Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/759 E. 2018/630 K. 19.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/759 Esas
KARAR NO : 2018/630 Karar
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/04/2015
KARAR TARİHİ : 19/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA, SAVUNMA, DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı hakkında Anadolu 25. İcra Müdürlüğünün ………….. Nolu dosyasında 23.748,26 TL asıl alacak için icra takibi başlattıklarını, ancak davalının haksız olarak takibe itiraz ederek, durmasına sebebiyet verdiğini, takibin dayanağının davalıya elden verilen ödemelere karşılık, davalı borçlu tarafından davacıya verilen 06/03/2012 vadeli senet olduğunu, bu nedenle haksız itirazın iptaline takibin devamına ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:……..Anaokulunun devrini almak için kendisinin ve ……n şirket sahibi olan ….. toplam 50.000,00 TL senet verdiğini, …………..’nin ortaklıktan ayrılmak istediğini, bunun üzerine davacının ……’nin % 50payına talip olduğunu, ortaklık amacı ile 01/11/2011 tarihinde 6.000,00 TL, 04/11/2011 tarihinde 6.500,00 TL, sonradan 6.900,00 TL olmak üzere 19.400,00 TL ödeme yaptığını, bu ödemelerin şirket sahibi …. …..ödeme olarak verildiğini, vermiş olduğu bedel karşılığında toplam 19.400,00 TL lik senedi verdiğini, ancak ……………….hisse devri için verilen senetlerin zamanında ödenmemesi nedeni ile takipler yapıldığını, toplamda 68.000,00 TL ödeme yaptığını, sıkıntı yaşayınca anaokulunu kapatmak zorunda kaldığını, dava konusu alacağın şirket hissesi karşılığında…… ödendiğini, kendisine ödenmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğü’nün …….Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 02/09/2014 tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya tebliğine dair dosyada herhangi bir evrağa rastlanılmadığı, davalının 08/09/2014 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Davacının alacağının 19.400,00 TL tutarındaki bonoya dayandığı, vade tarihinden takip tarihine kadar 6.601,71 TL faiz talep edebileceğinin hesaplandığını, davacının bu tutarın 4.348,26 TL olarak talep ettiği yönünde mütalaa etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, zaman aşımına uğramış bono nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı bononun lehdarı, davalı da keşidecisidir. 06/03/2012 vade tarihli, 01/02/2012 keşide tarihli, 19.400,00TL bedelli bononakden kaydı ile davacıya verilmiştir. Bononun arkasında “Anaokulu ortak çalışma için alınan bedel” yazılıdır.
Davaya konu İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğü’nün……. sayılı icra dosyası incelendiğinde, 02/09/2014 tarihli takip talebi ile 19.400,00TL asıl alacak ile 4.348,26 TL işlemiş faiz ile birlikte toplamda 23.748,26 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, takip tarihinden itibaren yasal faiz talep edildiği görülmüştür. Davaya konu icra dosyasında, ödeme emrinin borçlunun 08/09/2014 tarihinde, süresinde borca,faize ve ferilerine itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davacının da süresi içinde, 20/04/2015 tarihinde iş bu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır. Davacı, davasını asliye hukuk mahkemesinde açmış, dava İstanbul Anadolu 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin …… E sayılı dosyası üzerniden görülmüş, 07/02/2017 tariinde görevsizlik kararı verilmiş, görevsizlik üzerine dosya mahkememize tevzii edilmiştir.
Tarafların ticari bir iş ilişkisi içinde oldukları iddia edildiğinden, tarafların tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiştir. Bilirkişi incelemesinde taraflar bono dışında başkaca bir ortaklık sözleşmesi, ödeme makbuzu, dekont vs belge sunmamışlardır.
Davacı, davalıya elden nakit para verdiğini, davalının da bu bonoyu düzenleyip verdiğini ileri sürmektedir. Davalı ise, davacıya para vermediğini, davacının…. Eğitim…Ltd. Şti şirketinin ortağı olmak için çeşitli ödemelerde bulunduğu ancak, işlerin iyi gitmediğini düşünerek bakyie ödemesini yapmadığı gibi verdiği paranın da iadesini talep ettiğini, senedin teminat senedi olduğunu ileri sürmüştür. Ticaret Sicili kayıtlarına göre erdin …… Şti şirteni 17/07/2007 tarihinde ½ hissesi ….., ½ hissesi ….adına kayıtlı olarak kurulmuştu…..e ait ½ lik hisse Emin Birlik’e, ondan da …..’ye devredilmiştir. ……..’e ait ½ lik hissesin ise yarısı (¼ hisse)….. diğer yarısı …..devredilmiştir. 23/05/2011 tarihinde de ……….aik 1/4lük nhisse ile Selim Hocaoğlu’na ait ¼ lük hisse davalı … Taherbahremiye devredilmiştir. Şirketteki son duru şirketin ½ sinin ………..’ye; ½ si Işık Taherbahremi’ye aittir. Davacının şirket ortaklığında veya yönetiminde adı geçmemektedir. Şirketin 07/07/2014 tarihinde resen terkin edildiği anlaşılmıştır.
Bono her ne kadar zaman aşımına uğramış ise de, bir borcun varlığına işaret eden yazılı delil başlangıcıdır. Bononun önünde veya arkasında açıkça “teminat senedidir” şeklinde bir ifade yoktur. Bononun arka yüzünde yazan “Anaokulu ortak çalışma için alınan bedel” ifadesi senedin teminat senedi olarak verildiği anlamını çıkarmaya yeterli değildir. Davalı, davacının ortaklık düşüncesi ile çeşitli zamanlarda ödemeler yaptığını kabul etmektedir. Bu durumda davalı artık ya bu ödemelerin iade edildiğini ispatlamak ya da bir sebeple bu ödemelerin karşılığının verildiğini (örneğin davacının ortak olduğunu, hisse sahibi olduğunu vs) kanıtlamak durumundadır. Taraflar arasında, mahkememize sunulmuş ,hiç bir protokol veya yazılı her hangi bir belge, sözleşme yoktur. Senedin teminat senedi olarak verildiği iddiası de ispata muhtaç kalmıştır. Davacının, işlerin iyi gitmediğini düşünerek verdiği paraların iadesini istediği davalının açık kabulünde olduğuna göre ilamsız takibe konu edilen bono nedeniyle davacının alacak hakkının olduğu kanaatine varılmıştır. Bonoda belli bir vade söz konusudur. Bu vadeden takip tarihine kadar hesaplanan yasal faiz 4.413,00 TL olup, takip talebi ile 4.348,26 TL talep edilmiştir. Bilirkişi raporunda, ticari faiz oranından hesaplama yapmışsa da takip talebinde yasal faiz istenmiştir. Yine de talep, miktar itibariyle hesaplanandan düşük olduğu için sonuç değişmemiştir. Takip talebindeki yasal faiz de dikkate alınarak buna göre hüküm kurulmuştur.
Açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜNE;
İstanbul Anadolu 25. İcra Müdürlüğünün ….esas sayılı takip dosyasında davalı tarafça yapılan İTİRAZIN İPTALİ ile takibin DEVAMINA;
2-Asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar talep gibi yasal faiz uygulanmasına;
Asıl alacak olan 19.400,00 TL’nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
3-Alınması gerekli 1.325,21 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 286,87 TL den mahsubu ile 1.038,34 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 31,80 TL ilk masraf, 286,87 TL peşin harç, 150,00 TL posta-tebligat masrafı, 600,00 bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.068,67 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.328,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/06/2018