Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/815 E. 2022/146 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/815 Esas
KARAR NO: 2022/146
DAVA: Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat)
DAVA TARİHİ: 25/07/2017
KARAR TARİHİ: 24/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle;Davalının çek karnesi verdiği şahıslar ile davacı arasında, ——– bedelle satışını içeren sözleşme imzalandığı, Davacının arkadaşlarının uyarısı üzerine satışı gerçekleştirilen kişilerin dolandırıcı olduğunu öğrendiği, yaptığı araştırmada, araç üzerindeki —- tarafından dört ayrı parçaya ayrıldığı ve — araçlarına takıldığını tespit ettiği, davacının aracın — zilyetliğini devrettiği — —- bedelli çeki için, muhatap bankanın şubelerinden istihbarat raporu istediği, bankayetkililerince keşidecisi —— niteliğinde bulunduğu bilgisinin verildiği, Fakat çekin ödeme gününde muhatap bankaya ibrazı sonrasında çekin karşılıksız çıktığı, davacının, davalı —— istihbarat raporuna güvenip aracı teslim etmesi ve çekin karşılıksız çıkması sebebiyle maddi zarara maruz kaldığı,——–Bankaların, çek hesabı açılması ile ilgili olarak bu Kanunla kendilerine verilen görev ve yükümlülükleri yerine getirtirken, çek hesabı açtırmak isteyenin yasaklı olup olmadığını bu kanun hükümlerine göre araştırmaları; ayrıca ilgili kişinin ekonomik ve sosyal durumunun belirlenmesinde gerekli basiret ve özeni göstermesi gerektiği, Bankalar, çek hesabı açtırmak isteyenlerin yasaklılık durumuna ilişkin ——saptamak için fotoğraflı nüfus cüzdanı, pasaport veya sürücü belgesi örneklerini, yerleşim yeri belgelerini, vergi kimlik numaralarını, tacir olanların ayrıca —- kayıtlarım, esnaf ve sanatkar olanların ise esnaf ve sanatkar sicili kayıtlarını almak ve çek hesabının kapatılması halinde bunları, hesabın kapatıldığı tarihten itibaren on yıl süreyle saklamakla yükümlü olduğu, yerleşim yeri yurt dışında bulunan kişiler, bankaya kendileri ile ilgili olarak—- bildirmek zorunda olduğu, çekin karşılığının tamamen veya kısmen bulunmaması halinde, çek düzenleyenin bankaca bilinen adresleri, talebi halinde hamile verilmesi gerektiği” Davalı bankanın mevcut düzenlemeye aykırı davranarak davacının maddi Zarara uğramasına sebebiyet verdiği, İlgili çekin keşidecisi ve ortak hareket eden kişilerin, —– üzerinden ilan verilen—-aracı almak için davacı ile irtibata geçtikleri, davacının ile alıcılar arasında aracın devri çekin ödenmesine müteakip verilmesi kaydıyla sözleşme imzalandığı, Basiretli bir şekilde hareket etmek isteyen davacının, şirketi bankaya sorduğu, davalı banka tarafından ciddi araştırmalar yaptıktan sonra çek karnesi verdikleri, şirket yetkilisinin sağlam bir kişi olduğu ve şimdiye kadar hiç bir çeklerinin dönmediği beyan edildiği, Davacının bu bilgilere güvenerek sözleşmede adı geçen şahıslara aracı teslim ettiği, çek karşılıksız çıktığı gibi ——- ise sicilli bir dolandırıcı olduğu, adı geçenin karşılıksız çekleri nedeniyle —- bildirim yapılmış olduğu ve çek karnesi iade etmemekten kesinleşmiş mahkumiyetinin de bulunduğunun tespit edildiği, Keşideci şirket yetkilisi hakkında —- bulunulduğu, Aynı—– dosyada icra takibinde şirkete tebligat yapmak mümkün olmadığı,—— suç duyurusunda bulunulduğu, Davacının kendi çabalarıyla istihbarat incelemesi yaptığı, özellikle muhatap davalı banka ile yaptığı görüşmelerde dava dışı firmanın güvenilir bir firma olduğunun kendisine telkin edilmesi üzerine dava dışı firmayla ticari ilişkiye girdiği, edindiği izlenim sonucunda basiretli bir tacir gibi hareket ederek dava dışı firmaya aracı devri verilmeksizin teslim ettiği, davalı banka, —aykırı davranması sebebiyle uğradığı zarardan sorumlu olduğu, —– davalının kusuruyla sebep olduğu maddi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; —-yılında cari hesabı açıldığı,—- hakkında gerekli araştırmalar ve piyasa sorgulaması yapılmış olup herhangi bir olumsuzluk tespit edilemediğinden çek karnesi verildiği, —– diledikleri kimselerle diledikleri koşullarda sözleşme akdetme hakkına sahip olduğu, bu bağlamda bankanın uygun gördüğü kimselerle çek anlaşması yaparak bu kişilere çek karnesi verebileceği, —– göre çekle işleyecek hesap açarken araştırma yükümlülüğünü yerine getirerek basiretli bir tacir gibi davrandığı ve gereken özeni gösterdiği, ilgili firmanın çek hesabı banka tarafından açıldığında herhangi çek hesabı açtırma yasağı bulunmadığı, davacının bildirmiş olduğu dosyaların her birinin, çek karnesi verildikten sonra açıldığı,—-yaprak çek karnesi teslim edildiği, — ödemesinin düzenli olarak gerçekleştiği, bunun yanı sıra —- vadeli kredinin ödemelerinin düzenli olarak yapıldığı, firmayla o dönemde herhangi olumsuzluk olmaması sebebiyle çalışıldığı, İlgili firmanın—– ile de çalıştığı, davalı bankanın gerekli özeni ve araştırma yükümlülüğünü yerine getirdiği, davacının iddialarının herhangi bir belgeye dayanmadığı, banka tarafından yalnızca— çek taahhüt riskine karşılık, ——– taahhütnamesi alındığı, Çek sorgulamalarında yazılı istihbarat verilmediği, kabul anlamına gelmemek kaydıyla; davacıya sözlü istihbarat verilmiş olsa dahi müşterinin geçmiş ve o anki durumu göz önüne alınarak müşteri hakkında bilgi verildiği, gelecekte ne olacağı hakkında bilgi ve yorum yapılmadığı, bu sebeple davanın reddi talep edilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Taraflar arasındaki ihtilaf dava dışı ——- çek hesabı açılırken ve çek karnesi verilirken araştırma yükümlülüğünün yerine getirilip getirilmediği, yerine getirilmediyse ortaya çıkan zararın tazmini noktasında toplanmaktadır.
Çek hesaplarının açılması sebebiyle mevzuatımız bankalara bazı yükümlülükler getirmiştir. Hesabın açıldığı ve çek defterlerinin verildiği tarihte —– düzenlemelere göre, bankaların çek verilecek kişilerle ilgili araştırma yükümlülüğünün çek defteri talep eden kişi hakkında yasaklılık kararı olup olmadığının tetkik etmek ile ekonomik ve sosyal araştırma yapmaktır.
Ekonomik durum araştırmaları, müşterinin finansal gücünün, düzenlediği çekleri ödemesinde sorun yaşamayacak şekilde güçlü olduğunun tespiti için yapılan araştırmalardır. Çek defteri verilirken bankanın, müşterinin moralitesini, kişisel niteliklerini, gelir yaratma kapasitesi ile iş görme niteliğini ve sermayesi ile ödeme gücünü, yani karakter, kapasite ve kapitalinin araştırılması gerekmektedir.
Karakter veya moralite, müşterinin borcunu vadesi geldiğinde ödeme istek ve kararlılığını ya da borcunu geri ödeme konusundaki niyetini ifade eder. Bu sebeple de müşteri karakterini tespit edebilmek için, daha önceden almış olduğu borçları ödeyip ödemediği ile ilgili araştırma yapılması gerekir.
Kapasite, müşterinin fiilen borcu geri ödeyebilme gücüdür. Kapasitenin tespit edilebilmesi için müşterinin normal etkinliğiyle yarattığı değerlere bakılması icap etmekte, bu durumun tespit edilebilmesi için de, ilgili müşterinin gelir gider tablosu, bilanço ve mizanına bakılması gerekmektedir.
Bankaların sosyal durum araştırmasının kapsamı ise, çek hesabı açılması talep eden kişinin sosyal ve ticari şöhretinin çek düzenlemeye elverişli bulunup bulunmaması ile ilgilidir ve dolandırıcı, ödeme ahlakı zayıf, dolanlı, karmaşık ilişkilere giren, biri olarak tanınan kişilere çek hesabı açılmaması gerekmektedir.
Bu kapsamda yaptırılan bilirkişi incelemesinde, bankanın, çek hesabı açıldığı tarihte yasaklı olmamasına rağmen müşteriden, yasaklılık beyanlarını almadığı, çek verilirken yasaklılık araştırması ile—— bulunmadığı, ekonomik ve sosyal araştırmaların ise gerektiği şekilde yapılmadığı tespit edilmiştir.
Çek hesabı açılması ve çek defteri verilmesinde bankanın sorumluluğu bir kusur sorumluluğu olup; banka ancak kusuru nispetinde sorumlu olur. Zararın ortaya çıkmasında meşru hamilinde gereken basiret ve özeni göstermesi, çek keşidecisi ile ilgili araştırmaları yapması gerekmektedir. Aksi halde gerekli araştırmayı yapmaması sebebiyle hem çek hamili, hem de banka müterafik kusurlu olarak addedilmelidir.
Dosyada bulunan deliller incelendiğinde , davacı olan çek hamilinin, — çekicinin eklentisi mahiyetindeki aracını resmi ortağı olmayan—-kişilere sattığı, satış sırasında davaya konu— tarafından keşide edilmiş lehdarın—– bedelli çekin alındığı, çekin bankaya sordurulduğu ve olumlu referans alındığı ancak çekin karşılıksız çıktığı, ———-adet karşılıksız çek keşide etmekten adli sicil kaydı olduğu anlaşılmıştır.
Davacının müterafik kusuru değerlendirildiğinde ticari satım sonucunda ödeme aracı niteliğinde çek aldığı ve çeki bankaya sordurduğu ve olumlu referans aldığı anlaşıldığından, çekin ödeme aracı olması bankaca çek karnesi verilirken gerekli araştırmaların yapıldığı düşüncesi ile alması ve çeki alırken çek sahibi şirketi başkaca araştırma yetkisi ve yükümlülüğü olmadığı kanaati hasıl olduğundan müterafik kusur addedilmemiştir.
Bununla beraber, çek hamillerinin, gerekli araştırma yapılmadan verilen çek defterleri sebebiyle doğan zararlarının bankalardan talep edebilmeleri için, öncelikle çekte yer alan kendilerinden önceki muhataplara başvurmaları ve bu şahıslardan, çek bedelini tahsil etme imkanının olmadığını ortaya koymaları gerekmektedir.
Dava konusu olaya bakıldığında, ilgili çekin keşidecisinin —– ve davacının cirosundan önceki cirantanın — olduğu görülmektedir.
Davacının bu muhataplardan, —- dosyadan takibe geçtiği ve şahıs adına mal varlığı olmadığı tespit edildiği, ———sayılı dosyasından takip yapıldığı ve bu takip neticesinde de borçlular adına mal varlığı tespit edilemediği diğer bir deyişle zararı tazmin edemediği anlaşılmıştır.
Davalı bankanın çek karinesi verirken üzerine düşen yasal sorumlulukları tam olarak yerine getirmediği, davacının çek karinesi alırken kendisinden beklenebilecek özen yükümlülüğünü yerine getirdiği , çek keşidecisi ve cirantalara yaptığı takibin sonuçsuz kaldığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabülü ile; —– alacağın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Alınması gereken 80,70-TL karar harcına karşılık peşin alınan 31,40-TL ‘nin mahsubu ile bakiye 49,30-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından sarfolunan 1.016,00-TL yargılama gideri, peşin alınan 31,40-TL harç gideri toplamı 1.047,40-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 1.000,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, kesin olarak verilen davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/02/2022