Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/314 E. 2019/1319 K. 11.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/314 Esas
KARAR NO: 2019/1319
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/03/2018
KARAR TARİHİ: 11/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında İstanbul Anadolu –.İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyası ile müvekkilinin borçlarını tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından haksız olarak takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, takibe konu faturanın sıra numarası — iken takip talebinde maddi hata sonucu -olarak yazıldığını, takibe dayanak faturanın, davalı tarafından icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde kabulünde olduğu üzere—- tarihli — TL tutarlı fatura olduğunu ve suretinin de icra dosyasında mevcut olduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhinde % 20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, davacı firmanın müvekkilinin müşterisi olduğunu, ancak davacı firmanın mevcut piyasa koşullarından ötürü yaşadığı sıkıntılar sebebiyle davacının müvekkiline ve müvekkili şirket yetkilisi ile yapılan görüşmeleri sonrası davacı firmaya toplam 10 adet hatır çeki verildiğini ve mevcut ticari ilişki sebebiyle kendilerine yardımcı olunduğunu, ayrıca davacı şirkete ait bir çok borcun müvekkili ve müvekkili şirket yetkilisi tarafından ödendiğini, davacı firmanın ise müvekkili tarafından adlarına yapılan ödemeler yani müvekkili ve müvekkili şirket yetkilisine olan borçlarını ödeyemediğini, devamında davacı firma yetkilisinin talebi üzerine müvekkili firma tarafından borca karşılık, davacı firmaya ait —- yer alan dükkanların içerisindeki stoklu mallar ve demirbaşların ürün giriş fiyatı üzerinden satın alındığını, ayrıca tarafların söz konusu stokta yer alan malların satışı üzerinden müvekkili tarafından davacıya %5 komisyon verilmesi yönünde de mutabakata vardıklarını, söz konusu stoklu ürünlerin yapılan stok sayımı sonrası müvekkili firma tarafından satın alındığını ve değerinin —- TL civarında olduğunu, müvekkilinin borçlu olmadığını, aksine alacaklı konumda olduğunu, ayrıca davacı firmanın bağlı olduğu vergi dairesine yazılacak müzekkere ile de açığa çıkacağı üzere müvekkili firma tarafından kesilen ve her iki firmanın kayıtlarına da işlenen müvekkili firma tarafından kesilen iade faturası için davacı firma tarafından BA-BS formu üzerinden düzeltme talep edildiğini ve bu şekli ile de müvekkili firmanın borçlu gösterilmeye çalışıldığını belirterek, haksız ve kötü niyetli olduğunu ileri sürdüğü davanın reddine ve takibin iptaline, davacı aleyhine takip miktarındaki alacağın %20 ‘sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu -.İcra Müdürlüğü’nün— Esas sayılı takip dosyası celp edilerek incelendiğinde; deavacı/alacaklı tarafından, davalı/borçlu aleyhine, – tarihli, —- TL meblağlı fatura dayanak gösterilerek— TL alacağın tahsili için başlatılan icra takibi olduğu, davalı/borçlunun süresinde yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Takip dosyası, davaya konu fatura örneği, delil olarak dayanılan Ba-Bs formları celp ve ibraz edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi ara kararı kurulmuştur.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde davalı ile olan hesap hareketlerinin incelenemsinde, takibe ve davaya konu faturanın kayıtlı olduğu, incelemenin yapıldığı tarih itibariyle davalıdan — TL alacaklı göründüğü anlaşılmaktadır. Davalı taraf usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen ticari defter ve kayıtlarını sunmaktan kaçınmıştır. Davacı tarafından takibe konu edilen faturanın teslim alan kısmında — şeklinde imza bulunduğu anlaşılmıştır. Davacının Bs formlarının incelenmesinde davalıya – döneminde 2 adet fatura karşılığı — TL satım bildirimi yaptığı tespit edilmiştir. Davalının Ba formu incelemesinde davacıdan — TL lik 2 adet fatura karşılığı alım yaptığı bildiriminde bulunduğu tespit edilmiştir. Vergi kayıtlarına göre dava konusu faturanın davalı tarafından bildirimi yapıldığı ancak bu fatura bedelinin ödendiğine dair dosyaya delil sunulmadığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar davacı taraf takip talebinde — TL alacak isteminde bulunmuş ise de, takip tarhi itibariyle kendi ticari kayıtlarına göre davalıdan— TL alacaklı göründüğü, bu durumda kendi ticari defterlerinin lehine olduğu kadar aleyhine de delil kabul edilmesi gerekeceği kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğü’nün –lı dosyasında takibe itirazının kısmen iptali ile takibin —- TL alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, takipten itibaren asıl alacağa talep gibi değişen oranlarda avans faizi yürütülmesine,
2-Alacak likit olduğundan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 39.395,61 TL karar harcına karşılık peşin alınan 7.667,86 TL harcın mahsubu ile bakiye 31.727,75 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan; 1.500,00 TL bilirkişi gideri ve 260,95 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.760,95 TL’nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 1.599,61 TL’si ile 7.703,76 TL harç gideri toplamı 9.303,37 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine davanın kabul edilen kısmı üzerinden AAÜT uyarınca taktir edilen 37.018,72 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/12/2019