Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1117 E. 2021/744 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1117 Esas
KARAR NO: 2021/744 Karar
DAVA: Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ: 17/09/2014
KARAR TARİHİ: 05/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili iddiasında özetle; müvekkil şirketin, davalılardan —- numarası aldığını,—- sınırlarına dayanıldığında aracın yüksek ses ve kasa titremesi yapmaya başladığını, bunun üzerine aracın davalıya götürüldüğü, arızanın onarıldığı belirtilerek araç müvekkiline iade edilmişse de aynı sorunun yaşanması üzerine aracın ikinci kez davalıya götürüldüğünü, ancak davalının sorunu konfora yönelik olduğunu değerlendirmesi nedeniyle aracın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesini talep etmelerine rağmen müvekkile cevap verilmediğini, yaptırdıkları delil tespitinde bilirkişinin, — çıkıldığında araç altında önden arkaya aşırır kazıma sesi ve titreşim oluştuğunun saptanarak, aracın ayıplı olduğunun belirlendiğini belirterek öncelikle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, aksi halde satış bedelinde ayıp oranında indirim yapılmasına ve şimdilik — indirilen kısmın — tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :Davalı —– vekili cevabında özetle; aracın alımından beş ay sonra ses sorunu olduğunun iddia edildiğini, ses probleminin üretim kaynaklı olması halinde aracın kullanılmaya başlandığı ilk gün kendisini göstereceğini, sese ilişkin sorunun açık ayıp niteliğinde olduğunu ve davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, değişik iş dosyasında bilirkişi tespitinde ses için desibel ölçüm yapılmadığını, hiçbir bilimsel görüş ve veriden yararlanmadığını, sesin rahatsız edici olup olmadığının belli olmadığının, raporun afaki ve bilimsellikten uzak şekilde düzenlendiğini, davacının onarım hakkını kullandığını ve aracı sorunsuz teslim aldığını, araçta devam eden giderilmemiş bir ayıp bulunmadığını, seçimlik haklardan onarım hakkını kullanan davacının artık seçiminden dönerek, diğer seçimlik hakkı kullanma imkanı bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile alacak davasına ilişkindir.
Mahkememizden verilen —-Dava ayıplı araç satıldığı iddiasına dayanmaktadır. Dosya kapsamında alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında aracın mevcut durumda ayıplı olup olmadığı tespit edilememiştir.— havale tarihli bilirkişi ek raporunun —– araçtaki ayıbın niteliği ve kaynağının tespitine yönelik lift mekanik testinin yapılması için, davacı şirket yetkilisi ve davalı şirketler temsilcilerinin katılımı ile test mahalline gidildiği, aracın da test için hazır edildiği halde, davacı şirket yetkilisinin söz alarak ”araca bir anahtar dahi değdirtmem” dediği iddia edilmiştir. Ancak dosya arasında aracın incelendiğine dair keşif tutanağı olmadığı gibi davacı şirket yetkilisinin lift mekanik testine itiraz ettiğine ilişkin yazılı bir beyanının da bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, araçtaki ayıbın niteliği ve kaynağının tespitine yönelik gerekli görülen —– mahallinde keşif’le yaptırılması, davacı şirket yetkilisi tarafından aracın teste girmesinin kabul edilmemesi halinde bu beyanının imzası alınarak keşif zaptına geçirilmesi şayet davacı şirket yetkilisi teste rıza gösterdiği takdirde test sonucu ortaya çıkacak duruma göre araçtaki ayıbın mahiyeti belirlenip buna göre bir karar verilmesi gerekir. Açıklanan yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.” bozulmakla, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapıldığı görüldü.
Dava konusu araç üzerinde biri sektör, biri öğretim görevlisi —– hesap bilirkişi mağrifeti ile keşif icrasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti mahkememize hitaben sunmuş olduğu — tarihli raporda özetle: Dava konusu araç üzerinde —tarihinde—— birlikte hareket edildiği, —- kilometre yol katedildiği, bu mesafede alınan yolda, trafiğin uygun olduğu dikkate alınarak, araç, zaman zaman —- kilometre/saat sür’at aralıklarında sürekli olacak şekilde kullandırıldığı, bu süre içerisinde, araçta şikayete konu edilen titreşimlerin ve sarsıntıların var olup olmadığı kontrol edildiği, kullanım bitiminde birlikte, tekrar Adliye binası açık otoparkına dönüldüğü, —-kilometre kadar alınan yolda, kullanım sırasında araçta davaya konu edilen şikayetlerin var olduğunu gösteren hiçbir emare belirlenmediği, araçta, gerek motor çalışması ve gerekse sürüş sırasında herhangi titreşim, sarsıntı ve kazıma sesleri duyulmadığı, hissedilmediği,——-çalışmasında ve aracın seyrinde hiçbir anormal durumun varlığı tespit edilmediği, açık otoparka dönüşte, inceleme esnasında, araç, test sürüşünde— kadar yol katedilmiş olarak ve —– olduğu halde otoparka bırakıldığı, bu belirlemeler ışığında, aracın, servise götürülerek lifte alınmasına ve söktürülerek aktarma organlarının ayrıca kontrol edilmesine gerek olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı görüldü.
—-doğrultusunda araçtaki ayıbın niteliği ve kaynağının tespitine yönelik gerekli görülen lift mekanik testinin yapılması için teknik bilirkişilerce ek rapor hazırlanmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler mahkememize hitaben sunmuş oldukları— tarihli raporda özetle: Heyetce —-test sürüşü yapıldığı test sürüşü esnasında şikayete konu edilen titreşim, sarsıntı ve kazıma sesinin tespit edilemediği — tarihli kök raporda belirtildiği, davacı vekilinin itirazı üzerine —- yapılan incelemede ise aracın — olduğu tespit edilmiş ve araç lifte alınarak mekanik aksamı kontrol edildiği, yapılan kontroller neticesinde aracın mekanik aksamında anormal bir durumun varlığı tespit edilememiş olup, kök rapordaki görüşüşlerinin değiştirilmesini gerektirecek herhangi durumun mevcut olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bozma öncesi alınan bilirkişi kök raporunun —- araç özellikle yokuş yukarı, —— —- olduğu yönündeki teknik bilirkişi tespiti ile bozmadan sonra araç üzerinde —-sürüşü yapılmak ve lifte alınarak mekanik aksamının kontrol edildiği ve ayıp tespit edilmediği yönündeki —- ek rapor arasında teknik yönden çelişki olduğu anlaşılmakla; HMK 266. Maddesi gereğince çözümü teknik bilgi gerektiren bu husus yönünden dosyanın—— tevdi ile dosyada mevcut değişik iş dosyası, bozma öncesi alınan teknik bilirkişi raporu ile bozma sonrası alınan teknik bilirkişi raporu birlikte değerlendirilmek üzere; denetime esas rapor hazırlanmasının istenilmesine,
Düzenlenecek olan raporda söz konusu ayıbın açık ayıp mı gizli ayıp mı olduğu, üretim hatası mı kullanıcı hatası mı olduğu, tamir ile giderilebilir bir ayıp olup olmadığı, ayıp olduğu tespit edilir ise ayıp oranında bedel indirimi halinde bu bedel indiriminin teknik olarak miktarı hususunda bilirkişi raporu düzenlenmesinin istenmesine, araç üzerinde bilirkişiye HMK 278/4 maddesi uyarınca yerinde inceleme yetkisi verilerek, hazırlanacak raporda aracın yokuş yukarı —–sürüş testinin yapılmasının istenmesine, karar verilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben hazırlamış olduğu ——- kaynaklanmayan imalat hatasına dayalı, satın alm esnasında makul ve yeterli bir süre inceleme ile fark edilemeyecek güç aktarma sistemi arızası nedeniyle gizli ayıplı mal niteliğinde olduğu, yetkili servisçe yapılan müdahalelere rağmen ayıbın giderilemediği ve azami tamir süresinin aşıldığı, aracın arızalı baskı balatasının değiştirildiği ve bu neden ayıbın ortadan kalkmış olduğu, dava konusu aracın satın alması esnasında mevcut gizli ayıp nedeniyle değerinde meydana gelecek azalmanın— olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraf vekillerinin beyan ve itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu —– tarihli raporda özetle: Kök Raporda yapılan değerlendirmeler çerçevesinde, dava konusu araçta mevcut ayıp, baskı balata değişimi ile giderildiği, araçların geçmiş arız kayıtları da rayiç değerleri üzerinde etkili olduğu, her ne kadar baskı balata değişimi ayıpsız araçlarda olağan yıpranma sonucu ortay çıkan bir sonuç olsa da, ayıbın, aracın arıza geçmiş kayıtlarına girmiş olması nedeniyle rayiç değerinde azalmaya neden olacağı, araç hasarlarının rayiç değere etkisi hakkında kanaat oluşturmak piyasa koşulları ve satış ilan değerleri üzerinden mümkün olmasına rağmen, ayıplı olarak satıldığı belirtilen araç olmaması nedeniyle bu tür bir yöntem ile ayıbın rayiç değere etkisinin belirlenme olanağı bulunmadığı, bu nedenle yapılan araştırma ve ayıbın emareleri ortadan kalkacak şekilde giderilebilir nitelikte olduğu, ancak aracın geçmiş arıza kayıtlarına girdiği göz önüne alınarak meydana gelen değer kaybının —– olacağı değerlendirildiği, sonuç olarak yukarıdaki hususlar muvacehesinde, —— tarihli Kök Raporda varılan kanaatin değişmediği yönünde mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporu HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, — bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı tarafın satın aldığı araçta belirli hız aralığında ses ve kasa titremesi şikayetiyle ilgili olarak bozma sonrası yapılan yargılamada Denetime elverişli —-tarihli kök ve ek raporda işaret edildiği üzere davaya konu arızanın baskı balatanın değiştirilmesinden sonra ortadan kalktığı dolayısıyla arızanın kavrama arızasından kaynaklandığı,bu tür bir ayıbın arıza geçmiş kayıtlarına girmesinin aracın değerinde azalmaya sebebiyet vereceği değerinde —azalmanın meydana geleceği, kanaatine varıldığından davanın kismen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ ile—–tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE ;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli —– davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan — bilirkişi gideri, — tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam —-yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca —- vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Red edilen kısım yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca —- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.