Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/334 E. 2022/379 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/334 Esas
KARAR NO : 2022/379

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2017
KARAR TARİHİ : 28/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin— hizmetleri alanında faaliyet gösterdiğini ve birçok yeni mezun olanlara staj yapma imkanı verdiğini, davalının da 2011-2013 yılları arasında davacı müvekkiline —-yaptığını, staj ve sınav sürecini tamamlayarak mesleği yapmaya hak kazanan meslek mensuplarının, “— aldıkları tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe staj yaptıkları meslek mensubunun rızası olmadan onların müşterilerine—-” ibaresinin bulunduğunu, davalının ise, davacı müvekkilinin on yıldan fazla süredir hizmet verdiği, —- işlemlerine bizzat dahil olduğu müşterilerinin davacı müvekkili ile çalışmalarını sonlandırmalarına sebep olduğunu, stajın bitmesininin hemen ardından müvekkilinin hizmet verdiği müşterileri ile çalışmaya başladığını, meslek kurallarına aykırı davranış olması ve davacı müvekkil ile haksız rekabet etmiş olması sebebiyle davalının,——— cezalandırıldığını, kararın isabetli olsa da, eksik olduğunu ve kararın kesin delil teşkil ettiğini, müvekkilinin davalının haksız eylemi sonucunda gelirlerinin çok azaldığını —- zorunda kaldığını, borçlarını ödeyemeyince —- satmak zorunda kaldığını belirterek, —-manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan davalının adı geçen şirketler ile yaptığı sözleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davalının —- tarihinde ——— başladığını, dava dilekçesinde belirtilen —- firmalarının ——- —– gösterdiklerini, davalının ———davacı — devam ettiğini, davacının belirtilen şirket sahipleri ile görüşerek bundan sonra mali müşavirlik yapmayacağını, işleri devredeceğini beyan ettiğini — müşavir ——– devrettiğini, davacının —- tarihinde serbest mali müşavirlik bürosunu kapatarak—–hizmet akdiyle çalışmaya başladığını, davacının bizzat kendisinin serbest mali müşavirlik faaliyetine son verdiğini ve — müşavire devrettiğini davalının—- sona erdiğini, mali müşavirlik belgesini alıncaya —– hizmet — çalıştığını,—– nezaretinde —– alarak mesleğe başladığını, davacının tekrar mali müşavirlik görevine döndüğünü 2013 – 2014 yıllarında belirtilen mali müşavirlik görevini yürüttüğünü, ——- davacının mali müşavirlik hizmetlerini sona erdireceğini belirterek — mali müşavirlik görevini üstlenmesine açıkça —– gösterdiğini, toplantıda—– hazır olup duruma şahit olduklarını, davacının rızası karşısında davalının SMMM Yönetmeliği m.23’e aykırı bir durum söz konusu olmadığını, davalının 01.01.2015 tarihinden sonra adı geçen üç firmanın ————– görevini üstlendiğini, bu duruma 2014 tarihinde baştan rıza gösteren haksız ve kötü niyetli davacının 25.07.2015——davalı hakkında şikayette bulunduğunu, —- tarihinde öğrendikleri kınama verdiğini, kararın kesinleşmediğini karara itiraz edildiğini, davalının davacıya karşı haksız rekabeti olmadığını, davacının anılan şirketlerle olan mali müşavirlik sözleşmeleri incelendiğinde — aldığını, davalının sözleşmesel avukatlık ücreti talebinde de haksız olduğunu, %20 oranında vekalet ücreti kararlaştırılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, talebe ve orana itiraz ettiklerini belirterek öncelikle zamanaşımına uğrayan haksız ve kötü niyetli davanın reddini karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçeside;— için ödediği gelir —- ait döküm ve müşteri listelerini,—kayıtlarını, —müşterileri ile yaptığı sözleşmeleri, davalının davacı müvekkilin müşterileri ile yaptığı sözleşmeleri, — dair kayıtları, — asgari ücret tarifelerini, tanık ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde;davacının rızasını delili olarak ..——– müşavirlik ücret sözleşmelerini,— kayıtlarını—– ve kayıtları, tanık ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, haksız rekabet nedeniyle açılmış maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 18.400-TL maddi tazminat, ——tazminat talep etmiş; maddi tazminatın —davacının uğradığı maddi zarar—- müvekkili ile imzaladığı vekalet ücret sözleşmesine göre işbu davacının kendisine ödeyeceği ——– ücreti olarak açıklamıştır. Davacı vekilinin dava dilekçesinde talep ettiği iki alacak kalemi toplamı — olmasına rağmen, davacı vekili bu iki alacak kalemi toplamı için —— talep etmiştir.
Haksız Rekabetin Gerçekleşip Gerçeklemediği Değerlendirildiğinde;
6102 Sayılı TTK’nın 54. maddesinde belirtildiği üzere, haksız rekabete ilişkin hükümlerin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. —–müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır. Kanunun — uygulamalar” başlığı altında haksız rekabet hallerinin örnek mahiyetinde sayıldığı bu bağlamda, TTK’nın 55/1-e maddesinde iş şartlarına uyulmamasının haksız rekabet hali olarak düzenlendiği, mezkur maddeye göre özellikle kanun veya sözleşmelerle rakiplere de yüklenmiş olan veya bir meslek dalında veya çevrede olağan olan iş şartlarına uymayanların dürüstlüğe aykırı davranmış olacağının belirtildiği, yasa hükmü ile rakiplerin yasa, sözleşme veya ticari örf ve adet ile belirlenmiş olan iş şartlarına uymamak suretiyle haksız bir avantaj sağlamalarının engellenmek istenmiştir.
Davacı vekili, davalının mali müşavir olan davacının yanında staj yaptığını, davalının meslek kurallarına aykırı şekilde, davacının müşterisi olan şirketlerle çalışarak, müvekkilini maddi ve manevi zarar uğrattığını ileri sürmüştür.
Davalının davacının yanında m——-stajı yaptığı, stajın 31.12.2012 tarihinde sona erdiği, 2014 yılında mali müşavirlik ruhsatını aldığı, 01.01.2015 tarihinden sonra daha önce davacı ile çalışan——- firmalarının serbest mali müşavirliğini üstlendiği konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur.
Yine davalının ——- sayılı kararı ile, 14.03.2014 tarihinde —– alan düzenlemeye aykırı hareket ederek, — yaptığı dönemde davacının müşterisi olan ——— itibaren sözleşme yaparak hizmet vermeye başlaması, meslek ruhsatını aldığı tarihten itibaren iki yıl geçmeden yanında staj yaptığı meslek mensubunun rızası olmadan onun müşterilerine hizmet vermesi nedeniyle disiplin yönetmeliği uyarınca kınama cezası aldığı hususunda da taraflar arasında ihtilaf yoktur.
Dolayısıyla davalının TTK’nın 55/1-e maddesine aykırı şekilde meslek kurallarına aykırı davranarak, haksız rekabette bulunduğu dosya kapsamı ile sabittir. Davalı, davacının müşterileri ile çalışmasına davacının rıza gösterdiğini ileri sürmüşse de, bu hususu ispat edememiştir.
Haksız Rekabet Nedeniyle Talep Edilen Maddi Tazminat Değerlendirildiğinde;
Davacı vekili dava dilekçesinde davacının haksız rekabet nedeniyle uğradığı zararlara ilişkin 1.000,00-TL maddi tazminat talep etmiştir.
Bilirkişi —- tarihli raporlar alınmışsa da; gerek iki rapor arasında çelişki bulunması ve gerekse bilirkişinin zarar hesabı konusunda uzman olmaması nedeniyle adı geçen bilirkişiden alınan denetime elverişli olmayan raporlar hükme esas alınmamış, zarar hesabına ilişkin mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi ——– tarafından hazırlanan —–tarihli raporda; davalının haksız rekabeti nedeniyle davacının zararının —- olarak hesaplanmış, haksız fiil” tarihinin 01/01/2015 olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporu hükme esas alınarak taleple bağlı kalınarak, 1.000,00-TL maddi tazminatın —-tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili yargılamanın son duruşmasında, dava dilekçesinde talep ettikleri 18.400,00-TL’nin bilirkişi raporunda hesaplanan tutardan fazla olduğunu ileri sürmüşse de, dava dilekçesinde davacının haksız rekabet nedeniyle uğradığı zarara ilişkin maddi zarar talebinin şimdilik 1.000,00-TL olarak açık biçimde somutlaştırılmıştır.
Sözleşmesel Vekalet Ücreti Talebi Değerlendirildiğinde;
——bir kamu hizmeti olmakla birlikte ücret karşılığında müvekkiline —- ——– sahibi/müvekkili arasındaki ilişki bir özel hukuk ilişkisidir.Özel hukukta, bir borç ilişkisinden doğan alacak hakkı da nisbi hak niteliğindedir. Böyle olunca alacak hakkı ancak o borç ilişkisi nedeniyle borçlu olan kişi ya da kişilere karşı ileri sürülebilir, yargısal kararlarda ve doktrinde borç ilişkilerinin nisbiliği ilkesi denilen bu ilke uyarınca sözleşmeler kural olarak yalnızca sözleşmenin tarafları bakımından hüküm ve sonuç doğururlar. — sayılı kararı) Bu nedenle davacının kendi avukatına ödeyeceği avukatlık ücretini davalıdan talep etmesi mümkün olmadığından, akdi vekalet ücretine yönelik alacak kalemi yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Haksız Rekabet Nedeniyle Talep Edilen Manevi Tazminat Değerlendirildiğinde;
Davalının, mali müşavir olduktan sonra yanında staj yaptığı davacının müşterileriyle iki yıl çalışma yasağına ilişkin meslek kurallarını ihlal ederek gerçekleşen hakısz rekabet olayında, davalının davacıyı kötüleyici ve kişilik haklarının ihlali niteliğinde bir eylemi bulunmamaktadır. Ayrıca tespit edilen zarar miktarı dikkate alındığında, davacının 3 şirketin mali müşavirlik ücretinden mahrum kalması iddia edilenin aksine davacının hayatını alt üst edecek nitelik ve miktarda değildir. Açıklanan nedenlerle koşulları oluşmadığından davacının manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenler maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, manevi tazminat davasının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Maddi tazminat yönünden davanın kısmen kabulü ile, —-itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-)Manevi tazminat davasının reddine,
3-)Alınması gereken 80,70 TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 1.680,43 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.599,73 TL’nin davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 2.865,00 TL yargılama gideri ile 80,70 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı toplamı 2.977,10 TL’nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 30,26 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından tebligat ve yazışma gideri olarak yapılan 117,20 TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 116,01 TL’nin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davanın kabul oranı dikkate alındığında maddi tazminat yönünden davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan— vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davanın ret oranı dikkate alındığında maddi tazminat yönünden davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan—- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8-Manevi tazminat yönünden davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan—- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, davanın kabulüne karar verilen kısmı yönünden kesin, davanın reddine karar verilen kısmı yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.