Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/465 E. 2019/984 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/465 Esas
KARAR NO: 2019/984 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/04/2017
KARAR TARİHİ: 08/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin oto yedek parça satışı yaptığını, bu kapsamda davalıya muhtelif tarihlerde oto yedek parça satışı yaptığını, davalı ile cari hesap usulü ile çalışan müvekkil şirketin —- itibariyle bakiye —– bakiye borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için Anadolu 24.icra müdürlüğünün——– E saylı dosyası üzerinden takibe geçilmiş ise de itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek; itirazın iptaline ve % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının İddialarının gerçeği yansıtmadığını, yanlar arasında bir sözleşmenin de olmadığını, davacının da dilekçesinde beyan ettiği gibi İstanbul Anadolu 24.icra müdürlüğünü——- esas sayılı dosyasına ödeme yapılmış olup, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun kalmadığını savunarak davanın reddini ve % 20 icra tazminatına mahkumiyetini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile faturadan kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu görüldü.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazların davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin—— tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde ———– tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından;Davalının defterlerinin incelenmesi amacıyla Adana Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yazılan talimat incelendiğinde; davalı tarafa defterleri sunması için usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen; ticari defterlerini sunmadığı anlaşılmıştır.
Dosyamız davacının ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla Mali Müşavir bilirkişisine tevdii edilmiş olup, bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Davacının, takip tarihi itibariyle davalıdan—- alacağın olduğu, davacının icra takibinde ————-istediği, talebiyle bağlı olan davacının, davalıdan ——— alacağın olduğu yönünde mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporlarının HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Tarafların BA-BS formlarının celbi amacıyla ——– Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye ikmalen cevap verildiği görülmüş; yapılan incelemede davalı tarafın 2016 Ekim döneminde davacı şirketten 3 adet belge ile ———- BA bildiriminde bulunduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafın defter incelemesi neticesinde ortaya çıkan 3 adet fatura ile BA formları örtüşmektedir.
Bilirkişi raporu yeterli, denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, ticari defterler, BA/BS kayıtları, bilirkişi incelemesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında ticari ilişki olduğu davacının incelenen defterleri ile sabittir. Ticari defterlerin ticari davalarda delil olarak kabul edilmesi için HMK’nun 222. Maddesi uyarınca kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması gerekmektedir. Bilirkişi raporunda davacı taraf defterlerinin HMK 222. Maddesinde belirtilen usulde olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafa ise defterlerinin ibrazı için ihtaratlı davetiye çıkarılmasına rağmen defterleri ibraz etmemiş olup; ibraz etmeyen tarafın defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılacağı ve dosyadaki delillerin defterlerini ibraz eden tarafın kayıtlarının incelenmesi ile yetinileceği ihtar edilmiştir. Davacı tarafça davalı adına icra takibine konu faturalar kesilmiş olup; defter incelemesi neticesinde aralarında başkaca bir ticari ilişki olmayıp; kesilen faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Faturaya konu ürünlerin teslim edildiğine dair davalı tarafça yasal 5.000 TL üstündeki faturalar için İlgili Vergi Daire’sine BA bildirimi yapıldığı tespit edilmiştir. Cari hesapta yer alan faturalar, faturaların davacı şirket defterlerinde kayıtlı olması ve davalının faturaların bir kısmını ödediğinin ilgili defter incelemesinde anlaşılması ile davalı tarafça cari hesapta yer alan 3 adet fatura için İlgili Vergi Daire’sine BA bildirimi yapıldığı hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde faturaya konu malların teslimi davacı tarafça ispatlanmış olup, davalı tarafça fatura konusu bedelin ödediği ispat edilemediğinden; İstanbul Anadolu 24. İcra müdürlüğünün ——- esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptaline, takibin devamına, Yargıtayın yerleşik içtihatları gereğince fatura alacağı likit olmakla; alacağın %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KABULÜ İLE;
1) İstanbul Anadolu 24. İcra müdürlüğünün ——-sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK 67 maddesi gereğince İPTALİNE, takibin devamına,
2- Alacak likit olmakla; 11.367,64 TL alacağın %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 776,52 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 137,30 TL den mahsubu ile 639,22 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk masraf, 137,30 TL peşin harç, 159,70 TL posta-tebligat masrafı, 500,00 bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 833,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/10/2019