Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1459 E. 2020/29 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ MAHKEMESİ
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 03/12/2018
KARAR TARİHİ: 21/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalılardan ———— poliçe numarası ile sigortalı davalı ———–maliki ve sürücüsünün davalı ———– plaka sayılı aracın davacıya çarpması sonucunda yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini kazada davacının kusurunun bulunmadığını kaza nedeniyle davacının malul kaldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla —–TL maddi tazminatın tüm davalılardan tahsilini,——-TL manevi tazminatın ise davalılar —————tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle, ——— adına kayıtlı ——- plakalı araç müvekkili şirket nezdinde ———–tarihleri arasında geçerli olmak üzere ————- teminat altına alındığını, müvekkili şirket, sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlüdür. öncelikle davacı tarafından ———- plakalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini, davacı yanın dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığının tespiti gerektiğini bu nedenlere davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasına ilişkindir. Uyuşmazlık ——— tarihinde davacının yaya olarak karşıdan karşıya geçtiği sırada;——- plaka sayılı davalı —- maliki, davalı ——— sevk ve idaresindeki, davalı ————-olduğu aracın çarpması neticesinde davacının yaralanması nedeniyle tüm davalılardan talep ettiği —- TL Maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili amacıyla açılan belirsiz alacak davası ile; davalı———– davalı —— talep ettiği ——— TL manevi tazminatın tahsili istemi ile açılan davadır.
Ceza dosyası ile hasar dosyası celbedilmiştir.
Maluliyet yönünden; ——- tarih ve —– sayılı maluliyet raporunda özetle, davacının ———- tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle,———- sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre, özürlülük oranının ——— olduğu, Tablo 2.3’e göre davacının tüm vücut engellilik oranının %5 (yüzdebeş) olduğu, davacının iyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceğini mütalaa etmiştir.
Maluliyet raporuna tüm sağlık evrakları değerlendirilerek hazırlandığı anlaşılmakla itibar edilmiştir.
Kusur yönünden; Mahkememizce ————— bilirkişi ile keşif yapılmış; keşfen yapılan inceleme akabinde dosya kusur/otomotiv makine mühendisi bilirkişiyiye tevdi edilmiş olup bilirkişi raporu alınmış , raporda özetle,Tarafların ifadeleri ve yapılan keşifte olay yerinin incelenmesi sonucu, davacı yayanın kavşak alanında ancak yaya geçidi ışıklarının bulunduğu alandan geçiş yapmayıp daha ileriden geçiş yapmakta olduğu, davalı sürücünün ise kavşağa yaklaşırken kırmızı ışıkta durmakta olan araçlara rağmen hızını azaltmamış, böylece yeşil ışığın yanması ile sol şeritte hızla yoluna devam ederek henüz geçişini tamamlamamış yayaya kavşak alant içinde çarpmış olduğu anlaşıldığını, ————maddesi uyarınca davalı sürücü ————–yönetimindeki araç ile meskun mahalde seyrederken ve ——–bulundupu, ışıklarında kırmızı olatak yandığı kavşağa yaklaşması sırasında belirtilen kurallara uymayıp hızını azaltmadığından, böylece kendisine henüz yeşil yanması sırasında hızla kavşağa girdiğinden henüz geçişini tamamlamamış olan yayaya çarptığından olayda asli kusurlu olduğunu,———– yayaların geçişi ile ilgili 68.maddesi uyarınca davacı yaya ——- olay sırasında kavşakta yayaların geçiş yolundan karşıya geçmeyip kavşak alanında daha ileride geçiş yaparak kendisine çarpan aracın sürücüsünün kendisini fark etmemesinde etkili olduğundan olayda tali kusurlu olduğunu, davalı sürücü ——— olayda % 80 (yüzde seksen) oranında , davacının olayda % 20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduklarını mütalaa etmiştir.
Kusur raporu; taraf beyanları, olay yerinde keşfen yapılan inceleme neticesinde olaya uygun biçimde tespit edilmiş olup; kusur raporuna mahkemece itibar edilmiştir.
Maddi tazminat davası yönünden; yargılama aşamasında davacı vekilinin dosyaya sunduğu ——– tarihli feragat dilekçesinde maddi tazminata ilişkin tüm taleplerinden feragat ettiklerini, davalılar açısından manevi tazminat yönünden davaya devam ettiğini beyan etmiştir. Davalı sigorta vekilinin ——- tarihli dilekçelerinde davacı ile davalı sigorta şirketinin maddi tazminat davası yönünden sulh olduklarını tarafların karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı anlaşılmıştır. Maddi tazminat talebi hakkında sunulan feragat dilekçesi doğrultusunda feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Davalı ———-vekalet ücreti talepleri olmadığını beyan ettiğinden bu davalı yönünden vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Davalı ———– hakkında maddi tazminat davasının feragat nedeniyle reddine dair kararın vekalet ücreti yönünden değerlendirmesi; benzer nitelikte istinaf kararının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay tarafından bu hususun değerlendirildiği emsal Yargıtay ———- Hukuk Dairesi —– E. ———- K. Sayılı ilamında; ”Davacılara dava tarihinden sonra yargılama devam ederken davalı sigorta şirketi tarafından ödeme yapılması nedeniyle davacı vekili maddi tazminat talebinden feragat etmiş ve müşterek ve müteselsil sorumluluk gereği feragat diğer davalılar açısından da sonuç doğurmuştur. Burada hakkın özünden feragat söz konusu olmayıp; davacı alacağına yargılama sırasında kavuştuğu için feragat etmiş, esasen dava konusuz kalmıştır. Davalılar kendilerine karşı dava açılmasına yine kendileri sebebiyet vermişlerdir. Bu nedenle, feragat sebebiyle reddedilen maddi tazminat yönünden davalılar lehine davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmişse de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklindedir. Mahkememizde görülmekte olan davada da davacı yanca ——– tarihli davalı ———– yapılmış ibraname sunulmuş olup; davacı taraf maddi tazminata dair alacağına yargılama sırasında kavuştuğu için feragat etmekle; davanın esasen konusuz kaldığı, davalı gerçek kişinin kusur raporuna göre %80 oranında kusurlu olduğu trafik kazasında dava açılmasına sebebiyet verdiği sabit olmakla; kendisi vekil ile temsil eden davalı ——– lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Vekalet ücreti dışında işbu dosyada yapılan yargılama gideri açısından ise; davacı ve davalı sigorta şirketinin sunduğu ibraname incelendiğinde davacı yanca yargılama giderinin davalı sigortadan tahsil edildiği anlaşıldığından; feragat ettiği —- TL yönünden HMK 312 madde uyarınca aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama gideri hesaplaması yapılacaktır.
Manevi tazminat açısından; Yargıtay —- Hukuk Dairesi—— E.—— K. Sayılı ilamı; ” Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.——— sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ————–Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. ” şeklindedir.
Yukarıda değinilen emsal Yargıtay içtihadı, ———- sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile ————- Kararı göz önünde bulundurularak; davalıların sosyal ve ekonomik durum tespitleri gerek celbedilen müzekkereler ile yapılıp, mahkememizce zenginleşme aracı olmayacak biçimde; olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanarak ve mahkemece celbedilen tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, dosya kapsamındaki mahkemece itibar edilen davacının %20 oranında kusurlu olduğu yönündeki bilirkişi raporu da dikkate alınmak suretiyle; TBK 56/1 maddesi uyarınca ———–raporuna göre koluna platin takılarak %5 oranında malul olan davacı açısından—— TL manevi tazminatın; TBK 117. Maddesi uyarınca haksız fiilde davalıların temerrüde düşürülmesine yer olmayıp temerrüt, haksız eylem tarihinden başlayacağından; kaza tarihi olan ——–‘den itibaren işleyecek, talep gibi yasal faizi ile birlikte, işleten ve sürücü konumunda olan davalılar ——————müştereken ve müteselsilen tahsil ile davacılara verilmesine karar verilmekle; aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Maddi tazminat davası yönünden davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
Davacı açısından; 4.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 01/12/2018 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile Davalı ———— müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin kısmın reddine,
3- Alınması gerekli 273,24 TL harcın davacı tarafça yatırılan 409,86 TL peşin harçtan mahsubu ile 136,62 TL harcın davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan 273,24 TL harç gideri, 700 TL bilirkişi ücreti, 340 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.313,24 TL yargılama giderinin, kabul red oranına göre; 43,00 TL’nin davalılar ———– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Maddi tazminat davası yönünden davacı ile davalı ———– karşılıklı olarak sulh olduğundan yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığından vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
6-Maddi tazminat davası yönünden; davalılar ———–davanın açılmasına sebebiyet vermekle; bu davalılar yönünden vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
7-Manevi tazminat davası kabul edilen kısım yönünden ; karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılar ———- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine
8-Manevi tazminat davası reddedilen kısım yönünden ; karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T 10/2 maddesi uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı——— verilmesine
Dair, davacı vekilinin ve davalı ——– vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——– Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/01/2020