Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/400 E. 2018/862 K. 19.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/1123 Esas
KARAR NO : 2018/832

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/10/2016
KARAR TARİHİ : 18/09/2018

Mahkememizde görülen davanın yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: taraflar arasında sözlü ticari ilişkinin kurulduğu ve anlaşılan mal veya hizmet için hesaptan hesaba EFT yolu ile…… hesabından… hesabına avans beyanı ile havale edildiğini ve taraflar arasında kurulan ticari ilişkinin bit türlü yazılı hale gelmediğini ve sözlü olarak anlaşıla işten dönüldü, paranın geri gönderilmediği, herhangi bir mal ve hizmet teslimi alınmadığı, avans olarak gönderilen paranın iadesi için 05/08/2016 tarihinde İstanbul Anadolu . …İcra Dairesi 2016/17059 E. Sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, davalının takibe itiraz ettiği ve takibin durduğunu beyan ederek davanın kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı yan cevap dilekçesi ibraz etmemiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile havale edilen para karşılığında mal ve hizmet alımı gerçekleşmediğinden verilen paranın iadesi amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
İstanbul Anadolu …… İcra Müdürlüğü’nün 2016/17059 Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 23/09/2016 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 29/09/2016 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, uyuşmazlığın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı, davalı ile sözlü olarak bir ticari ilişki kurulduğunu, bu kapsamda avans olduğu belirtilerek takibe konu bedelin davalıya havale edildiğini, akabinde tarafların sözlü olarak anlaştıkları işten vazgeçmeleri nedeniyle havale edilen para karşılığında herhangi bir mal veya hizmet alınmadığından paranın iadesi için icra takibi başlattığını iddia etmektedir.
Tarafların tacir olması nedeniyle defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, davacı tarafın defterlerini sunduğu, davalı tarafın ise muhtıra gönderilmesine rağmen inceleme günü defterlerini hazır etmediği anlaşılmıştır. İncelenen davacı defterleri uyarınca; davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, takibe konu edilen 25.000,00 TL’nin 26/04/2016 tarihinde davalının …. hesabına davacı tarafından ”avans” açıklaması ile gönderildiği, bu miktarın davacı defterlerinde davalı adına borç olarak kaydedilmiş olduğu, bu bedel karşılığında davalı tarafından verilen herhangi bir mal veya hizmete ilişkin bir kaydın bulunmadığı, bu nedenle davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 25.000,00 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 25.000,00 TL üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine dair,
3-Alınması gereken 1.707,75 TL karar harcına karşılık peşin alınan 428,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.278,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 746,80 TL yargılama gideri ile 29,20 TL başvurma harcı, 428,80 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.204,80 TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine…… uyarınca takdir edilen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.