Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1150 E. 2019/20 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/1150 Esas
KARAR NO : 2019/20

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 03/10/2018
KARAR TARİHİ : 22/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin özellikle son dönemde Ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntıların başgöstermesi, nakit akışının azalması vb. nedenlerle vadesi geldiği halde bir kısım borçlarını ödeyemediğini, vadesi beklenen borçlarını da ödeyememe tehlikesine girdiğini, çeklerinin yazılmasının önlenemediğini, Eylül 2018 sonu itibariyle müvekkili şirketin 10 adette toplam 253.000,00 TL tutarında çekinin yazıldığını, bu bakımdan öncelikle geçici mühlet talepli konkordato talebinde bulunma zorunluluğu oluştuğunu, sunulan ticari kayıtlar ve ön konkordato projesi incelendiğinde her ne kadar mevcut durumda kısa vadede borçlarını ödeyemez durumda ise de, şirketin uhdesinde bulunan ve yapımı devam eden projelerin varlığı, sözleşme bedellerinin yüksek oluşu gözetildiğinde yeni iş ve projelerin üretilmesiyle, nakit akışının hızlanacağını, oluşturulacak kaynaklar ile şirketin özvarlığı açığının kapatılabileceğini, borç yapılandırma çalışmaları ile ortaya çıkan konkordato projesinin şirketin özvarlığına doğrudan katkısı olacağını, ödeme projesinin öngörülen şekilde uygulanması ile Mahkemece alınacak tedbirler ve devam eden işlerden beklenen gelirin de şirket aktiflerine girmesi ile müvekkili şirketin borçlarını ödeyemez durumdan çıkacağını belirterek üç ay süreli geçici mühlet kararı verilmesine, müvekkili şirketin malvarlığının muhafazası için gerekli tedbirlerin alınmasına, nihayeten konkordato talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı şirket dava dilekçesinde; kendi yaptıkları rayiç değerler üzerinden ve bilançolarına göre kaydedilen kaydi değerler üzerinden yaptıkları hesaplamalara göre borca batık durumda olmadıklarını, işletmenin yapılandırmasında en önemli değişimin üreticiler ile imzalayacağı ortak proje yönetim planları olduğunu, 2018 yılı ve sonrası için piyasa koşulları, sektör ve ülkedeki ekonomik durum nazara alınarak finansman planlaması yaptıklarını, yıllık muhtemel satış ve kar hedefleri koyduklarını, karın işletme öz varlığına eklenmesi suretiyle 24 aylık sürede işletme borçlarını tasfiye edeceklerini beyan etmiş, ön projede ise; tasarruf tedbirleri, personel maliyetlerini azaltma, tahsilat sürelerini kısaltma, kısa vadeli banka borçlarını kapatarak faiz baskısından kurtulma, mevcut sermaye taahhüdünü 31/12/2018 tarihine kadar ödeme, gerekirse yeni sermaye artışı yapma, şantiyelerindeki imlat süreçlerini dengeleyerek hakediş tahsilatlarını yapma, tedarikçi ödemelerini dengeleme, öncelikli alacaklıların alacaklarını zamanında tediye etme, yeni sözleşmeler imzalama, borçların yapılandırılması ve nakit akış planlaması yapmak suretiyle konkordato sürecinde borçlarını ödeyeceği planlaması yaptığı anlaşılmıştır.Borçları 24 ayda ödemeyi planladıklarını, herhangi bir iskonto talepleri olmadığını, sadece vade talep ettiklerini beyan etmektedir.
Şirketin küçük işletme olduğu tespit edilmiş ve finansal analiz raporu istenmemiştir. Konkordato komiserleri aracılığıyla rayiç değer incelemesi yapılmak üzere bilirkişi atanmış, rayiç değer öz varlığı hesaplamasında; şirketin (+) 4.718.330,23 TL. —————–bulunduğu, borca batık olmadığı anlaşılmıştır.
Konkordato komiser heyeti raporunda; kendilerine ön projede eleştri yaptıkları konularda dava dosyasına ve komiser heyetine açıklayıcı herhangi bir belge veya bilgi sunmadıklarını, rapor tarihine kadar projeyi revize etmediklerini, davacı şirketin durumu hakkında bir kanaate varamadıklarını, bu nedenle 2 aylık ek mühlet talebi verilmesi konusunda olumlu düşündüklerini beyan etmişlerdir.
Dosya kapsamına göre; davacı şirketin komiser heyetine gerekli belge ve bilgi akışını sağlamadığı, komiser heyeti tarafından verilen ön raporda; şirketin kamu ve personel borçlarının dökümünün yapılmadığı, imtiyazlı borçlara ilişkin belgelerin ve bilginin komiser heyetine sunulmadığı, konkordato projesinde vade istendiği halde ve 24 ayda ödeme tahahüt edildiği halde bu ödemelerin aylık yada 3 aylık vs şekilde hangi tutarlarda ödeneceği hususunun belirtilmediği, bir kısım çekle ilgili hatır çeki değerlendirmeleri yapılarak bu tutarların borç tutarından düşülmesi ve borçların gerçekliğinin araştırılması gerektiği, ön projede sermaye artırımından bahsettiği halde geçici 3 aylık sürede bu konuda hiçbir işlem yapmadığı, ham madde ve malzeme stoğu döküm listesinin dosyaya sunulmadığı, avans listesinin dava dosyasına sunulmadığı, şirketin iştiraklerinden alacağı olduğu halde dava dilekçesi ve ön projede bu iştiraklerden bahsedilmediği, buna ilişkin bilgilerin dosyaya sunulması gerektiği halde sunulmadığı, maddi duran varlıklar içerisindeki taşıt ve demirbaşlar olduğu halde bunların dökümünün dosyaya ve komiser heyetine sunulmadığı, maddi olmayan duran varlıklarla ilgili değerleme farkları bulunduğu ve bunun davacı şirket tarafından açıklanmadığı, stokların dökümü ve stoklara ilişkin verilen avansların dökümü ile hangi mallar için kime verildiği ve teminatların dökümü ile şirket iştirakının kim olduğu ve bunlara ilişkin mali verilerin dosyaya sunulmadığı beyan edilmiş olup, son raporda bu eksiklerin giderilmediği bildirilmiştir.
Konkordato sürecinde şirketin komiser heyeti tarafından ön raporda tespit edilen eksik ve çelişkili hususlarda bilgi ve belge akışını komiser heyetine ve mahkemeye sunmadığı ve hatta bu nedenlerle komiser heyetinin şirket hakkında bir kanaate dahi ulaşamadığı, bir kısım taahhütlerini yerine getirmediği anlaşılmakla, konkordato şartları taşımadığı kanatine varılan şirketin soyut ve çelişkilerle dolu ön projesine göre ve gelinen aşamaya göre geçici mühletin uzatılması talebinin de yerinde olmadığı kanaatine varılarak davanın reddine, borca batık olmadığından iflas kararı verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının kesin mühlet verilmesi veya geçici mühletin uzatılması taleplerinin REDDİNE,
2-Şirket borca batık olmadığından İflas kararı verilmesine yer olmadığına,
3-Tüm konkordato tedbirlerinin kaldırılmasına, Konkordato Komiserlerinin görevlerine son verilmesine,
4-Bu kararın Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu resmi portalında re’sen ilanına, masrafın gider avansından karşılanmasına,
5-Alınması gereken 44,40 TL karar harcına karşılık peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Bakiye gider avanslarının ve iflas avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve bir kısım alacaklılar vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.