Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/473 E. 2018/1083 K. 01.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/61 Esas
KARAR NO : 2018/1082
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/01/2017
KARAR TARİHİ : 01/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacının murisi olan oğlu …… ….. tarihinde davalı … şirketinin sigortalısı ……. plakalı aracın çarpması sonucunda yaşamını yetirdiğini, davacının murisin desteğinden yoksun kaldığını destekten yoksun kalma tazminatı için davalı … şirketine başvuruda bulunduğunu ancak gerçek zararın tam ödenmediğini, bu nedenle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik …… TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, ……… plakalı aracın davalı … şirketi nezdinde ZMS ile sigortalı olduğunu dava dışı baba …….. tarafından açılan İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin …….. E. Sayılı maddi tazminat dosyasında sulh olunduğunu ve dava dışı …….’a ….. TL ödeme yapıldığı sonrasında davacıya ……….TL ödemenin yapıldığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat davasına ilişkindir.
İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin…….. E. Sayılı dosyası celbedilmiş, davacının trafik kazasında vefat edenin babası olduğu, davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği görülmüştür.
Poliçe ve hasar dosyası ilgili sigorta şirketinden celbedilmiş, ceza dosyası da ….. sistemi aracılığı ile gönderilmiş, taksirle ölüme neden olma suçundan şüpheli …….n hakkında suçun yasal unsurları oluşmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
Dosya hesap yapılabilmesi amacıyla aktüer , kusur ve sigorta uzmanı bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup bilirkişiler raporlarında kazanın meydana gelmesinde murisin %70 , ……. plakalı araç sürücüsünün ise %30 oranında kusurlu olduğunu, davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının …..TL olduğu sigorta şirketi tarafından 22/04/2016 tarihinde ödendiği bildirilen ….. TL’nin güncel değerinin mahsubu ile ……. TL olarak hesaplandığını mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi raporu HMK 280 maddesi gereğince taraflara tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi raporu yeterli, denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Davacı usulüne uygun biçimde celse arasında ıslah dilekçesi ibraz etmiş; ıslah dilekçesi 19.10.2018 tarihinde usulüne uygun biçimde davalıya tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ceza dosyası, poliçe, hasar dosyası, kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 24.10.2014 günü olay tarihinde yaklaşık 6 yaşında olan mütevaffanın, amcasının kullandığı aracın önüne çıkmak suretiyle meydana gelen kazada; araç sürücüsünün KTK’nun 47./d maddesi ile 52/b maddesini ihlal ettiği ve meydana gelen kazada %30 kusurlu olduğu yönündeki tespitleri içerir denetlenebilir bilirkişi raporuna itibar edilmiş; müteveffanın KTK 68/c ile KTK yönetmeliğinin 138/d fıkrasını ihlal ettiği anlaşılmıştır. Davacı müteveffanın annesi olup; destekten yoksun kalma tazminatını isteme hakkı haizdir. Aktüer bilirkişi tarafından denetime elverişli biçimde hazırlanan destekten yoksun kalma tazminatına itibar edilmiştir. Her ne kadar davalı tarafça yetiştirme indirimi yapılmadığından bahisle rapora itiraz edilmiş ise de; mütevaffa olay tarihinde 6 yaşında olup; 6-18 yaş arasında çocuğun anne ve babasına asgari ücretin %20’si oranında destek olacağı fakat anne babanın aynı oranda yetiştirme gideri sarf edeceği dikkate alınarak yetiştirme gideri hesaplanmaması yönündeki rapora itibar edilmiştir. Her ne kadar davalı taraf kusur indirimi yapılmadığını belirtmişse de bilirkişi raporunda müteveffanın %70 kusurlu olması dikkate alınarak hesaplama yapıldığı tespit edildiğinden rapora karşı bu itiraz dikkate alınmamıştır. Davalı şirket tarafından davacıya yapılan ödemenin güncel değeri düşülmekle yapılan hesap doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş; sigorta şirketine daha önce yapılmış başvuru neticesinde davacıya bir miktar ödeme yapıldığı tespit edildiğinden, başvuru tarihinde ödeme niyetini gösteren sigortaya başvuru temerrüt tarihi olarak kabul edilmeyip; temerrüt tarihi dava tarihi olarak kabul edilmiş ve talep gibi yasal faiz hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KABULÜNE,
12.534,12 TL.’nin dava tarihi …… tarihinden itibaren işleyecek talep gibi yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
1-Alınması gerekli 856,20 TL harcın davacı tarafça yatırılan 34,16 TL peşin harç ve 9,00 TL ıslah harcından mahsubu ile 813,04 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 34,16 TL peşin harç, 9,00 TL ıslah harcı, 147,40 TL posta-tebligat masrafı, 1.500 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1690,56 TL giderin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda ; kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/11/2018