Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/477 E. 2019/1297 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/477 Esas
KARAR NO : 2019/1297
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/04/2018
KARAR TARİHİ: 05/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı şirketin, davalı banka olan — ticari kredi sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme uyarınca, davacı şirketin, davalı bankadan ticari kredi çektiğini, bu krediyi taksitlendirerek, davalı bankaya ödeme taahhüt ettiğini, ancak daha sonra bu kredi borcunu tamamen kapatmak istediği, – vadeli taksit için, — tarihinde toplu ödeme gerçekleştirdiğini, ne var ki, bu erken ödemenin kendisi için kötü sonuçlar doğurduğunu, çünkü erken ödeme karşılığında davalı banka tarafından “erken ödeme tazminatı” adı altında fahiş bir kesinti yapıldığını, bu tazminat uyarınca davalı banka, davacıdan —-TL tahsil ettiğini, davalı bankanın, davacı şirket İle mutabakat etmeden tek taraflı olarak erken ödeme tazminatı ve komisyon ücretine karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu, bu konular bir sözleşme ile tek taraflı olarak müşteriye sunulduğunda da haksız şart niteliğinde olduğunu, sözleşme ile yalnızca tek tarafın lehine hükümlerin karşı tarafa dayatılmasının haksız ve dayanaksız olmasının yanı sıra ilgili sözleşme de hukuka aykırılık sebebiyle geçersiz olduğunu, Bu durumların sözleşme ile bir tarafı zor durumda bırakması günümüzde çok yaygınlaşmış olduğunu, davacı ile yapılan sözleşmelerin genel işlem sözleşmelerinden olup, bu sözleşmelere dayanarak fahiş bîr bedelin tahsilini gerçekleştirmelerinin hakka ve hukuka aykırı olduğunu, dava konusu olayı ilgili olarak, davacıdan yapılan kesintinin neden, neye dayanarak ve hangi faiz oranı ile nerede kullanılmak üzere yapıldığına ilişkin hiçbir bilgi verilmediğini, davacı şirketin iş bu ticari kredi sözleşmesinin tarafı olması sebebiyle, konu ile ilgili bilgilendirilmesi gerektiğini, bu bilgilendirme yapılmadan yapılmış olan bu erken ödeme tazminatının, taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, davalı taralın kredi kapama erken ödeme sebebiyle, davacı adına yapmış olduğu masrafların dışında herhangi bir menfaat elde etmesinin söz konusu olamayacağını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davalı bankanın TTK md. 20’ye göre ücret isteme hakkı bulunmakta olup, tahsil edilen ücret bankacılık teamüllerine uygun olduğunu, bir hizmet sunumu olan ve ticari niteliği bulunan kredi tahsisine ilişkin talep edilen dosya masrafının TTK md. 20 kapsamında bulunduğuna şüphe bulunmadığını, aynca mevzuatımızda ticari nitelikte bulunan krediler nedeniyle tahsil edildiği bulunan dosya masraflarının iadesine dayanak oluşturacak herhangi bir düzenleme mevcut olmadığı aynca, Yargıtay- HD.’nin — tarih, — numaralı karan ile bankacılık teamüllerine uygun olması şartı ile ticari kredilerden dosya masrafı alınabileceği belirtildiği davacının talebi hukuken dayanaksız olduğunu, davacı tacir olup, kullandığı kredi hakkında bilgi sahibi olmadığı ve tahsil edilen masraflara/erken ödeme komisyonuna ilişkin kendisine bilgi ve belge verilmediği iddiasında bulunamayacağını, davacı taraf ile yapılan sözleşmeye bakıldığında ticari sözleşme olduğu ve Ticaret Kanununda basiretli bir tacir gibi yükümlü davacının sözleşme serbestisi çerçevesinde iş bu sözleşmeyi imzalamış olduğu ve doğacak masraflan/komisyonlan kabul ettiğini bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile taraflar arasında imzalanan ve ticari mahiyette bulunan kredinin erken kapatılması nedeniyle ödenen komisyon bedelinin istirdadı talebine ilişkindir.
Somut uyuşmazlık ile emsal Yargıtay-. Hukuk Dairesi – E. -K. Sayılı kararı; ”Dava, taraflar arasında — tarihinde imzalanan ve ticari mahiyette bulunan kredinin erken kapatılması nedeniyle ödenen komisyon bedelinin istirdadı talebine ilişkindir… Mahkemece, yukarıdaki gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, – tarihli Resmi Gazete’de —- tarafından yayınlanan Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kâr ve Zarara Katılma Oranları İle Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında 2006/1 sayılı Tebliğ’in 6. maddesi “Bankalar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirdikleri azami oranları aşmamak kaydıyla, mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını ve katılma hesaplarında uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranlarını vadelerine göre tüm şubelerinde halkın görebileceği şekilde ilan eder ve bu oranları internet sitelerinde yayımlar.” şeklinde değiştirilmiştir. Bu durumda ticari kredilerde bankalar tarafından alınacak olan masrafların hukukilik denetimi yapılırken öncelikle anılan yasal düzenleme gereğince ilan ve yayım yapılmışsa, bankaların bu oranlar üzerinden masraf vb. alabileceğinin kabulü ile hüküm kurulması, şayet gerekli ilan ve yayımlar yapılmamış ise emsal banka uygulamalarının araştırılması, alınan masrafların emsal banka uygulamalarına göre orantılı olup olmadığının değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” şeklindedir.
Yukarıda değinilen emsal ilam doğrultusunda mahkemece davalı bankaya —- tarihli celsede ilan ve yayım yapılıp yapılmadığı sorulmuş ve emsal banka uygulamalarının tespiti amacıyla—–müzekkere yazılmıştır. —- uygulamalarının tespiti amacıyla yazılan müzekkerelere ikmalen cevap verilmiştir.
Ticari krediye dair bu uyuşmazlıkta taraflar, delil olarak banka kayıt ve belgelerine dayandıklarından ve uyuşmazlık teknik bilgi gerektirmekle; dosyamız bankacı bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Genel Kredi Sözleşmesindeki kredi kapatma komisyonu/masrafları ile ilgili maddelerin genel işlem şartlarına tabi olmadığı ve geçerli olduğu; Mevduat ve Kredi Faiz Oranlan ve Katılma Hesaplan Kar ve Zarara Katılma Oranlan ile Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ uyarınca, bankaların verdikleri hizmet karşılığında müşterilerinden alacaklan ücret, komisyon ve masrafların sınırlarını belirleyebilecekleri; davalı bankanın aldığı bu masrafların bankacılık uygulamasına ve teamüllere uygun olup olmadıklarının irdelenmesi hususu, mahkeme takdirinde olduğunu mahkemenin aksi kanaate varması ve genel işlem şartlarının burada uygulanması gerektiği sonucuna varması halinde ise, davacının talep edeceği miktarın toplam – TL. tutar için, (işin niteliği ticari olduğundan,) — Dava tarihine kadar 3095 Sy.lı Yasanın 2/2 Md. Uyarınca, üst tabloda gösterilen, değişen oranlar üzerinden, avans faiz oranı talep edilebileceğini,, davacı vekili; faiz talebini miktar olarak göstermeyip, sözel olarak talepte bulunmuş, ve dava değerini de anapara talep tutarı üzerinden gösterdiğinden, taleple bağlı olarak, sözel talebinin toplam — TL olabileceğini mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir. Bilirkişi raporu yeterli, denetlenebilir, emsal Banka uygulamaları doğrultusunda hazırlanmış olup hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, bilirkişi incelemesi, emsal Banka uygulamaları yönünde celbedilen yazı cevapları bir bütün olarak değerlendirildiğinde; taraflar arasında imzalanan ve ticari mahiyette bulunan kredinin erken kapatılması nedeniyle ödenen komisyon bedelinin istirdadı talebine ilişkin davada bilirkişi raporunun 15 ila 23. Sayfaları arasında emsal banka uygulamaları irdelenmiş ve %2,03 oranında erken kapatma ücretinin makul olduğu denetime açık biçimde tespit edilmiştir. Genel Kredi Sözleşmesindeki kredi kapatma komisyonu/masrafları ile ilgili maddelerin genel işlem şartlarına tabi olmadığı ve geçerli olduğu; Mevduat ve Kredi Faiz Oranlan ve Katılma Hesaplan Kar ve Zarara Katılma Oranlan ile Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ uyarınca, bankaların verdikleri hizmet karşılığında müşterilerinden alacakları ücret, komisyon ve masrafların sınırlarını belirleyebilecekleri; davalı bankanın aldığı bu masrafların bankacılık uygulamasına ve teamüllere uygun olduğu ve makul olduğu; taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi ve celbedilen yazı cevapları ile emsal Yargıtay içtihadı ile tespit edildiğinden davacının davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davacının davasının REDDİ ile;
1-Alınması gerekli 44,40 TL harcın davacı tarafça yatırılan 35,90 TL peşin harçtan mahsubu ile 8,50 TL’nin bakiye harçlar terkin sınırında kaldığından davacıdan alınmasına yer olmadığına,
2-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.555,49 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, miktar itibariyle HMK 341. Madde uyarınca kesin mahiyette verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/12/2019