Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1401 E. 2021/127 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1401 Esas
KARAR NO : 2021/127 Karar
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2018
KARAR TARİHİ : 11/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı şirketin, davalı taraftan —- faturalandınlmış alacağı bulunduğu. Bahse konu alacağın tahsili amacıyla davacı tarafından defalarca davalı şirket yetkilileriyle görüşülmüş ancak çeşitli bahanelerle alacağın ödenmeyeceği davacıya bildirildiği. —- tarihinde Türk Ticaret Kanunu madde 18’de belirlenen usul ve şekle uygun olarak iadeli taahhütlü posta yolu ile davalı şirkete davacı tarafça alacağının tahsili amacıyla ihtarname gönderildiği ancak davalı şirket tarafından davacı şirkete herhangi bir ödeme yapmadığı. Davacı alacağının tahsil edilememesi nedeniyle iş bu alacak davasını açma zaruretinin doğduğunu beyan elmiştîr.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı şirket tarafından yapılmakta olan —- kullanılmak Üzere tedarik edilen ——- tarihinde elektronik İhale yapılmak suretiyle anlaşma sağlandığı. Taahhüdün yerine getirilmesi için —tarihinde sipariş verildiği. Davacı şirket tarafından —– tutarındaki iki adet fatura —- taahhüt ettiği ürün ve işlerin teslim aşamasına geçilmeden düzenlendiği. Faturaların karşılığı olan ürün ve işler İse davacı tarafından ya tam olarak teslim edilmemiş ve eksik teslimat yapılmış ya da teslim edilen ürün ve işlerin hasarlı ve ayıplı olduğu tespit edildiği. Bu hasar ve ayıplar davacıya süresinde bildirildiği ve davacı durumu kabul ettiği. Davacı ile yapılan anlaşmada davalı şirkete ——— işlerinin yapımı ve eksiksiz olarak teslimatı taahhüt edilmişken; davacı üzerine aldığı İşin önemli bir kısmını hiç yerine getirmediği olup teslim edilen ürün ve işlerin de hasarlı olduğu teslim aşamasında davalı şirket ve bağımsi2 üçüncü şahıs firmalarca yapılan kontrollerle tespit edildiği. Konu ile ilgili olarak davacı şirket yetkilisi —— kez yazışmalar ve görüşmeler yapıldığı ve mağduriyetin giderilmesi talep edildiği. Davalı şirkete davacı tarafından mağduriyetinin giderileceği taahhüt edilmesine rağmen bu yönde hiçbir adım atılmadığı, eksik ürünler tamamlanmadığı, hatalı ve ayıplı ürilnler ve işler ise gideriImediği. Davacı şirket yetkilisinin verdiği sözlere istinaden, davalı şirkete teslim edilmeyen eksik işlerin, malzemelerin ve gerçekleştirilmeyen işçilik bedellerinin dahi ücretleri davacı şirkete ödendiği. Davacıya fazla ödeme yapıldığı. Davacı şirketin eksik ve hatalı ürün ve işleri üçüncü şahıslara yaptırılmak zorunda kalındığı ve bu işler için üçüncü şahıslara —— ödendiği. Davacı şirket işbu dava İle, anlaşmada olmasına rağmen teslimatını hiç yapmadığı ürün ve hizmetlerin veya hatalı ve ayıplı olarak teslim ettiği İşlerin parasını istediği. —— tarihînde yani henüz fatura konusu ürün ve işlerin teslim aşamasına geçilmeden önce düzenlendiği. Sözkonusu fatura ileride yapılacak işler ve teslim edilecek malzemeler için düzenlendiğinden ve işin teslim aşamasında bu işlerin ve malzemeler teslim edilmemiş ve yerine getirilmemiş olduğudan fatura alacağına hak kazanamadığım beyan etmişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile Cari hesaptan doğan —- alacağının tahsili amacıyla açılan alacak davası olduğu görüldü.
Tarafların —- celbi amacıyla—– yazılan müzekkerelere ikmalen cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Davacı şirketin —— Mahkemesine talimat yazılarak davacının ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, talimat mahkemesince hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin —- yıllarına ait ticari defterlerinin açılış tasdikleri yasal süresi içinde yapıldığı Yevmiye defterlerinin kapanış tasdikleri yasal süresi içinde yapılmadığından, defterlerin delil kudretine haiz olmayıp takdirin mahkemede olduğu, davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari bir ilişkinin olduğu, dava konusu faturaların, alacağın davacı şirketin yasal defterinde kayıtlı olduğu, davacı şirket defler kayıtları ve dava konusu fatura vc ödemelere göre, davacı şirketin davalı şirketten — dava tarihi itibariyle — olduğu görüş ve kanaatine varıldığı görüldü.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca davalı tarafın, tüm yasal ticari defterleri üzerinde mahkememizce resen seçilen mali müşavir bilirkişi eşliğinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, davalı tarafın davalıca aynı işi 3. Firmaya yaptırdığı, iddiasının değerlendirilmesine, bu aşamada Mali Müşavir bilirkişice bu faturaların ve bedellerin teknik bilirkişiye yapılan işlerin aynı olup olmadığının değerlendirilerek rapor hazırlanması istenilmiş olup, mali müşavir bilirkişi mahkememize hitaben hazırlamış olduğu raporunda özetle; Davalı tarafın incelenen —-yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, Dava konusu alacağın dayanağı olan belgelerin davacı —– ——-tarihli, ————- — istisna olduğu için faturaların —olarak düzenlenmiş olduğu, Dava konusu alacağın dayanağı olan —adet faturada yazılı olan işlerin davalı tarafa teslimine ilişkin dava dosyasında bir belge bulunmadığı, Davalı tarafın —— yıllarına ait ticari defterlerinin incelenmesinde; davalının davacıya ticari defter kayıtlarına göre dava tarihi itibarıyla —– borçlu olduğu, taraflar arasındaki dava konusu alacağın dayanağı olan faturalardan kaynaklanan ilişkinin yabancı para ile gerçekleştirildiğinin faturalar, davacı ve davalı tarafın ticari defterlerinin içeriğinden anlaşılmakta olduğu, davalı tarafın —– yıllarına ait ticari defterlerinin, davacı tarafından yabancı para olarak düzenlenen faturaların incelenmesinde; davalının davacıya dava tarihi itibariyle —- olduğu, Dava dışı firma —– açıklamalı,—- düzenlenmiş olduğu, Dava dışı —-tarafından davalı adına——- bedelli olup toplam tutarının —- faturalara ilişkin hizmet ve teslimler ——-olarak düzenlenmiş olduğu, Dava dışı firmalar tarafından davalı adına düzenlenmiş 5 adet faturanın davalı tarafın ticari defterlerinde bu firmalar adına açılmış olan hesaplarda kayıtlı olduğu, ayrıca bu faturaların tamanmın ödenmiş olduğu ve ödemelere ilişkin kayıtların ticari defterlerde mevcut olduğu, davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olduğuna karar verilir ise; davacının yabancı para olan asıl alacağına temerrüt tarihi olan —–tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı Kanun’un —- başlıklı 4/a maddesi gereğince, devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden faiz uygulanabileceği yönünde görüş bildirmiştir.
Davacı tarafından teslim edildiği ileri sürülen işlerin tam olarak yapılıp yapılmadığı, eksik hasarlı yada ayıplı olup olmadığı ayıplı olması sebebiyle davalının dava dışı firmalardan ürün ve hizmet temin etmek zorunda kalıp kalmadığı hususlarında dava dilekçesi, cevap dilekçesi davacı ve davalı tarafından dosyaya sunulan tüm tutanak ve evraklar ile tüm dosya kapsamı dikkate alınarak denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor aldırılması için dosyanın gemi yapımı ve özellikle soğuk oda panel yapımı ve donatımı alanında uzman bir bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben hazırlamış olduğu raporunda özetle: Davacı tarafın teslim ettiği imalat ve işlerin tam ve eksiksiz olarak yapılmadığı, eksik ve kabul edilebilir kalitede olmayan imalatlar bulunduğu, davalının bu nedenle dava dışı firmalardan ürün ve hizmet temin etmek zorunda kaldığı yönünde mütalaa etmiştir.
Dava dilekçesi,cevap dilekçesi ,aşamalarda aldırılan bilirkişi raporları,dosya kapsamında mübrez tüm belgeler birarada değerlendirildiğinde,davacı ile davalı arasında —–ilgili olarak anlaşma sağlandığı,buna ilişkin olarak davacı tarafça fatura düzenlendiği,davacının ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede, davacı tarafın davalı tarafa — adet —-karşılığı fatura düzenlediği,davalı tarafça, davacı tarafa toplam — ödeme yapıldığı,davacının davalıdan kalan alacak bakiyesinin — olduğu,her iki tarafın da sözkonusu faturaları vergi dairesine bildirmiş olduğu,uyuşmazlığın—- alacak bakiyesinden kaynaklandığı,davalı taraf davacı tarafın üzerine aldığı işin önemli bir kısmını yapmadığını teslim edilen ürün ve işlerin hasarlı olduğu iddiasında bulunduğu,davacı şirketin eksik hatalı ürün ve işleri 3.şahıslara yaptırmak zorunda kaldığını beyan ettiği,bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği,6098 sayılı BK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisi bulunmakta olup, iş sahibinin borcunun iş bedelini ödemek —- yüklenicinin borcu ise, eseri iş sahibinin amacına uygun, haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek olduğu —— Ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumluluğunun düzenleyen TBK’nın 474. maddesi uyarınca açık ayıplar yönünden iş sahibi imkân bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa, bunu uygun bir süre içinde bildirmesi gerektiği,gizli ayıplar yönünden ise, 477/son maddesi uyarınca da, ortaya çıkar çıkmaz gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorunluluğunun bulunduğu,ayıbın bildirilmemesi halinde eserin kabul edilmiş sayılacağı,davalı tarafça eksik ya da hatalı iş ile karşılaşılması halinde bu durumu genel ihbar mükellefiyeti gereğince iş sahibine bildirmesi gerektiği,davalı tarafça her ne kadar noter aracılığıyla teslimi yapılan işlerin hasarlı ve ayıplı olduğu bildirilmişse de, işin teslim tarihi gözönüne alındığında ayıp ihbarının zamanında yapılmadığı,Genel ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde işin kabul edilmiş sayılacağı hususu da gözönüne alınarak davalının savunmalarına itibar edilmeyerek davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ İLE ,
—–davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,sözkonusu bedele —– tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince faiz işletilmesine ,
2-Alınması gerekli 2.165,95 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 541,49 TL peşin harcından mahsubu ile 1.624,46 TL harcın davalıdan alınarak hazine gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 41,10 TL ilk masraf, 541,29TL peşin harç, 180,00 TL posta-tebligat masrafı, 2.300,00 bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.480,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 4.756,17 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ——–Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.11/02/2021