Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1435 E. 2021/463 K. 04.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1435 Esas
KARAR NO : 2021/463 Karar
DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 28/11/2018
KARAR TARİHİ : 04/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket ile davalı arasındaki ticari ilişkiye istinaden müvekkili tarafından, ——– faturaların düzenlendiğini, faturaların davalıya tebliğ edildiğini, faturalarda yer alan ürünlerin davalıya zamanında ve eksiksiz olarak teslim edildiğini,——— edildiğine dair sevk irsaliyelerinin dosyada mevcut olduğunu, davalının faturalara da sürelerinde bir itirazının bulunmadığını, dava dilekçesi ekinde sunulan davalı ile olan hesap özetleri incelendiğinde davalının tüm ödemelerinin ——– cinsinden olduğunun görüldüğünü, Müvekkili şirketin davalı ile —- tarihi itibariyle davalı borcunun—– mutabakat sağladıklarını, aralarındaki anlaşmaya istinaden davalının birtakım ödemeler yaptığını, ancak faturalardan kalan ——- müvekkiline ödemediğini, alacağın tahsil edilememesi üzerine davalı şirket aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, Davalının takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı yönündeki itirazının yersiz olduğunu, davalının açık ve likit olan borcunu ödemekten imtina etmekte ve ödeme emrine haksız bir şekilde itiraz ederek müvekkili şirketin zarara uğramasına neden olduğunu, bu nedenle davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, sonuç olarak davalı tarafından yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Öncelikle icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz ettiklerini, müvekkili şirket adresinin —- bulunduğunu, yetkili mahkemenin ———-Hukuk Mahkemesi olduğunu, bu nedenle davanın yetkisizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, Zamanaşımı iddiasında bulunduklarını, talepte bulunulan alacağın zaman aşımına uğradığını, davacı tarafından açılmış olan davanın esas bakımından da usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğunu iddia eden davacı şirket ile ——yılından beri ticari alışverişte bulunduğunu, ticari defterler incelendiğinde görüleceği üzere müvekkilinin talep edilen miktarda borcu bulunmadığını, alacaklının talebinin müvekkilinin ticari defter ve kayıtları ile uygunluk arz etmediğini, Alacağın likit olmadığını, bu nedenle davacının %20 oranındaki icra inkar tazminatı talebinin hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafça davaya konu faturalar içeriği malın müvekkili şirkete teslim edilmediğini, bu hususun taraflar arasında yapılan mail yazışmaları ile ispatlanacağını, Alacaklı tarafından talep edilen işlemiş faiz miktarını ve faiz oranını kabul etmediklerini, fahiş oranda işlemiş faiz talep edildiğini, izah edilen nedenlerle yetkisizlik nedeni ile davanın usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise diğer sebeplerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari —– fatura alacağı için başlatılan takibe itirazın iptali davası olup, taraflar arasında ticari ilişki olduğu konusunda uyuşmazlık olmayıp, Uyuşmazlık; takip tarihi itibariyle davalının davacıya borcu olup olmadığı, varsa miktarı, faiz oranının fahiş olup olmadığı, İcra Dairesi ve Mahkememizin yetkili olup olmadığı, zamanaşımı def’inin yerinde olup olmadığı, fatura konusu malların davalıya teslim edilip edilmediği noktalarına ilişkindir.
Dosyamız arasına alınan —- sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin — tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği, davalının süresinde —— tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
————-sayılı dosyasına yazılan müzekkereye ikmalen cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Davacı ile davalının——– yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtları ile dosya üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığı ile uyuşmazlık noktalarında denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor hazırlanması istenilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben hazırlamış olduğu raporunda özetle: Dava ve icra takip dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile her iki tarafın usulüne uygun tutulduğu anlaşılan ———-Defterleri ve dayanakları üzerinde yapılan inceleme sonucu, açıklanan nedenlerle mahkemenin kabulü halinde, Taraflar arasında uzun süreli ticari ilişki bulunduğu, davacının takip ve dava konusu faturalarının her iki tarafın ticari defterlerinde aynen kayıtlı olduğu, Davacının tüm faturalarının ve davalının tüm ödemelerinin taraf defterlerinde aynen yer aldığının söylenebileceği, zira bakiye borcun birebir aynen yer aldığı, Davalının——– borçlu olduğu tespit edildiği, davacı tarafında aynı tutarda davahdan alacaklı olduğunun tespit edildiği, Davacının——- alan fatura adedi ve tutarının tamamen uyumlu olduğu, bu nedenle dava konusu faturalar içeriği malların davabya teslim edildiğinin söylenebileceği, ———–karar uyarınca davacının işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, zira takipten önce temerrüt oluşmadığı, yabancı para borcunun faizinin belirlenmesi ile ilgili ———— Gerektiği, gelecek cevaba göre asıl alacağa ————-yürütülebileceği, sonuç ve kanaatine varıldığı yönünde mütalaa etmiştir.
Dosyanın önceki bilirkişiye tevdi edilerek davaya kayıt kabul davası olarak devam edildiği hususu dikkate alınmak suretiyle davacının davalı şirketin———- itibariyle alacak miktarının hesaplanmasının istenilmesine karar verilmiş olup, bilirkişi hazırlamış olduğu ek raporunda özetle: Mahkemenin kabulü halinde davacı yanın takip ve dava konusu— faturadan dolayı davalı müflis şirketten talebi gibi —— alacağı bulunduğu, davacı tarafın takipten öncesi için talep ettiği işlemiş faizin yerinde olmadığı, zira takipten önce temerrüt oluşmadığı gibi taraflar arasında vadeye ilişkin bir sözleşmenin bulunmadığı, davalı şirket hakkında ——– tarihinde iflas kararı verildiğinden davanın bu tarihten kayıt kabul davasına dönüştüğü, davacının asıl alacağına icra takip tarihinden iflas tarihine kadar——-faiz hesaplandığı, asıl alacak ve faizlerin iflas tarihi itibariyle—– çevrilmesi ve bu suretle —– kayıt olması gerektiğinden, davacının —kayıt olması gerektiğinden, davacının — kayıt ve kabulünü talep edebileceği alacağın ———- olarak hesaplandığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Davacının takibe dava konusu olan üç adet faturadan dolayı—— davalı müflisten alacaklı olduğu, davacının ———- konusu faturaları ——— bildirdikleri içerikleri bir biriyle uyumlu olduğu, dolayısıyla dava konusu fatura içeriği malların davalıya teslim edildiğinin kabulünün gerektiği, ancak davalı şirket hakkında iflas kararı verildiğinden davanın bu tarihten itibaren kayıt kabul davasına dönüştüğü, davalının takipten önce temerrüde düşürülmemiş olması sebebiyle davacının takip öncesi faiz talep edemeyeceği, denetime elverişli — tarihli bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren iflas tarihine kadar —– işlemiş faiz talep edebileceği, asıl alacak ve faizlerin iflas tarihi itibari ile —– çevrilmesi gerektiğinden,—- asıl alacak ve — faiz olmak üzere —–üzerinden davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının davasının KABULÜ ile,
Davacının, davalı Müflisten,—— işlemiş faiz olmak üzere toplam ———– dosyasından işlem gören iflas masasına KAYIT VE KABULÜNE; asıl alacağa iflas tarihinden sonra işleyecek faizin——— dikkate alınmasına;
2-Alınması gerekli 59,30 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 4.088,56 TL peşin harcından mahsubu ile 4.029,26 TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 41,10 TL ilk masraf, 59,30 TL peşin harç, 191,90 TL posta-tebligat masrafı, 1.500,00 bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.792,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde—- Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/06/2021