Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/984 E. 2019/600 K. 28.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/984 Esas
KARAR NO : 2019/600
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/09/2017
KARAR TARİHİ: 28/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirkete söz konusu taşınmazın satımı için ilk olarak Mart 2017’de icapta bulunduktan sonra davalı şirket karşı icapta bulunduğunu ve sözleşme şartları üzerinde uzlaştıklarını, müvekkili şirketin davalı şirketin talebi üzerine dava konusu taşınmaz için 24/04/2017 tarihinde davalı şirketin banka hesabına 75.000,00-TL’yi kapora bedeli olarak EFT yoluyla ödeme yaptığını, davalı şirketin kapora bedelini aldıktan 1 ay sonra müvekkili şirkete e-posta ile kendi firmaları tarafından yapılan istihbarat sonucu müvekkili şirketin ileriki dönemlerde güven teşkil etmediği gerekçesiyle daire satışı yapamayacaklarını ve kaporayı 30 gün içinde müvekkili şirketin hasebına iade edileceğini bildirdiğini, müvekkilinin kapora bedelini derhal iade etmemesinin yasal dayanağı olmadığını, müvekkilinin davalı şirket hakkında İstanbul Anadolu 21. İcra Müdürlüğünün ———- E sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlattığını, davalı şirketin haksız olarak borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli yaptığı itirazın iptaline takibin devamına, davalı aleyhine alacağın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç ve masrafların davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle: davacı ve müvekkili arasında sözleşme yapıldığını, her ne kadar davacı tarafça sözleşme maddelerinin hükümsüz olduğunu beyan etse de sözleşme taraflar arasında mutabakat sağlandığını, sözleşmenin 9.1.2 maddesinde müvekkili şirketin sözleşmede belirtilen hesabına yatırılan paranın iadesinin 120 gün sonra yapılacağının hüküm altına alındığını, davacı tarafın 120 günün dolmasını beklemeden icra takibi başlattığını, davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibari ile kapora bedelinin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
İstanbul Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün———- Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 28/07/2017 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 02/08/2017 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, uyuşmazlığın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı, davalı firma ile taşınmaz satımı konusunda anlaştıklarını, 24/04/2017 tarihinde davalıya 75.000,00-TL kapora bedelini banka aracılığıyla gönderdiklerini, ancak davalının daire satışından vazgeçtiğini ve kapora ödemesinin 30 gün içeresinde iade edileceğini bildirdiğini, bedelin kendilerine iade edilmemesi üzerine icra takibi başlattıklarını iddia etmiş; davalı ise, taşınmaz satımı konusunda anlaşma yaptıklarını ve kapora ödemesi aldıklarını kabul etmekle birlikte yapılan istihbarat sonucunda sözleşmeden caydıklarını, bu durumun sözleşmede düzenlendiğini, sözleşmede cayma halinde bedelin iadesinin 120 günlük süre içerisinde yapılacağının düzenlendiğini, bu süre dolmadan davacının isteminin haksız olduğunu savunmuştur.
Davacı ile davalı arasında davalı firma tarafından yapılan ———-parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılan inşaata ilişkin daire satımı konusunda görüşme ve anlaşma olduğu, akabinde davacının 75.000,00-TL kapora bedelini 24/04/2017 tarihinde banka aracılığıyla davalıya ödediği, daha sonra davalı firmanın davacıya “Yaptıkları istihbarat sonucunda davacının ileriki dönemlerde güven teşkil etmediği, sıkıntı yaşanabileceği düşüncesi oluştuğu, bu nedenle davacıya daire satışının yapılamayacağının ve kapora iadesinin 30 gün içinde gerçekleştirileceği”ni bildirdiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Tarafların bildirmiş oldukları delil ve belgeler toplandıktan sonra, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Toplanan tüm deliller uyarınca; davacının daire satımı konusunda yaptıkları anlaşma uyarınca 24/04/2017 tarihinde davalıya 75.000,00-TL kapora bedelini banka aracılığıyla gönderdiği, 23/05/2017 tarihinde davalı tarafından davacıya e-posta gönderilerek daire satışı yapmaktan vazgeçildiğinin ve kapora iadesinin yapılacağının bildirildiği, dosyaya sunulan yazılı bir sözleşme olmadığı bu göre davalının “kapora iadesinin 120 gün içerisinde yapılacağı” yönünde sözleşme hüküm bulunduğu yönündeki talebinin dikkate alınamayacağı, taraflar arasında resmi bir şekilde yapılmış bir sözleşme bulunmadığı, adi şekilde yapıldığı anlaşılan sözleşmeden davalının cayması nedeniyle davacının gönderdiği miktar kadar davalının sebepsiz zenginleştiği, yaptırılan bilirkişi incelemesi ile, 75.000,00-TL asıl alacak ile, 1.302,23-TL tutarındaki işlemiş faiz talebinin yerinde olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 76.302,23-TL üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gereken 5.212,21-TL karar harcına karşılık peşin alınan 921,55-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.290,66-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.560,50-TL yargılama gideri ile 31,40-TL başvurma harcı, 921,55-TL peşin harç olmak üzere toplam 2.513,45–TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine AAÜT uyarınca takdir edilen 8.743,25-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28/05/2019