Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/666 E. 2018/682 K. 27.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/666 Esas
KARAR NO : 2018/682
DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/06/2017
KARAR TARİHİ : 27/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili Konstantin’in davacı ……San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti’nin sahibi olduğunu, davalı …’nın ise müvekkili şirketin eski müdürü olup aynı zamanda müvekkili şirketle aynı alanda iştigal eden kendi aile şirketi olan……. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin ortağı olduğunu, davalı şahsın dava dışı …… ile iş birliği içerisinde 3. şirketlere kendilerini müvekkili şirketin sahibi olarak tanıtarak malları kendi aile şirketine teslimlerini sağlarken, faturaları müvekkili şirket adına kestirdiğini, müvekkili şirket adına kesilen faturalar neticesinde Lifcom şirketine teslimini sağlamaları neticesinde müvekkili şirketin zarara uğratıldığını, davalının kendi aile şirketine haksız kazanç sağladığını, haksız menfaat elde ettiklerini gizlemek amacıyla müvekkili şirketin bazı imalatlarını ……San ve Tic. Ltd. Şti’ne yaptırdığını ve faturalandırdığını, söz konusu imalat bedellerinin mahsup edildikten sonra müvekkilinin ortağı olduğu şirketin 604.834,07-TL zarara uğratıldığını, haksız kazancın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 5. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, borca haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin ……….Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, davalının müvekkili şirketi üçüncü kişiler nezdinde borçlandırdığını, davalının şirket müdürü vasfını kullanarak müdürlük görevini üstlendiği şirketi zarara uğrattığını ve müvekkili şirketin ticaret hayatını bitirme noktasına getirdiğini, davalı hakknda ceza davası başlatıldığını, davalı şirket müdürünün kusuruyla verdiği zarardan müvekkili şirkete karşı sorumlu olduğunu, bu nedenlerle öncelikle teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesine, kabul görmemesi halinde teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı veril……….Steimberg Asansör San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti’ye verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ile özetle; müvekkilinin ortağı olduğu …… isimli şirketin 2005 yılında kurulmuş asansör sektöründe güçlü, köklü ve tecrübeli firma olduğunu, davacı …… …… asansör pazarında yeni bir ürün geliştirilmesi için …… Şirketine 2013 yılının Şubat ayında teklifte bulunduğunu, bu teklife göre farklı isimle vemarkayla bir asansör şirketi kurulacağını ve bu şirketin ……… şirketinin asansör konusunda geçmişe dönük deneyimini, proje, çizim ve kabin tasarımlarını kullanarak davac……vasıtasıyla Rusya pazarında işler yapacağını, söz konusu teklifin müvekkili tarafından ilerde büyük işler başarılacağı inancıyla kabul edildiğini, bunun üzerine Almanya’da şirket kurulduğunu, davacı ………’in talebiyle müvekkilinin her iki şirketin de temsilci ve müdürü olduğunu, kurulan işbirliği sebebiyle müvekkilinin ortağı olduğu ……şirketinin elinde bulunan asansör şirketi için gerekli olan tüm teknik veriyi……….Şirketinin kullanımına bıraktığını, bunun karşılığında 250.000-EURO bedel ödenmesi kararlaştırıldığını ancak hiçbir zaman ödenmediğini, müvekkili sayesinde Steimberg’in uluslararası marka tescili yaptığını ve Rusya piyasasında ürünün satılabilmesi için hem Almanya’daki merkez firması için hem Türkiye’dki yerleşik ……….Ltd. için “Gost Ru” asansör uygunluk sertifikası aldığını, müvekkilinin şahsi kredi kartı ödemelerini müvekkili şirket hesaplarından yapmadığını, olayın tam tersi olduğunu, müvekkili ve annesinin davacılar için kendi kredi kartlarını kullandıklarını ve yaptıkları harcamaları davacı şirket tarafından iade edildiğini, ……Şirketinin tüm kurumsal ve hukuksal işlerinin müvekkili tarafından yürütüldüğünü, teknik ve saha işlerinin ise müvekkilinin ortak olduğu …şirketi teknik ekibi tarafından idare edildiğini, bu açıdan bakıldığından……..Şirketini kuran ve işler hale getirenin müvekkili ve ortağı olduğu şirket olduğunu, davacıların müvekkili tarafından söz konusu para çıkışlarının ve ödemelerinin yapıldığı iddialarının tamamen iftira olduğunu, zira şirket hesaplarının şirketin Rus patronu davacı …… tarafından sahip olduğu internet şifresi ile bizzat kontrol edildiğini, bununla birlikte dava dışı Dilara tarafından yapılması icap eden ödemelerin ise davacının onayı ile gerçekleştiğini, İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasında hiçbir şekilde müdürün kötüniyetli veya kusurlu olarak şirkete zarar verdiği hususunun değerlendirilmediğini, başka birdeyişle bu dosyanın müdürün kusurluluğunu ispatlamaya elverişli bir dosya olmadığını, hatalı inceleme yapıldığını, tüm şirketler hakkında inceleme yapılması gerekirken sadece……ve …… şirketlerinin inceleme altına alındığını, bu nedenlerle öncelikle aynı konuda başka bir dava (İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk Mahkemesi) görülmekte olduğundan huzurdaki davanın derdestlik sebebiyle reddine, bu talepleri kabul edilmediği taktirde İstanbul Anadolu 44. Asliye Ceza Mahkemesinin ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasına, haksız davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/681 Esas, 2017/633 Karar sayılı dosyasının rapor ve karar örneği , İstanbul Anadolu C.Başsavcılığının….. Soruşturma dosyasının iddianame örneği, davacı şirketin İTO’dan sicil dosyası, banka kayıtları, İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin ……. Esas sayılı dosya örneği celp ve ibraz edilmiştir.
Mahkememizin ön inceleme duruşmasında davacı şirket vekiline müdürün sorumluluğu davası açılması için alınmış genel kurul kararı olup olmadığını bildirmesi ve sunması için iki hafta kesin süre verilmiştir.
Davacılar vekili 19/02/2018 tarihli dilekçesi ile davalı …’nın müvekkili şirket nezdindeki müdürlük görevine 03/07/2015 tarihinde son verildiğini, bu davanın açıldığı tarih itibariyle müdür sıfatı olmadığından ayrıca bir genel kurul kararı alınmasına gerek olmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 26/02/2018 tarihli yazı cevabına göre; davacı şirketin ortakları olarak ………….isimli kişilerin kayıtlı olduğu, bu kişilerden … ile …. münferit yetkili oldukları, diğer ortak …… Krockhin’in müştereken yetkili olduğu anlaşılmıştır.
İTO’dan gelen yazı cevabına göre davalı …’nın hem ortak hem de münferit yetkili göründüğü, ayrıca diğer ortak İnara Bayram’ın 24/06/2015 tarihinden itibaren münferit, ortak ….. …. 24/06/2015 tarihinde müşterek yetkili göründüğü anlaşılmakla davacı vekiline davalının müdürlük görevi ve yetkisine son verildiğine ilişkin karar örneğini sunması, kararın Ticaret Sicilde tescil ve ilanına ilişkin belgeleri sunması için süre verilmiştir.
Davacı vekili tarafından 13/06/2018 tarihli dilekçe ekinde sunulan 03/07/2017 tarihli ticaret sicil gazetesi örneğine göre; Davacı……Asansör San. Ve Dış Tic. Şti’nin 24/06/2015 tarihli genel kurulunda “…’nın müdürlük görevine son verilmesine ve şirket müdürlüğüne 5 yıllığına İnara Denisheva’nın atanmasına” karar verildiği ve ilan edildiği anlaşılmıştır.
Sorumluluk davasında önemli olan zarar iddialarını oluşturan eylemlerin net olarak ortaya koyulması ve zararın oluştuğu tarihte davalının yönetici olup olmadığı, dolayısıyla sorumlu olup olmadığının belirlenmesidir. Bu nedenle görevi sona ermiş olsa bile müdüre karşı sorumluluk davası açılması için genel kurulun bu konuda karar alması gerekmektedir. Davacı tarafa verilen süre içerisinde bu konuda alınmış bir genel kurul kararı sunulmamıştır. Genel kurul kararı bu davanın görülebilmesi için özel dava şartı niteliği taşıdığından ve dava şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın 114. Ve 115. Maddeleri gereği dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL karar harcının peşin alınan 170,78-TL’den mahsubu ile bakiye 134,88-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf olunan 17,60-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/06/2018