Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/591 E. 2018/932 K. 02.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/591 Esas
KARAR NO : 2018/932

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/05/2017
KARAR TARİHİ : 02/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacının davalı şirkete muhtelif tarihlerde mal ve hizmet satışı yaptığını davalının bundan doğan borçlarını ödememesi üzerine davalıya aleyhine İstanbul Anadolu…. İcra Müdürlüğü’nün 2017/9866 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını davalının borca itiraz ettiğini davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde özetle, davacının taahhüt ettiği işi devreye alarak çalışır halde teslim etmediğinden davalıyı mağdur ettiğinden hak edilişi yapılmadığını, davalı şirketi ciddi zararlara uğrattığını bu nedenle takibe itiraz ettiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlık; tacirler arası ticari ilişkiden kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafça davalı aleyhine başlatılan Anadolu ….. İcra Müdürlüğünün 2017-9866 esas sayılı dosyası icra dairesinden getirtilip incelenmiş, davacının alacaklı sıfatıyla genel haciz yoluyla takip yaptığı, bu takibe davalı- borçlunun itiraz etmesi üzerine takibin durduğu görülmüştür. Böylece davacının alacaklı davalının borçlu olduğu anlaşılmakla davada aktif husumet ehliyeti sağlanmış olup taraflar arasında bu hususta bir çekişme yoktur.
Davacının; borçlu tarafından yapılan 19.04.2017 tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
HMK 222. Maddesi gereğince tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş; duruşmada hazır olmayan davalıya HMK 220 ihtaratını içerir davetiye usulüne uygun biçimde tebliğ edilmiştir. Dosya Mali Müşavir ve makine mühendisi bilirkişiye tevdi olunmuştur. Bilirkişi raporda özetle; ” Davacı şirketin ticari defterleri incelendiğinde, davacı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 10.190,00 TL alacaklı göründüğü, söz konusu işlemlerin yapılara test işlemlerinin tamanlanmasına müteakip ilgili kişilere, firmalara teslim işinin yapılarak hizmetin tamamlanmış olması gerektiği, bu kapsamda dosya kapsamından hizmetin tamamlanıp tamamlanmadığına dair yorum yapılmasının mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır.” şeklindedir.
Bilirkişi raporu HMK 280 maddesi gereğince taraflara tebliğ edilmiştir.
Kök bilirkişi raporu yeterli, denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, icra takip dosyası, ticari defterler üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava konusu uyuşmazlık icra takibine konu borcun gerçekte varolup olmadığıdır. Davalı tarafın cevap dilekçesi incelendiğinde davacı ile aralarında takibe konu hizmetin yapımı konusunda anlaşma sağlandığı sabit olup davalı taraf ticari ilişkiyi inkar etmemektedir. Davalı taraf emtiaların montajının yapıldığı fakat devreye sokulmadığını iddia etmekte olup bu konuda ispat yükü davalı taraf üzerindedir. Davalı tarafın cevap dilekçesi ve ekinde sunduğu mail çıktısı incelendiğinde mail tarihinin dava tarihinden sonra olduğu anlaşılmıştır. Davalı taraf takibe konu cari hesap alacağında belirtilen hizmeti tam ve eksiksiz olarak almadığını ispat edemediğinden davalının cevap dilekçesinde sunduğu hususlar ispat edilememiş ve bilirkişi incelemesi neticesinde davacının ticari defterlerinde mevcut olan takibe konu alacağın mevcut olduğu taraflar arasında ticari ilişkinin de davalı tarafça inkar edilmediği gözetildiğinde sabit olmakla; davalının davacıya icra takibine konu miktarda borcu olduğu anlaşıldığından; İstanbul Anadolu ….. İcra müdürlüğünün 2017-9866 esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptaline, davaya konu alacağın cari hesap ilişkisinden kaynaklanması göz önüne alındığında alacağın likit olduğu takdiren mahkememizce kabul olunarak asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamıyla aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerektiği vicdani kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KABULÜ İLE;
1- İstanbul Anadolu……. İcra müdürlüğünün 2017/9866 esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK 67 maddesi gereğince İPTALİNE, takibin devamına,
2- İİK 67/2 maddesi gereğince Asıl alacağın % 20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınıp, davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gerekli 696,07 TL harcın davacı tarafça peşin yatırılan 123,07 TL’den mahsubu ile 573,00 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan……. uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 123,07 TL peşin harç, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti, 125,00 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere 1.848,07 TL giderin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı,davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. .

.