Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/228 E. 2018/493 K. 16.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/228 Esas
KARAR NO : 2018/493
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/10/2012
KARAR TARİHİ : 16/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; sigortalı ………….. Kablo’ya ait 3 adet enjeksiyon makinesi için yangın sigortası yapıldığını, bu makinelerin davalı …… İlaç’a kiralandığını, …….laç fabrikasında 20/03/2012 günü çıkan yangın sonucu söz konusu makinelerin iki tanesinin tamamen yandığını ve birinin de hasarlanığını, eksper tarafından zararın 800.00 USD olarak belirlendiğini, bu tutarın 06/07/2012 tarihinde sigortalıya ödendiğini, kira sözleşmesine göre makineleri Sanitas İlaç’ın sigorta ettirmesi gerektiğini, Sanitas İlaç’ın Aviva Sigorta’ya yaptırdığı poliçeye göre de yanan makinelerin %10 poliçe limiti üzerinden sigortalı olduğunu, …….İlaç’ın 22/03/2012 tarihli yazısında zararın bui poliçe kapsamında ödeneceğini aksi halde kendilerinin ödeyeceğini bildirdiğini, fakat 17/07/2012 ve 27/07/2012 tarihli talep yazılarına rağmen ödeme yapılmadığını bildirmiş, 800.000 USD tazminatın 06/07/2012 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesine göre devlet bankalarının USD mevduatıran uyguladığı 1 yıllık vadeli ve değişken mevduat faizi, yargılama giderleri ve ücreti vekalet ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; kendilerinin bir sorumluluk sigortası değil mal sigortası yaptıklarını ve bu itibarla davacının talep hakkına ve aktif dava ehliyetine sahip olmadığını, davacının poliçesi ile kendi poliçelerinin aynı malı aynı süre ve değerinin tamamı için aynı risklere karşı sigorta ettiği için çifte sigorta bulunduğunu, her iki sigortayı farklı kişilerin akdetmesinin çifte sigorta nitelemesi için engel sayılamayacağını, kendilerinin ikinci sigortacı olduğu için kendi poliçedeki teminatın geçersiz olduğunu, ayrıca malik … Kablo ile poliçe altında tüm zararını aldığı için tazmin edilmeyen bir kısım da bulunmadığını, yanan fabrikada Sanitas İlaç’ın malik değil kiracı olması ve yangının …… İlaç’a ait olan cihaz ve elktrik kaynaklarından çıkmadığı yönündeki teknik görüşler karşısında davacının yangının sebebini ve bilhassa dava konusu makinelerden çıkmadığının ispat etmesi gerektiğini, diğer davalı Sanitas İlaç davacıya sorumlu olsa bile bu kira sözleşmesine dayalı olduğu ve kendilerinin sorumluluğu ancak poliçe uyarınca olduğunu ve sorumluluk sigortası yapmadıkları için kendilerinin otomatik olarak sorumlu tutulamayacaklarını, faiz başlangıç tarihin de yanlış belirlendiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ……………. İlaç ve Sağlık Malz. Paz. San ve Tic. A.Ş ‘ne tebliğ işlemlerinin Tebligat kanunun 35.maddesine göre yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce ……..esas, ….. karar sayılı, 15/02/2017 tarihli karar ile;davanın davalılardan ……. Sigorta A.Ş.yönünden reddine, davalı Sanitas İlaç ve Sağlık Malzemeleri Pazarlama Sanayi Ve Ticaret Anonim Şirketi yönünden kabulü ile 800.000 USD nin 06/07/2012 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre işletilecek faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin mahkememiz kararını temyiz etmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 2017/1441 Esas-2018/194 Karar sayılı ve 07/02/2018 tarihli ilamı ile; ” … sigortalı ile davalılar arasındaki uyuşmazlık, sigorta poliçesinden değil de, aralarındaki kira sözleşmesinden kaynakladığı, davacı sigortacının da, halefiyet ilkesince dava dışı sigortalısı yarine geçerek bu davayı açtığına göre, bu durumda bu davanın HMK 4.maddesi gereğince Sulh Hukuk mahkemesinde görülmesi gerekirken, mahkemece görevsizlik kararı verilmeyerek, davaya bakılmış olması doğru olmadığından, istinaf başvurusunun bu nedenle kabulüyle, bu aşamada esâsa ilişkin başvuru sebepleri incelenmeksizin, HMK 355.1 son cümle ve 353.1.a.3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, mahkemesince HMK 20. maddesine uygun şekilde görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli ve yetkili Sulh Hukuk mahkemesine gönderilmesine …” karar verildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Bölge İsitnaf mahkemesinin kararı kesin olduğundan aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin kesin olarak verdiği kaldırma kararı uyarınca Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve süresinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri ve harç konusunda yetkili mahkemece karar verilmesine,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına,
Dair, davacı vekili ile davalılardan UNICO vekilinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/05/2018