Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/112 E. 2019/903 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/165 Esas
KARAR NO : 2019/981 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/02/2018
KARAR TARİHİ : 08/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı şirketin makina ve hırdavat sektöründe faaliyet gösterdiği, vaki anlaşma üzerine davalı şirkete dava dilekçe ekindeki ———- tarihli ve toplam tutarı —– olan faturalarda yer alan ürünlerin satılıp teslim edildiği, fakat davalının söz konusu faturalardaki ürünleri teslim alıp, kullanıp, gelir sağlamış olmasına karşın bedellerini ödemediği, sayısız girişime karşın ödememekte direndiği, bu sebeple icra takibi başlatıldığı, icra takibinin davalının itirazı sebebiyle durdudulduğu, davalının itirazının haksız, yersiz ve mesnetsiz olduğu, davalının 20.612,24TL anapara ve buna 03/11/2017 takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 ticari avans faizi oranından işleyen 528,50TL tutarında faiz borcu olduğu, tüm bu sebeplerle iş bu davanın ikamesi zaruretinin doğduğu, itirazın iptali ile takibin 20.612,24TL anapara + 528,50TL faiz olmak üzere 21.140,74TL üzerinden devamına karar verilmesinin talep edildiği, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletlimesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. HMK’nun 128. Maddesi uyarınca; Süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılır.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile davacı tarafça alacaklı sıfatı ile fatura alacağından kaynaklı icra takibine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasından ibaret olduğu görüldü.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazların davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
————–Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye ikmalen cevap verilmiştir. BA- BS formları incelendiğinde icra takibine konu 4 adet faturanın davacı tarafça BS bildiriminin yapıldığı, davalı tarafça BA bildiriminin yapılmadığı anlaşılmıştır.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu ———— İcra Müdürlüğü’nün 2017/32807 Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 03/11/2017 tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya tebliğine dair dosyada tebligat parçasına rastlanılmadığı, yetkisizlik kararı verildiği, yetkili icra dairesinde gönderilen ödeme emrine davalının 10/01/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosyamız Mali Müşavir bilirkişisine tevdii edilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: davalı tarafın, ticari defterlerini bilirkişi incelemesi için ibraz etmediğinin de dikkate alınması gerektiği, davacının haklı bulunması durumunda asıl alacağa ek olarak 664,88 TL avans faizi isteyebileceği ( asıl alacak +faiz: toplamda 21.277,12 TL) kanaatiyle HMK 282. Maddesi gözetilmek kaydı ile tüm hukuki görüş ve takdir mahkemeye ait olmak üzere mütalaa etmiştir. Ek rapor hazırlanmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi ek raporunda özetle: Davacı şirketin, faturaların kaydedildiği, davalı şirketten 20.612,24TI alacaklı olarak görüldüğü ve kendi lehine delil niteliğine sahip olan ticari defterlerini ibraz etmiş olmasına karşılık olarak, davalı tarafın, ticari defterlerini bilirkişi incelemesi için ibraz etmediğinin de dikkate alınması gerektiği, Davacının haklı bulunması durumunda asılaJacağa ek oía ra k 528,50TL avans faili isteyebileceği (asıl alacak + faiz; toplamda 21.140,74TL) kanaatiyle; HMK 282. madde gözetilmek kaydı ile tüm hukuki görüş ve takdir yüce mahkemeye ait olmak üzere mütalaa etmiştir. Bilirkişi raporlarının HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, ticari defterler, BA/BS kayıtları, bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında ticari ilişki olduğu davacının incelenen defterleri ile sabittir. Ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilmesi için HMK’nun 222. Maddesi uyarınca kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması gerekmektedir. Bilirkişi raporunda davacı taraf defterlerinin HMK 222. Maddesinde belirtilen usulde olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafa ise defterlerinin ibrazı için ihtaratlı davetiye çıkarılmasına rağmen defterleri ibraz etmemiş olup; ibraz etmeyen tarafın defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılacağı ve dosyadaki delillerin defterlerini ibraz eden tarafın kayıtlarının incelenmesi ile yetinileceği ihtar edilmiştir. İcra takibine dayanak 4 adet faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, vergi dairesine BS bildiriminin yapıldığı sabit olup; davalı taraf defterlerini ibraz etmemiş; HMK 220/3 maddesi uyarınca davalı tarafın ticari defterleri ibraz etmediği ve defterlerini ibrazdan kaçınmış sayıldığı ve dosyadaki delillerin defterlerini ibraz eden tarafın kayıtlarının incelenmesi ile yetinileceği karşısında; davacı tarafın defterleri lehine delil olarak kabul edilmiş ve icra takibine konu dört adet faturaya konu malların teslimi davacı tarafça ispatlanmış olup, davalı tarafça fatura konusu bedelin ödediği ispat edilemediğinden; davalının icra takip dosyasındaki itirazının hukuki dayanaktan yoksun olduğu anlaşıldığından; İstanbul Anadolu ———. İcra müdürlüğünün 2017-32807 esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 4 adet fatura bedeli toplamı 20.612,24 TL için İİK 67 maddesi gereğince iptaline; fatura bedeli dışındaki işlemiş faiz talebi davalının icra takibininden önce usulüne uygun temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından reddedilmiş, Yargıtayın yerleşik içtihatları gereğince fatura alacağı likit olmakla; alacağın %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
1) İstanbul Anadolu ———-. İcra müdürlüğünün ——- sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 20.612,24 TL yönünden İİK 67 maddesi gereğince İPTALİNE, fazlaya ilişkin talebin reddine, takibin takip tarihinden itibaren işleyecek avans faiz üzerinden devamına,
2-Alacak likit olmakla; 20.612,24 TL alacağın %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 1.408,02 TL nin davacı tarafından peşin yatırılan 255,04 TL den mahsubu ile 1.152,98 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 750,00 TL bilirkişi gideri, 123,90 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 873,90 TL nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 852,05 TL si ile 296,14 TL harç gideri toplamı olan 1.148,19 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte —————uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Red edilen kısım yönünden; Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirmediğinden vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafça yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.