Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/869 E. 2018/1331 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/869 Esas
KARAR NO : 2018/1331
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2017
KARAR TARİHİ : 18/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 09/08/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasındaki ticari İlişki sonucu, davalının işlettiği büfede satmak üzere müvekkilinden düzenli olarak sigara aldığını ve borç İlişkisi cari hesap ekstresi olarak tutulduğunu, davalı şirkete faturalara konu ürünlerin teslim edildiğini, ancak faturalara konu cari hesap ekstresi bakiyesi borcun ödenmediğini, davalı şirketin 10/04/2017 tarihli, 5.173,24 TL üzerinden hesap mutabakatını imzaladığını, hesap mutabakatından sonra yapılan satış ve 1.100,00 TL tahsilattan sonra hesap bakiyesinin 4.675,75 TL olduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine istanbul Anadolu 19. İcra Müdürlüğü’nün ———— Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının icra takibine itirazı sonucu takibin durduğunu belirtmiş olup, davanın kabulüne, davalının icra takibine yapmış olduğu İtirazın İptali ile takibin devamına, asıl alacak üzerinden 07/06/2017 tarihinden itibaren faiz işletilmesine ve asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline Ödenmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. HMK’nun 128. Maddesi uyarınca; Süresi içinde cevap dilekçesi vermemiş olan davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılır.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, davacı tarafından, davalıya teslim edilen mallar karşılığı bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
İstanbul Anadolu 19.İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 20/06/2017 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 23/06/2017 tarihinde borca, ferilerine ve yetkiye itiraz ettiği, icra takibine itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davanın 09/08/2017 tarihinde İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya hakkında yargılama sürecinde konusunda uzman mali müşavir bilirkişi tarafından rapor tanzim edilmiş olup, taraflara tebliğ edilmiştir. Alınan rapor bilimsel ve denetlenebilir nitelikte olduğundan hüküm kurmaya da elverişli kabul edilmiştir.
6100 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 89/1 maddesi uyarınca “Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde..” para borçlarının alacaklının yerleşim yerinde ödeneceğinden davanın alacaklının ikamet yerleşim biriminde açılmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığından davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine yaptığı itirazın yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandığından; davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davacının defterlerini sunduğu, davalının ise sunmadığı görülmüştür. Davacı tarafın defterleri üzerinde inceleme yapılmış, davacının sunmuş olduğu ticari defter ve kayıtların usulüne uygun tutuldukları, sahibi lehine delil niteliği taşıdıkları anlaşılmıştır.
Tacir olan davacının defter kayıtları incelenmiş, 2017 yılı defterlerinin ——— onaylı beratlarının süresinde alındığı, 08.06.2017 takip tarihine kadar, davalı şirkete 11.325,13 TL borç kaydettiği, karşılığında 6.648,29 TL alacak kaydı girmek suretiyle, 08.06.2017 takip tarihi itibariyle, davacı taraf kendi defterlerinde 4.676,84 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili tarafından dava dosyasına sunulan ——– Seri A Sıra no.lu mutabakat belgesinde; “10.04.2017 tarihi itibari ile …’den satın ve teslim aldığım ürün bedellerinden ve bu ticaretten oluşan borç bakiyemin 5.173,24 TL olduğunu kabul ve beyan ederim…” denilerek, davalı ————- tarafından imzalanmış olduğu görülmüştür.
Takip konusu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, fatura içeriği malların teslimine ilişkin, davalı şirket tarafından 10.04.2017 tarihi itibariyle 5.173,24 TL borcu bulunduğuna ilişkin mutabakat belgesinin bulunması ve faturaların “Teslim Alan” bölümünde——– ve ————-isim ve imzasının bulunması sebebiyle fatura içeriği malların tesliminin ispatlanmış olduğu, davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ve tensip zaptı tebliğ edilmiş olmasına rağmen, davaya katılmayıp, dava konusu fatura içeriğine ve imzaya itiraz etmediği, davalının ticari defterlerinin incelenmesi için Uzunköprü 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2018/18 talimat sayılı dosyasından gönderilen ihtara rağmen defter/belge ibrazında bulunulmadığından talimatın bila ikmal iade edilmesi, davalının fatura içeriği malların alınmadığına ilişkin somut bilgi& belge ya da, fatura içeriği malların bedelini ödediğine ilişkin ödeme dekontu sunmadığı hususları topluca değerlendirildiğinde, davacının malların teslimini ispatlamış olduğu ve davalıdan 4.675,75 TL alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin tebliğ şerhine havi ihtarname ya da eşdeğer belge bulunmadığından, takip öncesinde davacı alacağının muaccel olmadığından davacının takip öncesi faiz talebi yerinde değildir. İşin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle, takip sonrasında asıl alacak için 3095 S.K. m.2/2 kapsamında iskonto avans faiz oranının uygulanması uygun bulunmuştur.
İş bu sebeple aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile; davalı borçlunun İstanbul Anadolu 19. İcra Müdürlüğünün ——— esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin 4.675,75 TL. asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Yasanın 2/2. Maddesine göre avans esasına göre hesaplanan temerrüt faizi üzerinden devamına,
2-İşlemiş faizle ilgili harç yatırılarak açılmış bir dava olmadığından, işlemiş faizle ilgili karar verilmesine gerek bulunmadığına,
3-Likit ve muayyen nitelikte bulunan asıl alacağın % 20’si oranındaki 935.15 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 319,40 TL harcın peşin alınan 79,86 TL’den tahsili ile bakiye kalan 239,54 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 1.350,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Bakiye gideravansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, HMK’nin 345. Maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/12/2018