Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/524 E. 2020/472 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/524 Esas
KARAR NO: 2020/472
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/05/2017
KARAR TARİHİ: 13/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın şubesi ile dava dışı———- arasında akdedilen ———- istinaden söz konusu şirkete kredinin açıldığını ve kullandırıldığını, davalının sözleşmeye müştereken ve müteselsilen kefil sıfatıyla imzaladığını ve davalının aynı zamanda şirket ortağı olduğunu, kredinin ödenmemesi üzerine ———- yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmesi üzerine ————-sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle icra inkar tazminatına hükmedilmesine, muhakeme harç ve masraflarıyla ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine ——– dayanılarak imalsız takip yoluyla ———–İcra Müdürlügü’nün———sayılı dosyası ile icra takibinin yapıldığını, usulsüz tebligatlar sebebiyle müvekkilinin hesap kat ihtarnamesinden haberinin olmadığını, hesap kat ihtarnamelerinin tebliğ edilmediğini, 2 ayrı adrese yazılı olduğunu, bunun TMK 19.maddesine aykırı olduğunu, tebligatın ——– tarihinde adresinde muhattap adına yetkili çalışanı ———imzasına tebliğ edildi açıklamasının bulunduğunu bunun tebligatın usulsüzlüğünü açıkça gösterdiğini ve yasaya aykırı olduğunu, ikinci adrese yapılan tebligatta ise, tebligat zarfının tam olarak okunamaması ile birlikte —– tarihinde muhattabın adresine gidildiğinde adreste muhattabın bulunmadığını, işte olduğu gerekçesi ile TK 21.madde gereğince tebligatın muhtara tebliğ edildiğini bunun yasaya ve hukuka aykırı olduğunu, tebligat üzerindeki adreste tahrifatın yapıldığını, bunun tebligatın usulsüz ve geçersizliğini gösterdiğini, müvekkilinin bu nedenlerle itiraz hakkını kullandığını, müvekkilinin takip talebinde yazılı tutar kadar borcunun bulunmadığını, takibe, borca ve bütün ferilerine itirazlarının kabulü ile hesap kat ihtarnamesinin usulsüz tebliği sebebiyle takibin şartları oluşmadığından takibin iptaline, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibari ile ticari kredi kullanımına dayalı alacaktan kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
——— İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin borçluya ———— tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ——- tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Davacı banka ile dava dışı ———– arasında ——- bulunduğu ve bu kapsamda dava dışı şirkete krediler kullandırıldığı, davalının ise kredinin müteselsil kefili durumunda olduğu, kredi geri ödemesinin yapılmaması nedeniyle davacı banka tarafından davalıya ve diğer borçlulara ————–yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesap kat ihtarnamesi gönderildiği ve ardından icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davalı, hesap kat ihtarnamelerinin tebliğ edilmediğini, yapıldığı belirtilen tebliğin usule aykırı olduğu, borca, faize ve tüm hesaplamalara itiraz ettiğini beyan etmiştir.
Hesap kat ihtarnamelerinin tebliğine ilişkin mazbataların incelenmesi sonucunda; davalıya çıkarılan ihtarnamenin———– davalının bilinen adresi olan —– adresine tebliğe çıkarıldığı, tebliğ edilememesi üzerine ——— bırakıldığı; davalının ——– adresine gönderilen ihtarnamenin ise, iş yeri daimi çalışanına ———- tarihinde tebliğ edildiği, buna göre yapılan ihtarın tebliğinin usulüne uygun olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların bildirmiş olduğu kayıt ve belgeler toplandıktan sonra bankacı bilirkişiden rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan————— tarihli rapor ve tarafların itirazı üzerine aldırılan ——— tarihli bilirkişi ek raporları uyarınca; davacı banka ile dava dışı borçlu ————– arasında ——— bulunduğu, davalının ise bu sözleşmenin müteselsil kefili olduğu, yapılan alacak hesabının sözleşmedeki kefalet limitleri içinde kaldığı, ödemelerin aksatılması nedeniyle asıl borçlu ve kefil davalıya ————- yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesap kat bildiriminde bulunulduğu, borcun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından hesabın kat edilerek borçlular aleyhine icra takibi başlatıldığı, takip tarihi itibariyle davacı banka tarafından icra dosyasına yansıtılan alacak kalemlerinin yapılan incelemesinde; kredi mevduat hesabına ilişkin olarak —- ticari krediye ilişkin olarak —– kredi kartına ilişkin olarak —— olmak üzere takip tarihi itibariyle —– asıl alacak, —— akti ve temerrüt faizi, —–gider vergisi ve ———— masraf olmak üzere toplam ——- alacağın bulunduğu anlaşıldığından davanın bu kapsamda kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dava dışı asıl borçlu şirket tarafından çok sayıda kredi kullanıldığı ve yukarıda açıklanmaya çalışılan hesaplamanın kredinin kefili durumunda olan davalı tarafından tam olarak bilinemeyeceği düşüncesiyle, alacağın davalı yönünden likit olmadığının kabulüyle icra inkar tazminatı talebi kabul edilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin————— toplam ———– üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %39 oranında uygulanmasına,
2-Alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Davadan sonra yapılan ödemelerin infaz sırasında gözetilmesine,
4-Alınması gereken 12.263,18-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 3.398,71-TL harçtan mahsubu ile bakiye 8.864,47-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 885,50-TL yargılama giderinin ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 798,76-TL’si ile 3.398,71-TL peşin harç, 31,40-TL başvuru harcı toplamı 4.228,87-TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 300,00-TL yargılama giderinin ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 29,39-TL’nin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Kabul oranı dikkate alındığında davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 22.381,14 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
8-Ret oranı dikkate alındığında davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/10/2020