Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1548 E. 2020/402 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1548 Esas
KARAR NO: 2020/402
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 10/02/2017
KARAR TARİHİ: 09/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin ———tarihli dilekçesinden özetle; davalıların müvekkil ————– kredi müşterisi olduğunu, müşterek borçlu/ müteselsil kefaletiyle krediler kullandırıldığını, kulladırılan kredilerin geri dönüşünün gerçekleşmemesi nedeniyle borçluya ait kredi hesaplarının ——- tarihinde kat edilmek zorunda kalındığını ve alacaklarının muaccel hale geldiğini, hesabın kat edildiği ve borcun ödenmesi gerektiği hususlarının ————- yevmiye no’lu ihtarnamesi ile borçlulara gönderildiğini, ancak borcun ödenmediğini, bu nedenle davalı borçlular hakkında———- Esas sayılı ihtiyati haciz kararı ile ——————– sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiğini, borçlular tarafından takibe, borca ve tüm ferilerine itiraz edildiğinden borçluların itirazlarının iptali istemi ile huzurdaki davayı açma zorunluluğunun doğduğunu, davalı borçluların tahsil edildiğinde kredi borçlarından mahsup ———– üzere teslim edilen çekler bakımından itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalıların işlemiş olan faize ve faiz oranına yönelik itirazları ———— ilgili hükümleri gereğince yasal dayanaktan yoksun ve haksız olduğunu, davalı borçluların genel kredi sözleşmelerini imzalamak suretiyle faiz oranını açıkça kabul ve beyan etmiş bulunduklarını, kredinin kefalet karşılığı kullandırılması ve kedillerin sorumluluğunun genel kredi sözleşmelerinde düzenlendiğini, bankanın gayrinakit riskleri depo talebinin yasal olduğunu, genel kredi sözleşmelerinde müvekkil bankanın defter ve kayıtlarının kesin delil olacağını düzenlediklerini, icra takibi sonrasında —— tarihinde toplam ——– haricen tahsilat yapıldığını, bu nedenle iş bu tahsilatın müvekkil banka yönünden takip dosya hesabında dikkate alınacak şekilde karar verilmesini ve Nakit olarak ————- kaynaklı ———— hesap kat tarihinden temerrüt tarihine kadar işlemiş akdi faizi, ——- temerrüt tarihinden takip tarihine kadar yıllık —- temerrüt faizi ve —– temerrüt faizinin ——– İhtarname masrafı olmak üzere toplam —— üzerinden ——-sayılı ———- alacağından kaynaklı ———– asıl alacakları için —– hesap kat tarihinden temerrüt tarihine kadar işlemiş akdi faiz, —– temerrüt tarihinden takip tarihine kadar yıllık —- temerrüt faizi ve ——– olmak üzere toplam ———– üzerinden hesaplama yapılmasını talep ettiklerini, gayri nakit alacakları yönünden artan tutarları talep etme hakları saklı kalmak kaydıyla; işbu dava tarihi itibariyle Takibe konu edilen——– adet çek yaprağına karşılık çek garanti bedeli tutarları toplamı olan ———Gayrinakit alacaklarının depo edilmek üzere avukatlık ücreti ve icra masraflarıyla birlikte davalı borçlular ————— tarafından depo edilmesini istediklerini, borçlu davalıların itirazlarını haksız ve kötüniyetli olup, haklarında alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını istediklerini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile; müvekillerinin yerleşim yerinin — İli , ——olduğunu bu nedenle icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ederek ——– İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu beyanla ayrıca davacı bankaya müvekillerinin üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacaklarını temlik etmek suretiyle kredi borçlarına teminat gösterdiklerini, teminat olarak verilen çeklerin ve temlik edilen alacakların davacı bankadan celp edilmesi halinde müvekkillerinin takip tutarında borçlarının olmadığının anlaşılacağını bu nedenle yetkiye, borca , işlemiş faize itirazları olduğunu, davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
————– sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı bankanın———sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alarak borçlular yönünden ——- nakdi alacak, —– nakdi alacak, ———— alacak için takip başlattığı anlaşılmıştır.
Takip talebinin herbir borçluya ayrı ayrı ——– tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin —— tarihli itiraz dilekçeleri ile; borçluların yerleşim yeri adreslerinin —– olması nedeniyle, ——– İcra Müdürlükleri yetkili olduğundan, ———– İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiklerini ayrıca kredi borçlarının bir kısmının teminat ve çeklerle ödendiği için borca itiraz ettiklerini, ayrıca faizlere itiraz ettiklerini beyan ettikleri, yetkiye ve borca itirazın yasal süresinde yapıldığı anlaşılmıştır.
Takip talebinde; kredilerden dolayı———asıl alacak, akdi faiz, temerrüt faizi, gider vergisi ve ihtar masrafı ile birlikte —— nakit alacağı yönünden, ——– karttan kaynaklanan —– asıl alacağa akdi faiz, temerrüt faizi ve gider vergisi uygulanmak suretiyle —- nakit alacağı yönünden, çek yaprakları için ———– nakit alacaklar yönünden takip talebi düzenlendiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce ———– tarihli karar ile ”Borçluların icra takibine süresinde yaptığı yetki itirazı yerinde görülmekle, yetkili yerde icra takibi dava şartı olmakla davanın usulden reddine,” karar verildiği ve bu kararın ——————— tarihli kararı ile ” HMK 17.maddesi gereği tacirler veya kamu tüzel kişileri aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilirler.Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece bu mahkemelerde açılabilir.
Dava ve takibe konu kredi sözleşmesinin yapıldığı şubenin ——- şubesi olduğu, davalıların yerleşim yerinin —— olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşmenin 13.4.e maddesi yetki sözleşmesine ilişkin olup; ——– Mahkeme ve İcra Daireleri ile bankanın ———— bulunduğu yerinde yetkili olacağı, kanunen yetkili mahkeme ve icra dairelerinin yetkilerinin saklı olduğu” yazılıdır. Böylece yetki sözleşmesi ile kanunen yetkili mahkemelerin yetkisi de saklı tutulmuş,sözleşmede aksi kararlaştırılmıştır.
———şubesi ile imzalanmış ise de ;kredi hesaplarının bankanın ——–Şubesi tarafından kat edildiği ; hesap taşıma işleminin kat ihtarı ve icra takip öncesi yapıldığı davacı vekilinin ibraz etmiş olduğu belgelerden anlaşılmaktadır. Bu nedenle dava konusu kredi borcunun ifa yerinin —— olduğu,akdin ifa yerinin — olduğu gerekçesinin yerinde olmadığı, yetkili icra dairesinde takip yapılmadığından bahisle davanın usulden reddine karar verilmesi HMK 353-(1)-4 de yazılı “diğer dava şartlarına aykırılık “teşkil ettiğinden hükmün kaldırılmasına ;mahkemece icra dairesinin yetkisine itiraz reddedilerek yargılamaya devam etmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine ” gerekçesiyle mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dosyaya yeniden esasa kaydı yapılmak suretiyle, bilirkişi heyetine icra dosyası ile birlikte tevdi edilerek ve davacı banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek rapor alınmıştır. Davacı banka ile davalılardan asıl borçlu ——-arasında —– tarihinde — tutarlı, — tarihinde ——– tutarlı, —- tarihinde —- tutarlı olmak üzere toplam ———tutarlı —- imzalandığı, sözleşmelerin hepsinde davalılar —————kefaletleri bulunduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca bu ——— istinaden davalı şirkete değişik tarihlerde kredili mevduat hesabı, ticari kredi kullandırıldığı ve çek karnesi verildiği anlaşılmaktadır.
Davacı banka tarafından ——- tarihinde keşide edilen hesap kat ihtarnamesine göre, asıl borçlu ve müteselsil kefillere toplam —— borcun ——- içerisinde ödenmesi yönünde ihtarname düzenlendiği, bu ihtarnamenin borçlulara bila tebliğ olduğu, taraflar arasındaki ——— hükümlerine göre, borçluların bildirdikleri adresin değişmesi halinde bankaya bilgi vermeleri, aksi halde bu adreslere gönderilecek tebligatların tebliğ edilmiş sayılacağı düzenlemesi nazara alınarak borçluların temerrüte düştükleri anlaşılmıştır.
Banka hesap uzmanı bilirkişi tarafından hesap kat tarihi itibariyle tespit edilen alacak tutarlarına her bir kredi için uygulanan akdi faiz oranları üzerinden yeniden faiz hesaplama yapılmıştır. Yapılan hesaplamaya göre kat tarihi itibariyle davacının asıl kredi alacak tutarı ——– olarak bulunmuş ise de bankanın takipte ——-talep ettiği ve bu talebiyle bağlı kalınması gerektiğinden bu miktar üzerinden hesaplama yapılmıştır. Davalı borçlu adına tahsis edilen ——– nolu kredili mevduat hesabı, business kredi kartları da nazara alınarak asıl borçlu ve kefiller yönünden ayrı ayrı inceleme yapılmıştır. Ayrıca çek depo talebi yönünden yapılan incelemede, hesap kat tarihi itibariyle henüz banka sorumluluk tutarı ödenmeyen —– adet çekin bulunduğu, dava tarihinden sonra çeklerden bir tanesi için sorumluluk bedeli —— ödendiği için bankanın talep edebileceği depo tutarının ——– adet çeke ilişkin olabileceği anlaşılmıştır.
Davalılardan asıl borçlu firma ile kefillerin kat ihtarı tebliğ tarihleri farklı olduğundan ayrı ayrı faiz hesaplaması yapılmıştır. Ayrıca faizle ilgili hesaplama yapılırken TTK. nun 7.maddesi nazara alınmıştır. Bu maddeye göre; 2 veya daha fazla kişi içlerinden yalnız biri veya hepsi için ticari niteliğe haiz bir iş dolayısıyla, diğer bir kimseye karşı birlikte borç altına girerse, kanunda veya sözleşmede aksi ön görülmemişse müteselsilen sorumlu olurlar. Ancak, kefil ve kefillere, taahhüt veya ödemenin yapılmadığı veya yerine getirilmediği ihbar edilmeden temerrüt faizi yürütülemeyeceği düzenlemesi nazara alınarak kefiller yönünden talep edilen temerrüt faizi tutarı reddedilmiştir. Bu açıklamalar ışığında yapılan hesaplama sonucunda asıl borçlu yönünden davanın tam kabulüne, kefiller yönünden ise kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Dosyanın davalılardan asıl borçlu —— Yönünden tam kabulü ile ———— sayılı dosyasında takibe itirazının iptali ile takibin devamına,
2-Davanın borçlu kefiller yönünden kısmen kabulü ile asıl borçlu ile tahsilde tekerrür olmamak üzere ——— sayılı dosyasında takibe itirazlarının kısmen iptali ile kredi sözleşmelerinden dolayı ——Asıl alacak, —- Akdi faiz, —–Masraf toplamı — Alacak üzerinden ve kredi kartından dolayı —- Asıl alacak, —- Akdi faiz, —– toplamı ——— üzerinden devamına,
3-Takipten itibaren asıl alacağa kredi sözleşmesi yönünden yıllık —- oranında, ————– oranında temerrüt faiz yürütülmesine,
4-Toplam – çek bedeli ——- borçlular tarafından depo edilmesine,
5-Alacak likit olduğundan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan —— alınarak davacıya verilmesine,
6-Alınması gereken 148.416,35 TL karar harcına karşılık peşin alınan 26.171,70 TL harcın ve icra dosyasında alınan 10.932,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 111.312,26 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle hazineye irad kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan; 2.000,00 TL bilirkişi gideri, 337,90 TL posta gideri ve 26.207,70 TL harç gideri olmak üzere toplam 28.545,60 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 102.933.39 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2020