Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1332 E. 2021/41 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1332 Esas
KARAR NO : 2021/41
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2018
KARAR TARİHİ : 19/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı vekilinin mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesinde: Müvekkilinin——– taşınmazların taahhüt işi yapılması kapsamında ihaleye çıkması, teklif dosyasının hazırlanması ve maksatlı olarak danışmanlık hizmeti vermesi maksadıyla davalı ile —-tarihinde İş takibi Sözleşmesi imza edildiğini, sözleşmenin geçerlilik şartı olan — bedel davalının banka hesabına müvekkil tarafından —–bedelli iki adet eft ile ödendiği, davalının banka hesabına yine müvekili çalışanı —– hesabından —- gönderildiği, Davalı görüşmede bu paranın teminat bedeli olduğunu söylendiği ve ihale sonrasında iade edilmediği, Davalının yine teminat ödemesi adı altında ——– ödeme talebinde bulunulduğu, bu talep müvekkilce olumsuz görülmüş ve diğer teminatlarında iadesi istenilmiş, davalının tavrından şüphelenip ——ile görüşme yapmış, —– yapmış olduğu görüşmede iş takibi sözleşmesine konu parsellerle ilgili herhangi bir ihalenin geçmişte yapılmadığı , yakın zamandada bir hazırlığın olmadığı bilgisinin verildiği, bunun üzerine davalıya mesaj atarak tüm işlerden vazgeçtiğini ve ödediği bedellerin iadesini talep etmiş, ——Sayılı dosyası ile icra takibine girişilerek kendisine yapılan ödemeler ve sözleşme bedeli iadesi istenildiği, davalının borca itiraz ettiği,———– dosyasına yapılmış itirazın iptaline, alacak bedelinin %20 sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davanın konusunun ticari olduğunu, dava konusunun ticari olması nedeni ile davanın ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini, mahkememizin görevli olmadığını, İcra dosyasına yaptığı itirazı yenilediğini, davacı şirkete borcunun bulunmadığını, borçlu olduğunu ispat edecek hukuki bir belgenin olmadığını beyan ederek açılan davanın reddine karar verilmesini yargılama giderlerinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibari ile sebepsiz zenginleşmeye dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
—– sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin —- tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun —– tarihinde borca, yetkiye ve ferilerine itiraz ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalının icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği görülmüş ise de, TBK 89.maddesi gereğince para borçlarında alacaklının bulunduğu yer icra dairelerinin de yetkili olduğu anlaşıldığından davalının itirazı yerinde görülmemiştir.
Davacı, davalı ile —- tarihinde iş takibi sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşme kapsamında davalıya toplam — ödeme yapılmasına rağmen davalının karşı edimini yerine getirmediğini öğrendiklerini, bedelin iadesi için önce harici görüşme yaptıklarını, akabinde icra takibi başlattıklarını iddia etmektedir.
Davalı ise, cevap dilekçesi ile davacı tarafa hiçbir borcunun bulunmadığını savunmuş; ——- tarihli celsede ise “davacı şirket ile iş takibi sözleşmesi yaptıklarını, ancak yazılı bir sözleşmenin bulunmadığını, sözleşmeyi sözlü olarak yaptıklarını, davacı firma ile daha önce de başka işler yaptıklarını, kendisine gönderilen davaya konu edilen paraların o nedenle gönderildiğini, sözlü anlaşmaları gereğince kendi edimlerini yerine getirdiğini, ancak davacının ikinci ihaleye girmemesi nedeniyle sonucun gerçekleşmediğini” beyan ettiği görülmüştür.
Davalının “taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı” yönündeki savunması nedeniyle, davalının imza ve yazı örneklerinin aldırılması için kendisine ihtaratlı davetiye çıkararak “verilen kesin süre içinde imza örneklerinin verilmemesi halinde davacı tarafından dosyaya sunulan —- tarihli iş takibi sözleşmesi başlıklı belgedeki imzayı kabul etmiş sayılacağı” hususu ihtar edilmiş, bu tebligatın davalıya —- tarihinde bizzat tebliğ edildiği ancak davalının verilen süre içinde imza ve yazı örnekleri vermediği anlaşılmıştır.
Buna göre, davacı tarafından dosyaya sunulan ——- tarihli iş takibi sözleşmesi başlıklı belgedeki imza davalıya ait kabul edilmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davacının defterlerini sunduğu, davalının ise defterlerini sunmadığı görülmüştür. Mali müşavir bilirkişi tarafından dosyaya sunulan —- tarihli raporda; davacının —yılı ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan —–alacaklı olduğu, davalının dosya kapsamına göre edimlerini yerine getirdiğine dair ve yapmış olduğu masraflarla ilgili bir belgenin bulunmadığı ve işin gerçekleşmediğinin davalı kabulünde olduğu, buna göre davalının almış olduğu — tutarı iade etmesi gerektiği ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Tüm bu tespitler ışığında; davacı ile davalı arasında — tarihli İş Takibi Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin ——- bulunan —– yerin iş takibinin yapılmasına ilişkin olduğu, sözleşme kapsamında davacının davalıya toplam — tutarında ödeme yaptığı, davalının sözleşme kapsamındaki edimini yerine getirmediği hususunun toplanan delillerle ve davalının —— tarihli duruşma beyanı ile sabit olduğu, davalının “sonucun gerçekleşmemesinin davacının kusuru ile olduğu” yönündeki savunmasını doğrulayacak hiçbir delilin dosyaya sunulmadığı, buna göre davacının ücret ödeme yükümlülüğünü yerine getirmesine karşın davalının iş takibi niteliğindeki karşı edimini yerine getirmediğinin kabulüyle sözleşme uyarınca davacının ödemiş olduğu bedelin kendisine iadesinin gerektiği düşüncesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin —– üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gereken 3.210,57-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 802,65-TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.407,92-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.535,70-TL yargılama gideri, 802,65-TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı toplamı 2.374,25-TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 6.910,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/01/2021