Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/588 E. 2018/1182 K. 20.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/588 Esas
KARAR NO : 2018/1182
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2017
KARAR TARİHİ : 20/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili . tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, ofis mobilyaları satışı yapan davalı şirkti ile dava dilekçe ekinde yer alan sözleşmeyi. ….tarihinde akdettiğini* işbu sözleşme ile davalıdan iki adet dolap, yazıcı taşıyıcı, plato etajer ayağı, dolap rafı olarak ürünleri sipariş ettiğini, karşılığında da .-TL bedeli ödemeyi taahhüt ettiğini, bu ürünlerin spesifik özelliklerini davalı şirkete ilettiğim, bu istekleri doğrultusunda davalı şirketin üretim yapmayı kabulünü lakiben, söz konusu hususlar sipariş formuna eklendiğini, sipariş formunda, mobilya teslim tarihinin . olarak belirlendiğini, söz konusu mobilyaların, davalı şirket tarafından . tarihinde teslim edildiğini, davalı şirketin satış yetkilisi ..günü teslim tarihi geçtiği ve teslim edilmeme durumunda vazgeçildiğinin şirket yetkililerine bildirilmesi istendiği mesajını, bu mesaja satış yetkilisinin ccvap mesajında „ işini kaybedcccğini, maaşından kesileceğini, zor duruma düşeccğini, konu hakkında bir şans daha verilmesini istediğim, bu mesajların gerekirse sayın mahkemenin celp karan halinde sunulacağını, sipariş konusu mobilyaların, müveki ilinin talimatlarına ay kın bir şekilde, davalı şirketin üretimini gerçekleştirdiğini, sipariş formunda yeı alan çizimlere ve çizimlerin yanında yer alan talimatlar ile uyuşmayan bir formatla imal edildiğini, dolap kategorisindeki ürünlerin çizimlere aykırı olup, boyut ve görüntü olarak, sipariş formundaki niteliklerden uzak bir şekilde teslim edildiğini, sipariş formundaki dolap raflarının, müvekkil şirkete teslim edilmediği, etajer ayaklan olması gerekenden 10-15 cm uzun olarak yanlış kesildiğini. bu problemlerin üzerine, müvekkilinin ürünleri kabul etmediğini, sözleşmeden dönmek islediğini, davalı şirket satış yetkilisi …. söz konusu problemlerin müvekkilinin istekleri doğrultusunda giderileceğine dair güvence verdiğini, en geç. tarihine kadar teslim edileceği yönünde taahhütte bulunduğunu, . tarihinde davalı, müvekkili tarafından mevcut hatalar yüzünden kabul edilmediğini ve tekrardan siparişe uygun şekilde düzenleneceği yönünde taahhütle mobilyaların teslimini gerçekleştirme girişiminde bulunduğunu, ancak yeniden teslimi gerçekleştirilen bu mobilyaların da müvekkilinin defaten ilettiği özelliklere uygun şekilde üretilmemiş olduğunu ve bu durumun ilk bakışta anlaşıldığım, ürünleri getiren firma görevlilerinin hataları ve arızları görüp tutanak tuttuğunu, istekleri doğrultusunda üretilmediği gibi, gö/le görülür hasarlı olmaları sebebiyle kabul edilemeyeceğini, mobilyalar üzerinde boya vc testere izleri, muhtelif yerlerinde ezik. çizik, farklı renklerde kulplar ile hasarların mevcut olduğunu, söz konusu ayıpların davalı firma servis tutanağına da işletilerek tespit edildiğini, davalı tarafından 08.04.2017 tarihinde ikinci teslimi yapılan ürünlerin dc ayıplı olması dolayısıyla müvekkilinin, davalı firma yetkilisine e-postayla ilgili hususları bildirdiğini, ürünlerin ayıplı olması sebebiyle sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kullanıldığı ve bu bağlamda sözleşme bedelinin İadesinin talep edildiği ifade edildiğini,…. tarihînde davalı yetkilisi, e-posta üzerinden geri dönüş yaptığın, siparişe konu ürünlerin ayak boylan İle ilgili standartın mevcut olduğu için standartın dışında bir üretim yapılamayacağım, geri kalan mobilyaların, müvekkilinin talimatlarına uygun şekilde İmal edildiğini, sonrasında İlgili hususlar aydınlatılmaya çalışılarak davalıdan bir dönüş alınmaya çalışıldığını, davalı şirketin, etajer ürünündeki boyut probleminin de müvekkilinden kaynaklandığım belirttiğini, sipariş formu,servis tutanağı ve mobilyalara ait fotoğraflar incelendiğinde, sipariş formundaki özelliklere sahip olmadığını. bu hususlar dahilinde, müvekkil şirket yetkilisinin süresi içerisinde yaptığı bildirime rağmen, davalı tarafından sözleşme bedeli iade edilmediğini, müvekkil şirketin . Noterliği”nin . tarihli ve . yevmiye no’lu ihtarnamesiyle ayıp/sözleşmeye aykırılık sebebiyle doğan haklardan sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kullanıldığım ve sözleşme bedelinin müvekkil şirkete geri ödenmesi gerektiği yönünde davalının ihtar edildiğini, davalı, müvekkilin ihtarnamesine cevaben .Noterliğimin . tarihli ve . no’lu ihtarnamesini keşide ettiğini, ihtarnamede ürünlerin ayıpların varlığını reddettiğim, sözleşme bedelinin ödenmeyeceğini bildirdiğini, sözleşmeden dönme seçimlik hakkının Sayın Mahkeme aracılığıyla tekrardan öne sürülmesi zarureti doğduğunu, müvekkilinin davalıdan sipariş etmiş olduğu mobilyaların nitelikleri konusunda davalıya detaylı talimatlar vermiş olduğunu, ancak davalı tarafından bu talimatlara tamamen aykırı şekilde üretilen mobilyaların müvekkile teslim edildiğini, mobilyaların müvekkilin aradığı niteliklere uygun olmaması sebebiyle ayıplı mal kategorisinde yer aldığını, sipariş formunda yer alan dolap raflarının eksik teslimi ve mobilyaların tümünde yer alan testere ve boya izleri ve çarpma kaynaklı olduğu tahmin edilen hasarların varlığının ise ayıbın diğer bir görünümü oluşturduğunu, müvekkilinin, müşterileri nezdindeki intihasına önem veren, ofisin görünümü için de üst düzey dikkat sarfeden bir firma olduğunu, söz konusu hasarlı ve ofisin halihazırdaki mobilyalarına uygun düşmeyen ürünleri kullanımının imkan dahilinde bulunmadığını, mobilyaların teslim tarihi sebebiyle de müvekkil şirketin zor durumda bırakıldığı, bu süre zarfında müvekkili tarafından ihtiyaç duyulan mobilyaların edinilemediği, özellikle turizm ofisi olarak düzgün olmaktan uzak bir görüntü çizdiğini, davalının teslim etmiş olduğu mobilyaların ayıplı mal kategorisinde olmaları sebebiyle müvekkil şirket tarafından kullanımının mümkün olmadığını, sözleşmeden dönme müessesesi dahilinde sözleşme bedeli olan 2,500,00-TL tutarının yasal faizi ile birlikte müvekkil şirkete iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın siparişe konu ettiği ürünleri beğenmediğini ve bunun üzerine ürünler iade olarak müvvekili tarafından geri alındığını, tekrardan davacının özel siparişi vc talimatları ile özel üretim yapıldığım ve yeni üretilen ürünlerin davacı tarafa ilk üretim tarihinden daha kısa bir sürede teslim edildiğini, bu sebeple, davacı yanın, ürünlerin süresinde teslim edilmediği iddiasının gerçek dışı olduğunu. davacı tarafın iddia ettiği gibi ürünlerde çizikler veya başka gözle görünen ayıplar mevcut ise . alıcının buna ilişkin bildirimini 1 gün içinde yapması gerekliğini, Türk Ticaret KamuuTnun (TTK.) 23 Maddesinde, teslim sırasında açıkça belli olan ayıplar yönünden ayıbın İki gün içinde satıcıya bildirilmesi gerektiği düzenlendiğini, açık ayıpta önemli olan hususun detaylı ve özel bir incelemeye gerek kalmadan maldaki ayıbın alıcı tarafından tespit edilebilmesi olduğunu, düzenlemenin devamında malda açık ayıp söz konusu olmasa bile , malı satım ve leslim alan tacirin 8 gün içinde malı inceleme veya incelettirmekle yükümlü olduğu ve İnceleme neticesinde malın ayıplı olduğu tespit edilmesi halinde, bu ayıbın aynı süre içinde yani 8 günlük süre içinde satıcıya bildirilmesi gerektiğim, sekiz günlük süre malın alıcı tarafından satım ve teslim alındığı tarih itibari ile başladığını, yasal süreç içinde ayıp ihbarının yapılmaması alıcının Kanundan doğan seçimlik haklarına başvuramaması sonucunu doğurduğunu, b\ı durumda alıcı tacir malı satın aldığı hali ile kabul ettiğini ve seçimlik haklara başvuru hakkını kaybettiğini, davacı tarafa mallan sözleşmede belirtildiği üzere zamanında teslim edilmesine rağmen, davacı tarafın 2 günlük yasal süre içerisinde ayıp ihbarında bulunmadığını, bu sebeple davacının taleplerinin kabul edilebilirlik şartları gerçekleşmediğini, davacı taraf, açmış oldukları davada, vv sipariş formunda sipariş tarihinin 17.03.2017 olarak belirlenmiş olmasına rağmen, malların ancak 27.03.2017 tarihinde teslim edildiğini ” belirttiğini, bu hususu kabul etmediklerini, malların sipariş formunda belirlenen tarihte davacı tarafa teslim edildiğini, üretilen ve sonrasında iade alınan ilk grup mobilyalar davacı tarafın talimat ve istekleri ile özel olarak üretilmiş olmasına rağmen davacı tarafça ürünler keyfi olarak beğenilmemesi sebebiyle iade edildiğini, yeniden üretim yapıldığını, davacı tarafın yine memnun kalmadığını, ürünlerde ayıplar olduğunu iddia ederek iade ettiğini, davacı tarafın memnun olması adına, istekleri doğrultusunda tüm eksik olduğu iddia edilen hususlar, müvekkilince giderildiğini, iade alman mobilyaların halen müvekkilinin deposunda atıl vaziyetle bekletiliğini. gerekirse ürünler üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmasını, ürünlerin siparişlere uygun olup olmadığı ve ürünlerin ayıplı olup olmadığı konusunda görüş alınmasını talep etliklerini, davayı kabul etmediklerini, davacı tarafın sözleşme dışı özel taleplerde bulunduğunu, bu özel taleplerin dahi karşılanmış olmasına rağmen yine de davacı tarafın memnun kalmadığını, teslim lutanağına da davacı taraf, kendisine göre belirlediği, asılsız kusurlar yazdığı ve ikinci kez üretilen mobilyaları da geri gönderdiğini, davacı taraf ile müvekkil şirket çalışanları arasında c-postayla mail yolu ile yazışmalar gerçekleştiği, davacı tarafça müvekkile ve çalışanlarına hakaret boyutunda ithamlarda bulunulduğu, buna ilişkin olarak da İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı na şikayette bulunulduğunu, müvekkil firmanın uzun yıllarda mobilya alanında çalışmakta olduğu, bu zamana kadar üretim yaptığı başka bir müşterisi ile hiçbir sorunu olmadığı, gerekirse piyasadan araştırılmasını talep ettiklerini, davacının siparişi Üzerine, 2 kez üretilen ürünler için müvekkilinin emek. mesai, ve malzeme harcanmış olduğunu, alıcının sözleşmeden dönmesi ve bedel iadesine karar verilmesi halinde, müvekkilinin bu sözleşme dolayısıyla zarara uğramış olacağını, sözleşmeden dönme şartlarının kesinlikle oluşmadığını, üretilen mallardaki ayıp iddialarını kesinlikle kabul etmediklerini, uzman bir bilirkişi marifetiyle ineclcme yapılarak varsa ayıpların tespit edilmesini talep ettiklerini, mahkeme huzurunda görülmekte olan ve şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına ve lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmişlerdir.
Dava hukuki niteliği itibariyle satın alınan malların ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi istemine ilişkindir.
Davacı, davalıdan satın aldığı ofis mobilyalarının sipariş formuna uygun olarak imal edilmediğini, bu konuda davalı ile yaptıkları görüşmeler sonucunda davalı tarafından mobilyaların tekrardan siparişe uygun olarak düzenleneceği taahhüt edilerek ek süre istemesi sonucunda davalı tarafından yapılan ikinci teslim sırasında da ürünlerin ayıplı olduğunu, bu nedenle sözleşmenin iptali ile bedel iadesi isteminde bulunduğunu iddia etmiş; davalı ise ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, davacının ürünleri beğenmemesi üzerine ürünlerin kendileri tarafından geri alındığını ve talimata uygun olarak yeniden özel üretim yapıldığını, davacının ikinci kez teslim edilen ürünlerinin ayıplı olduğu yönündeki beyanlarını kabul etmediklerini ve ayıp iddiasının süresi içerisinde ileri sürülmediğini savunmuştur.
Mahkememizce tarafların göstermiş olduğu deliller toplanmış ve mobilya konusunda uzman mimar bilirkişi aracılığı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Dosyaya sunulan 01/06/2018 tarihli bilirkişi raporu uyarınca; davaya konu mobilyaların davalı çalışanları tarafından imha edildiği ve üzerinde inceleme yapılamadığı, dosyada mevcut satış sözleşmesi, teslim belgeleri, fotoğraflar, tutanaklar ve sipariş formu uyarınca ürünlerin hatalı, eksik ve hasarlı olduklarının anlaşıldığı, davacı tarafından kabul edilen yazıcı taşıyıcı ürünü dışındaki ürünlerin davacı tarafından kabulünün yapılmadığı, davacı tarafından teslim alınmayan mobilya bedelinin toplam 2.149,12 TL olduğu anlaşıldığından davanın bu kapsamda kısmen kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile 2.149,12 TL’nin 08/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerine hesaplandığında alınması gereken 146,81 TL harcın peşin alınan 42,70 TL harçtan mahsubuna, eksik kalan 104,11 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 709,50 TL yargılama gideri ve 74,10 TL harç gideri toplamı 783,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 2.149,12 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 350,88 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, kesin olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/11/2018