününden kullanmıştır. Mahkemece – davacı yanca teslim edildiği ispatlanan fatura bedelinden – Euro ödeme bedeli çıkarıldığından – Euro talep ile dava açılmıştır.
İtiraz edilmeden kesinleşen – TL’nin Euro cinsinden karşılığı ise mahkemece itiraz tarihi – tarihinde – Efektif Satış kuru karşılığı- TL olmakla;- – olarak tespit edilmiştir. Mahkemece kısmi itiraz dilekçesi karşılığı -, dava değerinden – çıkarılmak suretiyle; İstanbul Anadolu -. İcra müdürlüğünün – esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın – için İİK 67 maddesi gereğince iptaline karar verilmiş, fazlaya ilişkin talebin; davalı tarafça – tarihinde icra dosyasına sunulan ödeme emrine itiraz dilekçesinde – TL borcun kabul edilip borca kısmen itiraz edildiği ve takibin — TL yönünden kesinleşerek devam ettiği anlaşılmakla; itiraz tarihi olan – tarihinde – TL karşılığı — Euro yönünden reddine verilmiş ve faturaya konu alacak likit olmakla kabul edilen kısım yönünden takip tarihindeki Türk Lirası karşılığı icra inkar tazminatı hesaplanmıştır.
İcra inkar tazminatı açısından; Yerleşik Yargıtay uygulamaları gereğince faturadan kaynaklanan alacak likit olmakla icra inkar tazminatına hükmedilmiş; yabancı para olarak icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğinden Yerleşik Yargıtay Uygulamaları gereğince; —– takip tarihindeki döviz kurlarına göre belirlenecek —karşılığı icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerekmekte olup; — tarihinde — Efektif Satış Kuru 4,68 TL olmakla;— Euro karşılığı — TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Harçlar açısından; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun — Esas, – karar sayı ve —- tarihli emsal kararı uyarınca yabancı para borcu ile ilgili alacaklarda talep edilen yabancı paranın dava tarihindeki efektif döviz satış kuru karşılığı – üzerinden karar tarihindeki tarifeye göre nisbi karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekmekte olup; -dava tarihi efektif döviz satış kuru —— TL kabul edilen kısım üzerinden hesaplanmıştır.
Vekalet ücreti açısından; Yargıtay – Hukuk Dairesi – E. —K. Sayılı emsal ”Hükümde tahsiline karar verilen yabancı para alacağının, karar tarihi itibarıyla TCMB efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı üzerinden nispi vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, bu kurala uyulmadan yapılan vekalet ücreti hesabı doğru olmamıştır.” şeklindeki kararı doğrultusunda vekalet ücreti hesaplanmakla (- Euro X – reddedilen miktar =- TL için- TL kabul edilen – TL’e göre 2019 yılı A.A.Ü.T. Esas alınarak) aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1- İstanbul Anadolu —. İcra müdürlüğünün — esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın — Euro için İİK 67 maddesi gereğince İPTALİNE, fazlaya ilişkin talebin; davalı tarafça — tarihinde icra dosyasına sunulan ödeme emrine itiraz dilekçesinde —TL borcun kabul edilip borca kısmen itiraz edildiği ve takibin — TL yönünden kesinleşerek devam ettiği anlaşılmakla; itiraz tarihi olan – tarihinde -TL karşılığı — Euro yönünden reddine, takibin devamına,
2- Alacak likit olmakla; takip tarihi olan – tarihinde— Satış Kuru – TL olmakla;- Euro karşılığı — TL’nin %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 869,55 TL harcın davacı tarafça yatırılan 231,75 TL peşin harçtan mahsubu ile 637,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Red edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 1.046,79 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 231,75 TL harç gideri, 99,55 TL posta-tebligat masrafı, 850 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.181,30 TL masrafın davanın kabul red oranı gözönünde tutularak 1058,38 TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/11/2019