Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/88 E. 2019/440 K. 16.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/88 Esas
KARAR NO : 2019/440

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2017
KARAR TARİHİ : 16/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin alacağı nedeniyle davalı taraf hakkında İstanbul Anadolu ———–.İcra Müdürlüğünün—— sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, borçlunun 10/01/2017 tarihli itirazı üzerine söz konusu takibin durduğunu, davalı ile dava dışı————— firmalarının birleştiğini, söz konusu firmaların alacak ve borçları da davalı tarafa devredildiğini, davalı ile bakiye borcun belirlenmesi amacıyla 30/06/2016 tarihli mutabakat imzalandığını, mutabakat sonrası kısmi ödeme yapıldığını ancak borcun tamamının ödenmediğini, davalı ile yapılan email yazışmalarında cari hesap ekstre bilgilerinin gönderilmesinin talep edildiğini, davalı şirketin 02/01/2017 tarihinde vermiş olduğu cevapta müvekkil şirkete ait güncel ekstreyi email olarak gönderdiklerini, gönderilen emailde davalı şirketin müvekkil şirkete bakiye 54.080,07 TL borcunun bulunduğunu kabul ve ikrar ettiğini, icra takibine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, alacağın likit olduğunu iddia ederek; davalının İstanbul Anadolu ————.İcra Müdürlüğünün —— sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamını, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, müvekkil şirketin kayıtlarında cari hesap ilişkisine göre alacak ve borç kayıtlarının farklı gözüktüğünü, talep konusu alacağın yargılamaya muhtaç olduğunu, davacının daha önce Bakırköy————-.İcra müdürlüğünün 2014/9499 sayılı dosyası ile —— aleyhine icra takibi başlatıldığını ve takibe taraflar arası hesap mutabakatının sağlanamamış olması ve borcun bulunmamasından dolayı itiraz edildiğini, yasal süreler içinde herhangi bir işlem yapılmadığından dolayı davacının bu haklarının düştüğünü, icra dosyasının düşmesinin ardından cari hesap ilişkisi —————-müvekkil şirket tarafından devranılmasından sonra da devam ettiğini, buna rağmen hiçbir zaman önceki dönemi de kapsayan tam bir hesap mutabakatı yapılamadığını, müvekkil şirketin ———— kayıtlarına göre davacıdan 27.963,20 TL alacağının bulunduğunu, —- alacakları dolayısıyla da müvekkil şirket aynı dönemde davacıdan 26.386,87 TL alacaklı gözüktüğünü, davacı tarafından sunulan cari hesap ektresinde bu döneme ilişkin kayıtların farklı gözüktüğünü, davacının sunmuş olduğu ektre kayıtlarının da birbirini tutmadığını, davacının sunmuş olduğu kayıtlar taraflar arasındaki alacaklılık-borçluluk ilişkisi bakımından gerçeği yansıtmadığını, her alacağın tek tek incelenmesi gerektiğini, irsaliye ve faturaların tebliğinin uygun şekilde olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini savunarak; davanın reddini, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile cari hesap alacağından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
İstanbul Anadolu ————–. İcra Müdürlüğü’nün 2016/29808 Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 04/01/2017 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 10/01/2017 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, uyuşmazlığın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı, aralarındaki ticari ilişki kapsamında davalı firma ile birleşen ————— alacaklı olduklarını, şirketlerin birleşmesi sonrası borcun davalı şirkete aktarıldığı, cari hesap ilişkisinin davalının kabulünde olduğu ve e-posta aracılığı ile bakiye borcu kabul ettiği, ancak buna rağmen başlatılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini iddia etmiş;
Davalı ise, birleşme sonrası davacı ile ——- arasındaki ticari ilişkide hesap mutabakatının sağlanamamış olması ve ortada muaccel bir borç bulunmaması nedeniyle icra takibine itiraz ettiklerini, alacağın tek tek incelenmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkememiz yargılama aşamasında her iki tarafı da tacir olan tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, davacı ile davalı ile birleşen ———————- ve davalı tarafın ticari defter kayıtları incelenmiştir. İncelenen taraf defterlerinin usul ve yasaya uygun olarak tutuldukları ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı görülmüşt-ür. İncelenen davacı kayıtları uyarınca, davacının dava dışı —————— isimli şirketlere yönelik olarak düzenlemiş olduğu faturalardan dolayı 54.080,07 TL alacaklı olduğu, bu durumun ünvanları yukarıda belirtilen birleşen şirket kayıtlarıyla da örtüştüğü, buna göre davacı alacağından belirtilen şirketlerin birleştiği davalının sorumlu olduğu anlaşıldığından, davanın belirlenen alacak miktarı üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 54.080,07 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gerekli 3.694,21 TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 924,05 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.770,16 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 872,00 TL yargılama giderinin ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 871,53 TL’sinin ve 31,40 TL başvurma harcı ile 924,05 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.826,98 TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf gider yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
7-Hüküm altına alınan miktar üzerindenn —————— hükümlerine göre davacı lehine 6.298,81 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Reddedilen kısım yönünden davalı lehine 29,11 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı