Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/624 E. 2022/412 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/624 Esas
KARAR NO : 2022/412

DAVA : İtirazın İptali (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/05/2017
KARAR TARİHİ : 12/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının————- amacının gerçekleşmesi için yapılan ve diğer —– ödediği —- kendi payına düşen ödemeyi ödememesi üzerine davalı aleyhine —–sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, takip konusu borç miktarının likit olması ve yargılamayı gerektiren bir hususun olmaması, itirazın kötü niyetli olması ve itiraz sonucunda takibin durması hususlarının nazara alınarak davalının %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesi ekindeki takibe dayanak olarak gösterilen —- tarihli — Tutanakları’nın —- kirliliğinden başka bir amaç taşımadığını, takip konusu —- Kararına ait olduğunu, söz konusu kararın iptali için üyelerden—— tarafından kooperatif ana sözleşmesinin 59/3 ve 87.maddesi ile TTK.292 ve kooperatifler Kanunu’nun 46.ile 52.maddesi hükümlerine istinaden —- dosyası ile iptal davası açıldığını, yine — yılında yapılan genel kurulda alınan kararların iptali için — tarafından —–sayılı dosyası ile iptal davası açıldığını, davacı vekili tarafından iş bu davanın açılma sebebinin anlaşılamadığını, davacının aynı iddialarına benzer —–dava açıldığını ve davanın reddedildiğini,——T.T.K.292 maddesi ve gerekse de ana sözleşmenin 87.maddesinde belirtilen görevleri dışında başka işlemler yapamayacağının açıkça belirtilmiş olmasına rağmen yöneticilerin yetkilerini aşarak üyelerden çeşitli nedenlerle para toplamaya çalışmalarının maksadı aşan kötü niyetli girişimler olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Davacı vekili dava dilekçesinde; icra dosyasını, genel kurul kararını ve bilirkişi incelemesini delil olarak göstermiştir.
Davalı cevap dilekçesinde deliller bölümüne yer vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, —-kaynaklanan üyelik aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Davaya konu —-.sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı —–işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.224,33 TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız takip başlatıldığı, davalı-borçlunun itirazı üzerine takibinin durdurulduğu görülmüştür.
Davacı —-toplantısında alınan —- toplanmasına karar verilmiştir. Söz konusu genel kurul kararlarının iptali —- dosyası ile açılan dava bekletici mesele yapılmış, açılan davada davanın reddine karar verilmiş ve karar —– tarihinde kesinleşmiştir.
Mali müşavir bilirkişi —— tarafından alınan 30/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda, takip tarihinde, davacının davalıdan—- işlemiş faiz olmak üzere toplam —- alacağının olduğu belirtilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda sadece —- alınan kararlar doğrultusunda — bir inceleme yapılmış olması, —- kayıtları incelenerek, 1163 sayılı kanunün 23.maddesindeki —- yönünden değerlendirme yapılmaması nedeniyle yeterli bulunmamış, bu nedenle kooperatif konusunda uzman mali müşavirden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mali müşavir— tarafından hazırlanan 20/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda, davaya konu —- kararında toplantı ve karar nisabının sağlandığı, arsa alımı ile ilgili —– tarafından mali yükümlülüklerinin yerine getirildiğinin —- görüldüğü, ödeme yapmayan davalı dahil tüm üyeleri de bağladığı dolayısıyla takip tarihi 06.04.2017 itibarıyla takibe konu alacağı etkilemeyeceği, 10.04.2016 tarihli genel kurul kararına göre üyelerden toplanan 3.000 TL”’nın daha sonra—- sırasında para toplanırken —- cari hesabından mahsup edildiğine ilişkin açık şekilde bir —- kararı, —– tarihli —–kurulda yetkilendirilen— hazırladığı tablo üzerinde davalının da daire sahibi olduğu —- ödenmesi gereken tutarın —- kooperatifin bankadaki parasından kullanılarak mali yükümlülüklerini tam yapmış diğer — borcundan mahsup edildiğinin anlaşıldığı, geçmişte —-. ödemesini kooperatife yapmayan davalıdan ise bu — mahsuba konu bir tutarı olmadığından tablo üzerinden mahsup ve iade yapılma imkanı olmadığı, davacının davalıdan — ve takip öncesi ———-alacaklı olduğu, —- mevcut belge ve kayıtları incelendiğinde —– hak ve ——— eşitlik ilkesine aykırı bir uygulama görülemediği kanaatine varıldığı, mahkemece farklı bir değerlendirme yapılarak eşitlik ilkesi gereğince 3.000-TL’nin mahsubu halinde davacının alacağının —– belirtilmiştir.
Hukukî ilişkilerde temerrüt durumunda, uygulanması öngörülen temerrüt faiz oranı, Türk Borçlar Kanunu madde 120 uyarınca, yıllık yasal faiz oranının yüzde yüzünü aşamaz. Bu hükme uygun davranmak suretiyle taraflar temerrüt faiz oranını serbestçe belirleyebilir. Bu sınırlama Türk Ticaret Kanunu madde 8/1 uyarınca ticari işlerde uygulanmaz. Somut olayda, kooperatif ile üyesi arasında bir ticari iş söz konusu değildir. Bu sebeple, —ödenmesinde temerrüde düşen üyelerden, talep edilecek temerrüt faizinin oranı belirlenirken TBK’nın madde 120’de ifade edilen sınıra uygun karar alınmalıdır. Bir başka ifadeyle, — belirlenecek temerrüt faiz oranı, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre belirlenen yasal faiz oranının yüzde yüzünden fazla olamayacaktır. Huzurdaki olayda — belirlenebilecek temerrüt faiz oranı yıllık yasal faiz oranı olan %9’un yüzde yüz fazlası olan %18 oranından fazla belirlenemeyecektir. — Davacı — tarihi — toplantısında alınan — kararlarda aylık yüzde 3 gecikme faizi (yıllık %36) uygulanmasına karar verilmiş olup, yasal faizin 4 katı oranında alınan karar yasaya aykırıdır. Bu nedenle takip öncesi ve sonrası aylık %1,5-yıllık %18 faiz üzerinden karar verilmesi gerekmektedir. Takip öncesi işlemiş faiz olarak talep edilen miktar aylık %1.5 faiz oranının altında olup, takip sonrası için aylık %1,5 üzerinden işlemiş faize karar vermektedir.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı—- toplantısında — davacının davalıdan — asıl alacak ve ——-alacaklı olduğu, talep edilen alacağın eşitlik ilkesine aykırı olmadığı anlaşılmakla, davalının itirazının iptaline, taleple bağlı kalınarak takibin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faiz ile birlikte takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
İİK 67/2.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Genel kurul kararı ile belirlenen alacak likit olup, davalının itirazı haksız olduğundan davacı lehine itirazın iptaline karar verilen miktarın %20’si oranında icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜNE,
1——- Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte davalı-borçlunun itirazının iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yasal faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen 4.224,33-TL.nin %20’si oranında (844,86-TL) icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 288,54 TL karar harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 72,14 TL harçtan mahsubu ile bakiye 216,40 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.764,60 TL yargılama gideri ile 72,14 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı toplamı 1.868,14 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan—- göre takdir olunan 4.224,33-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalının yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.