Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/147 E. 2021/636 K. 07.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/147 Esas
KARAR NO : 2021/636 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2017
KARAR TARİHİ : 07/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı aleyhinde—başlatıldığını, davacının davalı banka nezdinde bulunan vadesiz mevduatına ilişkin davacıya banka kartı verildiğini, davacı şirket yetkilisinin belirtilen kart ile sahip oldukları hesaptan para çekme işlemleri gerçekleştirdiğini, davacı şirketin— yuttuğunu, durumu davalı bankaya bildirdiğini, yaptığı kontrollerde hesabından 17/02/2011 tarihinden sonra davacının— bulunulduğunu, banka tarafından kartın kopyalandığına dair bilgi verildiğini, bankanın davacıya— ilgili bilgi vermediğini ve – başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, %20 icra inkar tazminatına ve yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davanın haksız ve kotüniyetli olarak ikame edildiği, davacı tarafın hiçbir bilgi ve belgeye dayanmadan —- ile davalı banka aleyhine icra takibine girişmiş olduğu ve sonrasında huzurdaki davayı ikame ettiği, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafın taleplerinin kabulü varsayımında davacı tarafın alacak kalemini neye göre belirlediğini ve bu tutara nasıl ulaştığını izah etmesi gerektiği, yine kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafın iddialarının doğru kabul edilmesi halinde dahi haksız taleplerinin 818 sayılı Borçlar Kanunu ve 6098 Sayılı Türk Borçlar kanunu gereğince zamanaşımına uğradığı, davacı yanca bahsedilen — davacının davayı 2018 yılında ikame etmesinin davacının iyiniyetli olmadığının göstergesi olduğu, hayatın olağan —-basiretli bir tacirin —– (kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte) talep etmemesinin mümkün olmadığı, davacı şirket ve davalı —– — sözleşmesi kapsamında davacı ——- kartı verildiği, davacı şirketin —-hesabından para çekildiği varsayımında dahi davalı bankanın sorumluluğunun bulunmadığı, davalı bankanın her türlü—- korunması hususunda gereken dikkat ve özeni göstermediği, Ticari Müşteri Sözleşmesi’nin birinci maddesinin C ve 0 bentlerine göre davacı — şahs/şah ıslar tarafından kullanılması halinde davalı bankaya —-bir kusur bulunmadığı, davacı şirketin ——– bulunduğu, davacı şirket yetkilisinin ifadesinde —- yuttuğunu belirttiği, davacının davalı ——– ödenmesini talep ettiği, ihtarnamenin — davalı bankaya tebliğ ettiği, bunun üzerine yapılan inceleme neticesinde davacı —— tespit edildiği, — tarihinde davalı bankanın davacı —— aralığında —- gönderdiği ve davacı şirketten itiraz ettiği işlemleri tespit etmesini istediği, ancak bu talebe yaklaşık iki ay sonra 04/10/2011 tarihinde davacı yanca cevap verildiği, bu kez davacı yanın güncel harcama itiraz tutarını 93.468,00TL olarak davalı bankaya bildirdiği, davalı banka tarafından yapılan incelemede, davacının itiraz ettiği işlemlerden—- sonrasında hesap hareketlerini — tespitine varıldığı, ayrıca kartın kopyalandığı 24/07/2011 ile kapatıldığı tarih arasındaki toplam işlem tutarının 38.770,00TL alarak tespit edildiği, hal böyle iken davacı yanın birbiri ile ve somut durumla tutarsız taleplerinin bulunduğu, davacı tarafın dava dilekçesinde 17/02/2011 tarihinden itibaren bilgisi dışında çekilen tutarın 111.613,00TL olduğunu beyan ettiği, kartın kopyalanma tarihinin önceden de —-davacının ise — tarihinden —- çekildiğini beyan ettiği, bu husus dahi davacı yanın iddialarının gerçek dışı olduğunu ortaya koyduğu, davacı yanın —- tarihinden kartının kopyalandığı 24/07/2011 tarihine kadar geçen —— bilgisi dışında hesabından çekildiği iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davacı tarafın para çekim işlemleri ile ilgili kendisine bildirim yapılmadığını beyan ettiği, söz konusu işlemler —- girilerek gerçekleştirildiğinden davalı bankanın ayrıca bildirimde bulunma yükümlülüğünün bulunmadığı, davacı tarafın Internet bankacılığını aktif olarak kullandığı, bu nedenle hesabından bilgisi dışında önce — iddiasında bulunmasının tutarsız ve gerçek dışı olduğu, davacı yanın basiretli tacir olma yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi beyanlarının da gerçeği yansıtmadığı, davacının dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı şekilde hareket ettiği, salt bu sebeple oluşan zararı nedeni ile de (kesin kabul anlamına gelmemek kaydı ile, zararın var olduğu varsayımında) kusuru davalı bankaya atmaya çalıştığı, tüm bu sebeplerle davacı yanın salt haksız kazanç elde etmek adına, dava konusu——— ikame etmiş olduğu haksız ve mesnetsiz davanın öncelikle zamanaşımına uğramış olması nedeni ile reddi gerektiği, takip yapmakta haksız ve kötü niyetli olan davacının takip konusu alacağın %20’den aşağı olmamak kaydı İle kötü niyet tazminatı ile mahkumiyetine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği ifade edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Davacı—– tarihinden sonra çekim yapılması nedeniyle davacı tarafından bankaya ödenen 111.613 TL ile faizinin tahsili amacıyla alacaklı sıfatı ile yapılan icra takibine itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
–. Sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilmiş olmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydının yapıldığı görüldü.
—- yazılan müzekkerelere ikmalen cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dosyamız arasına — yapılan incelemesinde takibin——- takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya —-tarihinde tebliğ edildiği,————- tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan 22/06/2017 tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve —- sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişi heyetine tevdii edilmiş olup , bilirkişi heyeti mahkememize hitaben sunmuş olduğu —-işleminin bankanın kabulünde olduğu, kopyalama işleminde —– için banka kayıtlarında — Para çekme ve — para çıkışı yapıldığı,–nedeniyle banka kayıtları ve davacı beyanlarında yapılan incelemelerimizde ayrı işlemler olarak tespit edilemediği, davacı şirket tarafından kullanılan— tarihleri arasında — yapıldığı, internet şubesinden — hesapların kontrol edildiği, söz konusu —- davacı şirket defterlerinin — hesabına— davacı şirket muhasebe defter kayıtları ve belirtilen işlem işleyişleri nedeniyle davacının alacaklı olduğu tutar belirlenememiş olup, alacak tutarı, işlemiş faiz (faiz oranı), masraf ve vergiye ilişkin taleplerin ispata muhtaç kaldığı yönünde mütalaa etmişlerdir.
Heyete bilişim —- bilirkişiye banka kayıtları ve bilgisayar kayıtları ve davacının tüm bilgisayar kayıtları üzerinde HMK 278/4 maddesi uyarınca inceleme yapma yetkisi verilerek, dosyaya—- incelemede dikkate alınarak bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup—- tebellüğü edilen — bilgisayar kayıtları ve davacının tüm bilgisayar kayıtları———— incelemelerde sadece—- işlem yapması mümkün olmayacağından—– arasında ki işlemlerin kart kopyalanması sonucunda oluştuğu ve davalı bankanın kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Davalı —- işlemlerden kusurlu olup diğer işlemlerde bir kusuru bulunmadığı, kart kopyalama işlemi sadece kart ile ilişkili olup —– engellenmesi veya farklı bir işlemin tetiklenmesi söz konusu olmadığı, kart kopyalama işleminin bankanın kabulünde olduğu, kopyalama işleminde —– ——- para çıkışı yapıldığı, işlemlerin, şifre girilerek yapılan işlem olması nedeniyle banka kayıtları ve davacı beyanlarında yapılan incelemelerimizde ayrı işlemler olarak tespit edilemediği, davacı şirket tarafından kullanılan— giriş işlemi yapıldığı, —— şubesinden hesapların kontrol edildiği, söz konusu tüm para çekme işlemlerinin şirket defterlerinin yevmiye fişlerinde, kasa hesabı veya ortaklar (şirket ortakları şahıslar) hesabına para girişi, banka hesabından para çıkışı olarak işlendiği, davacı şirket muhasebe defter kayıtları ve belirtilen işlem işleyişleri nedeniyle davacının alacaklı olduğu tutar belirlenememiş olup, alacak tutarı, işlemiş faiz (faiz oranı), masraf ve vergiye ilişkin taleplerin ispata muhtaç kaldığı yönünde mütalaa etmişlerdir.
Heyetimizde yer alan bilişim uzmanı bilirkişi tarafından ———- irdelenmek suretiyle ek rapor hazırlanmasının istenilmesine, karar verilmiş olup, bilişim uzmanı mahkememize hitaben hazırlamış— incelenmiş olup, kamera görüntüleri üzerinden fiziki olarak kamera açısı ve —— hepsini bir araya getirerek mahkemeye sunmak üzere rapor hazırlandığı,——– dair tespit tarihi ve tespitine yönelik——– tarihinde — kopyalandığı yönünde——- kopyalandığı doğrulandığı, davalı banka işlem kayıtları üzerinden yapılan incelememizde davalı banka tarafından ——–arasında ki işlemlerin —-sonucunda oluştuğu ve davalı bankanın kusurlu olduğu tespit edildiği, davalı———-kusurlu olup diğer işlemlerde bir kusuru bulunduğu, —– alınarak kullanıcı hareketleri ve ———– —– işlemler takdiri mahkemeye ait olduğu, işlemlerin hepsi sadece para çekme olup, alışverişlerde kopya/çalıntı —— para çıkışı yapıldığı, — işlemler —- işlemler —-yönünde mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporunda belirlenen ve kopyalanmış —-iddia edilen tutarla ilgili davacıdan banka tarafından anapara — sebebiyle tahsil edilen tutarın toplam tutarının net bir şekilde belirlenmesine yönelik dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdi ile ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti mahkememize hitaben hazırlamış olduğu 18/12/2020 tarihli raporda özetle: — çekilen tutar ve bu tutarlara banka tarafından işletilen ve Davacıdan– hesaplandığı, davacı tarafından talep edilen işlemiş faiz masraf ve vergiye ilişkin yasal dayanağının somut olarak ortaya konması gerektiği; bir başka anlatımla hesap yapılırken dayanılan hukuki sebep,—– gerektiği, diğer hususlarda kök raporda varılan sonuçlarla bağlı —– yevmiye numaralı ihtarnamenin ve tebliğ şerhinin onaylı örneği celp edilmiş olup, dosyanın önceki bilirkişiye tevdi ile ek rapor da belirtilen bedele ihtarnamenin tebliğ tarihini takip eden 3 gün sonunda itibaren takip tarihine kadar temerrüt faizi işlemek sureti ile hesaplama yapılmasının istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu 28/06/2021 tarihli raporda özetle: 14/06/2017 takip tarihi itibariyle davacı alacağı, 40.090,47 TL anapara, 29.333,70 TL işleyen faiz olmak üzere toplam 69.424,17 TL olarak hesaplandığı kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde;davacının davalı —- davacı şirketin —- tarihinde para çekerken kartın —- yutulduğu durumu davalı bankaya bildirmeleri üzerine yapılan kontrollerde hesabından — dışında para çekildiği, davacı tarafça—banka tarafından kartın kopyalandığına dair bilgi verildiği,bunun üzerine çekilen bedellere ilişkin davacı tarafça davalı aleyhine icra takibine girişildiği,davalının itirazı üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açıldığı — üzerinden yapılan inceleme sonucunda —— ait yapılan incelemelerde sadece—arasında ki işlemlerin — oluştuğu ve davalı bankanın kusurlu olduğnun— hesaptan toplam 60.334,42 TL para çıkışıyla ilgi işlemlerde şifre kullanılarak yapılması sebebiyle davalı bankaya kusur izafe edilemeyeceği— çekildiği,dolayısıyla yapılan hesaplamada bunun dikkate alındığı,bedelinin —davacı alacağınını olduğu, davacı tarafça takipten önce davalı bankaya ihtarname keşide edildiği,—–tarihinde temerrüde düştüğü,işbu tarihe kadar illeyen faizin 29.333,70 TL olduğu takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 69.424,17 TL alacağı olduğundan davanın bu bedel yönünden kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile Davalı borçlunun —- Esas sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE ,takibin 40.090,47 TL asıl alacak ve 29.333,70 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 69.424,17 TL üzerinden devamına ,asıl alacak üzerinden takip tarihi itibariyle avans faiz işletilmesine ;
Alacak likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE ;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 4.742,36 TL nin davacı tarafından peşin yatırılan 3.422,55 TL den mahsubu ile 1.319,81 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.400,00 TL bilirkişi gideri, 180,10 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 2.580,10 TL nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 893,76 TL si ile 3.463,65 TL harç gideri toplamı olan 4.357,41 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan—- vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Red edilen kısım yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte bulunan — davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.