Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1127 E. 2021/160 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1127 Esas
KARAR NO: 2021/160 Karar
DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ: 27/09/2018
KARAR TARİHİ: 18/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı müvekkil —-tarafından — başlangıç — bitiş tarihli —- —– yapımı devam eden — — alanının sigortalandığı, —- tarihinde ise —- deposunda bulunan kabloların kimliği belirlenemeyen kişiler tarafından çalındığı, inşaat alanında yapılan incelemelerde, —— malzeme iadesi alacaklarım söylemek suretiyle, araçlarım depo önüne park ederek deponun asma kilidini kırdıkları ve depoda bulunan kabloları çaldıklarının kamera kayıtları ile tespit edildiği, olayın akabinde —— sorumlusu ——– deponun kilidinin kırılıp kabloların çalındığını fark etmesi üzerine —- giderek, şikayette bulunduğu ve ifadesinde, —- depo sorumlusu olarak çalıştığı, ——-kapının ortasında bulunan işyerine ait olan çalışmış olduğu deponun kapısını asma kilit ile kilitleyip yine aynı şantiye içerisinde bulunan koğuşa geçerek istirahate ayrıldığı, —- günü saat —- yerine ait deponun önüne geldiğinde depo giriş kapısının açık vaziyette olduğunu gördüğü, akabinde depo içerisine girdiğinde; —- everdiği ifadesinde belirttiği kabloların yerinde olmadığım gördüğü, — düzenlenen ekspertiz raporunda, zararın —– olduğu ve hırsızların güvenlik görevlileri ile konuştukları esnada diğer hırsızların kilidi kırdıkları ve hırsızlık olayını gerçekleştirdiklerinin belirtildiği, müvekkil şirketin — numaralı hasar dosyası açarak, sigortalıya ——-ödeme yapıldığı, TTK. 1472/1. maddesi gereği sigortalının haklarına halef olduğu, açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin haklan saklı kalmak üzere, müvekkil —- tarafından genişletilmiş inşaat poliçesi ile sigortalanan inşatta bulunan kabloların, davalının sorumluluğunda çalınması sonucu sigortalıya ödenen —— ödeme tarihinden itibaren ticari faizi ile davalıdan tahsiliyle müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin, davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi” arz ve talep edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: —– olup, saha elemanı hizmeti verdiğini, dava dışı —–müvekkil arasında akdedilen —- sözleşme de hizmet alım sözleşmesidir ve sözleşme maddeleri arasında müvekkilin ——–sağlayacağına yönelik bir madde bulunmadığı, sözleşmeye göre, müvekkilin saha denetim ve danışmanlık işi üstlenmiş, bu kapsamda dava dışı şirkete danışmanlık yaptığı, Müvekkilinin malzeme, makina teslimatı vs. alma, verme yetkisi bulunmadığı, dava dışı şirket, faaliyet izni bulunan bir özel güvenlik şirketiyle sözleşme imzalamadığından olaydan %100 oranında sorumlu olduğu, Müvekkilinin, danışmanlık ve saha hizmeti kapsamında şantiye alanında kilitlerin güvenli olmadığını, alarm sistemi takılması gerektiğini, depocunun gerekli tedbirleri alması gerektiğini dava dışı şirkete ilettiği, şirket yetkilileri, sorumsuzca davranmış ve kendilerine yapılan ikazları ciddiye almadığı, Dava konusu olay yaşandıktan sonra ise girişlere fiziki engel yapılmış, hırsızlık olayının meydana geldiği ana depoya da alarm sistemi ve kapı takıldığını, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi arz ve talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile dava dışı ——– tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle davacı —— ödenen hasar bedelinin —- olan davalı şirketten rücuen tahsili amacıyla açılan tazminat davası olduğu görüldü.
———– yazılan müzekkerelere ikmalen cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dosyanın öncelikle kusur incelemesi için —–günsüz tevdii ile ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık noktalarında denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor alınmasına, karar verilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben hazırlamış olduğu raporunda özetle: Davalı ———- kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki —–yerine getirmek üzere kurulmuş, —–olması ve —–faaliyetlerinin bu şekilde tescil edilen şirket tarafından —– imzalanması gerektiği halde, taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin —– ifasını da içeren—- sözleşmesi olması gerektiği, olayın meydana geldiği——–alanında, görevlilerin kendi beyanlarından ve güvenlik kamera görüntülerinin çözüm tutanaklarından da anlaşıldığı üzere, — sıralarında hırsızlık olayının meydana geldiği sırada, —- plakalı aracın hızlıca şantiyeye girdiği, görevlilerin “hayırdır kardeşim siz kimsiniz, burada ne işiniz var azar mı işittireceksiniz bize” şeklindeki beyan ve müdahalesine karşılık, şahısların “inşaat malzemesi var indireceğiz biz her zaman geliyoruz” şeklindeki beyanlarına itibar ederek, gelen şahısların, görevlileri oyaladığı ve bu sırada deponun kilidini kırmak suretiyle, malzemeleri araca yükleyerek şantiye alanından uzaklaştıklarının görüldüğü, daha sonrada malzeme indireceklerini beyan etmelerine rağmen depodan hırsızlık yapmalarının olay esnasında ve olaydan sonra fark etmedikleri, bu şekilde, hırsızlık olayı ile ilgili, dikkatsizlik ve tedbirsizlik neticesi özen yükümlülüğüne de uymayarak, görev alanı içinde kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyette koruma ve güvenliğin sağlanmasından sorumlu olduğu halde, sorumluluk alanında caydırıcı ve önleyici görev yapmak şeklinde yeterli güvenlik hizmetinin verilememesi nedeniyle, hırsızlık olayının meydana gelmesine engel olunamadığı anlaşıldığından, meydana gelen olayda % 75 (Yüzde Yetmiş Beş) Oranında Kusurlu Olduğu, Dava dışı ———– göre; kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel güvenlik hizmetlerini yerine getirmek üzere kurulmuş, —–olması ve—— faaliyetlerinin bu şekilde tescil edilen şirket tarafından özel güvenlik hizmet sözleşmesi imzalanması gerektiği halde, taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi imzaladığı, —- ifasını da içeren — olması gerektiği, —– alınabilmesi için —–alınması gerektiği, olay yerine hırsızlık amacıyla gelen şahısların giriş kapısını el yordamıyla açtığı, bu durumda kapının muhkem durumda bulundurulmadığı, bu şekilde fiziki tedbirlerle ilgili gerekliliklerinin yapılmamış olmasından kaynaklanan güvenlik zafiyetleri ile meydana gelen hırsızlık olayı arasında illiyet bulunduğu, hizmet satın alınmış olsa da; fiziki olarak alınması gereken tedbirlerde eksiklik olduğu ve Şantiye alanı fiziki güvenliğinin tam ve muhkem olarak alınmadığı anlaşıldığından, dava dışı ——-meydana gelen olayda % 25 (Yüzde Yirmi Beş) Oranında Kusurlu Olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Dosyanın bilirkişi raporundan sonra gelen belgeler ile davalının cevap dilekçesi ve celbedilen deliller de dikkate alınarak yeniden değerlendirilmek üzere ek rapor hazırlanmak üzere güvenlik uzmanı bilirkişiye tevdi ile, heyete yeni eklenecek sigorta bilirkişi birlikte heyetten yeni rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti mahkememize hitaben hazırlamış olduğu raporunda özetle: Kök Rapordaki kusur oranlarında sabit kalınmış olup; Davalı——tarafından Mahkemeye verilen — tarihli itiraz ve beyan dilekçesinde; ——— tarafından müvekkiline verilmiş faaliyet izni ve —-bulunmadığının belirtildiği, ayrıca — sunduğu, —- sayılı yazılarında, —— arasında imzalanan herhangi bir —- belirtildiği, bu durumda, —- göre; —- tamamlayıcı mahiyetteki —- yerine getirmek üzere kurulmuş, —- olmadığı halde, dava dışı —- imzaladığı, dava konusu hırsızlık olayının olduğu tarihte şirket çalışanı olan ve bilgilerine başvurulan —— vermiş oldukları ifadelerinde —-olarak çalıştıklarını —- sıralarında inşaat sahasının —– kapı önlerinde bulunduklarını beyan ettikleri, birbirlerine anons geçerek hırsızlık amacıyla gelen şahısları engellemeye çalıştıkları, bu sırada araçla gelen şahısların şantiye sahasına girerek, deponun kilidini kırmak suretiyle, malzemeleri araca yükleyerek şantiye alanından uzaklaştıkları, bu şekilde, kendilerinin —–olduğunu beyan eden görevlilerin, hırsızlık olayı ile ilgili, dikkatsizlik ve tedbirsizlik neticesi özen yükümlülüğüne de uymayarak, hırsızlık olayının meydana gelmesine engel olunamadığı anlaşıldığından, meydana gelen olayda KÖK Raporda belirtildiği şekilde, Davalı — Olduğu, Dava dışı —- alanının —– yazılarına göre,————– kanun kapsamına alındığı ve —- — hizmet satın almak suretiyle—- tahsis edilmiş olmasına rağmen, ——— hükümlerine göre; —– mahiyetteki —— üzere kurulmuş, —– olması ve ticaret sicil gazetesinde faaliyetlerinin bu şekilde tescil edilen şirket tarafından özel güvenlik hizmet sözleşmesi imzalaması gerektiği halde, Vekili tarafından Mahkemeye verilen —– tarihli itiraz ve beyan dilekçesinde; özel güvenlik şirketi olmadığı ve —– müvekkiline verilmiş faaliyet izni ve özel güvenlik izin belgesi bulunmadığının belirtildiği—- imzaladığı,———- olarak belirlenmesine, Şantiye bitiminde —– iptal edilmesi için müracaat etmesine, güvenlik hizmetlerinin daha etki sağlanabilmesi için, fiziki önlemler ve güvenlik cihazlarına öncelik verilmesi, istenilmesine rağmen, olay yerine hırsızlık amacıyla gelen şahısların giriş kapısını el yordamıyla açtığı, ayrıca ————– teçhizat, ilgili kişi veya kuruluş tarafından temin edilir” hükmüne istinaden —— ifası sırasında, gerekli alt yapı sistemlerinin, ekipmanların, araç ve gereçlerin ———– tarafından görev mahallin özelliğine uygun olarak sağlanması ve aktif-çalışır şekilde bulundurulması gerektiği bu durumda kapının muhkem durumda bulundurulmadığı, bu şekilde Şantiye alanı çevre fiziki güvenliğinin tam ve muhkem olarak alınmadığı fiziki tedbirlerle ilgili gerekliliklerinin yapılmamış olmasından kaynaklanan güvenlik zafiyetleri ile meydana gelen hırsızlık olayı arasında illiyet bulunduğu anlaşıldığından, dava dışı ——-meydana gelen olayda Kök Raporda belirtildiği şekilde Kusurlu Olduğu, Sigorta Yönünden ise; Kusur bilirkişisince tespit edilen davalının %75 kusurlu olduğunun kabulü halinde; —– tarafından —-olan dava dışı sigortalı ————–hadisesinde maddi zarar olan — hasarı tutarında davalının %75 oranına tekabül eden —- davacı —- olduğu, Davacı ——- gereği zarar sorumlusu davalıdan rücuen talep ve tanzim etme hakkı olduğu kanaatine varılmıştır.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava, 6102 sayılı TTK’nın 1472 (6762 sayılı TTK’nın 1301 maddesi ) uyarınca davacı —– sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden ibarettir.Sigorta şirketi ancak sigorta poliçesi hükümleri çerçevesinde ödeme yapmakla yükümlü olduğu tazminatı ödedikten sonra bunu TTK’nın 1301. maddesi gereğince rizikonun gerçekleşmesine neden olan kimseye rücu edebilir. Bunun dışında poliçede teminat dışında kalan hallerde yapılan ödemelerden dolayı sigortacının rücu davası açması mümkün değildir. Bu durumda, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin poliçe teminatı kapsamında yapılan bir ödeme mi, yoksa bir lütuf ödemesi ——— olduğunun belirlenmesi, yapılan ödemenin poliçe teminatı kapsamında bir ödeme olduğunun anlaşılması halinde davacının dava açma hakkının varlığının kabulü, lütuf ödemesi olduğunun anlaşılması halinde varsa ibraname getirtilip devir ve temlik beyanının varlığı da araştırılarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekir. Halefiyet ilişkisine dayalı olarak açılan bu davada, halef sıfatının mevcut olup olmadığının belirlenmesi dava ehliyetine ilişkin olmakla davalı tarafından her zaman ileri sürülebileceği gibi, mahkeme tarafından da re’sen dikkate alınması zorunlu bulunmaktadır.
Dava dilekçesi,cevap dilekçesi ,aşamalarda aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede ;davacı tarafça sigortalanan inşaat alanının deposunda bulunan kabloların çalınması sebebiyle dava dışı şirkete zarar bedeli olarak —- ödediği,davalının sözkonusu inşaat alanında güvenlik hizmeti verdiği,—- tarihli denetime elverişle bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere hırsızlık olayının meydana gelmesinde davalının görev alanı içinde kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyette koruma ve güvenliğin sağlanmasından sorumlu olduğu halde yeterli güvenlik hizmeti vermemesinden dolayı davaya konu olayda —– oranında kusurlu olduğunun anlaşıldığı her ne kadar davalı tarafça teminat kapsamı dışında ödeme yapıldığı belirtilmişse de,davacı tarafça sigortalıya yapılan ödeme neticesinde tarafllar arasında ibraname imzalandığı,dava dışı sigortalının tüm talep ve dava haklarını davacıya temlik ettiği,bu kapsamda davacının alacağın temliki hükümlerine göre sözkonusu alacağı talep hakkının olduğu,ayrıca —tarihli bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere hırsızlık olayının meydana geldiği tarih itibariyle hasarın poliçe teminatı kapsamında olduğu anlaşıldığından davalının kusur oranına isabet eden miktar olan —- bakımından davanın kismen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
—- hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 1.750,27 TL nin davacı tarafından peşin yatırılan 583,43 TL den mahsubu ile 1.166,84 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan 1.700,00 TL bilirkişi gideri, 154,90 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.854,90 TL nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 1.391,17 TL si ile 624,53 TL harç gideri toplamı olan 2.015,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Red edilen kısım yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ———Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.18/02/2021