Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/415 E. 2020/786 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/415 Esas
KARAR NO : 2020/786
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/04/2017
KARAR TARİHİ : 15/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– tarihinde borçlunun işyerinde,kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı düzenlendiği, bu tutanağa istinaden, fatura düzenlenerek, —– uyarınca borç tahakkuk ettirilse de, fatura bedelinin ödenmediği, kaçak —– için, davalı borçlu aleyhine —— sayılı dosyası ile takibe geçildiği, borçlunun —- tarihinde bütün borca ve ferilerine itiraz ettiği, davalı borçlunun, itirazının iptali ile asıl alacağa uygulanacak ———-sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme faizi tutarına işleyecek ——-birlikte takibin devamına, %20’ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının kaçak elektrik kullanmadığından böyle bir borcunun olmadığı, davalının, kaçak elektrik kullanılan işletmeye ortak olduğu ve bir hafta kadar bir sürede, eski ortağın kaçak elektrik kullanması ile borçları sebebiyle ortaklığın sonlandırıldığı, ceza yargılamasının devam ettiği belirtilerek, davanın reddi ile alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere icrainkaar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibari ile kaçak elektrik kullanımından kaynaklı alacak hakkında başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Dosyamız arasına alınan —–sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde ödeme emrinin davalı/borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde —– tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine —– tarihinde İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Kaçak elektrik kullanımına ilişkin olarak davalı hakkında ——– sayılı dosyasından dava açıldığı yargılamada —- sayısıyla —- tarihinde karar verildiği davalı hakkında —–Katılan şirket tarafından tahakkuk ettirilmiş bulunan—–tutarındaki kaçak elektrik kullanımının sanığın işyerinde fiilen kiracı olarak bulunduğu döneme ilişkin olduğuna dair sanığın savunmalarının aksini kanıtlayan önem ve içerikte somut bir delil bulunmadığı, sanığın aşamalardaki ifade ve savunmalarında, ——isimli kişi ile lokanta dükkanında ortak olduklarını, bu ortaklıklarının yalnızca bir hafta sürdüğünü, ortaklıktan ayrıldığını, çünkü mal sahibi ile arasının iyi olmadığını,——– borcunu ödemediğini öğrenince —- kapanışını yaptırdığını beyan ettiği, sanığın bu yöndeki savunmalarının duruşmada dinlenen tanık — yeminli anlatımları ile de desteklendiği, sanığın savunmalarında iş ortağı olduğunu beyan ettiği —— kovuşturma aşamasında tebligat yapılamadığından olay hakkında bilgisinin sorulamadığı, mevcut bu durum karşısında sanığın tüm aşamalardaki aynı doğrultuda istikrarlı ifade ve savunmaları kovuşturma aşamasında dinlenen tanığın yeminli anlatımları desteklendiğinden, sanığın fiilen kiracı olarak bulunduğu döneme ait olduğu hususunda kesin ve somut delil bulunmayan usulsüz elektrik kullanımı nedeniyle açılan kamu davasında atılı suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı vicdani kanaatine varılarak CMK’nun 223/2-e maddesi gereğince sanığın beraatine karar verilerek Mahkememizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Gerekçesi ile verilen kararın kesinleştiği anlaşıldı.
Takip yapılan kaçak elektirik bedelinin hesabı yönünden alınan bilirkişi raporunda ‘—Tespit yapıldığı tarihte meri bulunan,———– bendine göre sözleşmesiz kullanımlarda öncelikle yasal şekilde tesis edilmiş sayaç üzerinden hesaplama yapılacağı, sayaç değeri bulunamaması durumunda ihtilafsız emsal dönemdeki tüketim miktarına bakılacağı bildirilmiştir.
Aynı maddenin 2. Fıkrasında “Birinci fıkra kapsamında doğru tespit edilmiş tüketim değeri yoksa, kullanım yerinin müstakil trafolu olup olmamasına bakılmaksızın; mesken harici abone gruplarında, tespit edilen kurulu gücün kullanma faktörü olan —bağlantı gücü olarak kabul edilir ve bu değer ——- olmamak üzere ortalama günlük çalışma saatlerine göre, hesaplanır” denilmektedir.
Davacının dosyaya sunduğu tahakkuk hesaplarına bakıldığında, başlangıç endeksinin——-olarak alınması, ihtilafsız tespit edilen bir dönem olmaması ve kaçak elektrik kullanım sebebinin sözleşmesiz kullanım olduğu dikkate alınarak, hesaplamanın 28. Maddenin 2. Fıkrasına göre yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.
Yine bu detay tablolarında, — kullanım üzerinden günlük —- tüketim üzerinden bir hesaplama yapıldığı görülmektedir.
Niza konusu olayda günlük ortalama tüketimi tespit edebilmek için öncelikle ilgili yerin kurulu gücüne bakmak gerekmektedir. Davacının dosyaya sunduğu hesap detaylarında, ticarethanenin kurulu gücünün —–olduğu görülmektedir. Bu sebeple günlük ortalama tüketimi hesap edebilmek için, öncelikle bu gücün——- dikkate alınması gerekmektedir.
Kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği tarihte meri olan mevzuata göre kaçak elektrik hesaplamalarında ticarethaneler için günlük çalışma süresi 8 saat olarak alınır ve sözleşmesiz kullanımlar için çalışma saatleri %20 oranında artırılır. Bu bakımdan dava konusu olayda günlük çalışma saati—– saat olarak kabul edilerek, günlük elektrik tüketimi — kabul edilmiştir.
Kaçak elektrik enerjisi tüketim miktarının hesaplanmasında ve faturalanmasında esas alınacak süre de —- geçemez. Doğru bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde bu süre —– gün olarak alınır.
Dava konusu olayda da faturalama süresi olarak —- gösterilmiştir. Fakat —- üzerinden tahakkuk yapabilmek için kaçak kullanım süresinin—- gün sürdüğü veya —– aştığının ortaya konması gerekir.
Bunun için de davalı veya ortağı olduğunun bildirdiği dava dışı —— öncesinden, kaçak kullanım yapılan yeri kullandığını gösteren kira sözleşmesi, sonlandırılmış elektrik abonelik sözleşmesi, sair bir abonelik sözleşmesi gibi bir belge veya bir endeks okuması bulunmalıdır
Dosya içerisinde böyle bir belgeye rastlanılmadığından, süre —- olarak kabul edilmiş ve bu durumda dava konusu olaydaki kaçak elektrik kullanım miktarının tavanını—– olarak kabul edilmiştir.
Asıl Alacak
Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ nin 30. Maddesinde, Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşması olmayanlar için, ilgili dönemdeki ticaret abone gurubunun fonsuz tarife oranlarının dikkate alınacağı, bu tarifenin 1,5 katı ile çarpılarak kaçak enerji bedelinin hesaplanacağı, okuma başına uygulanan bedellerin de dikkate alınmayacağı belirtilmiştir.1
Bu sebeple, dava konusu olayda enerji kullanım, iletim ve dağıtım bedeli haricinde, ceza bedeli de hesaplanacak fakat sayaç okuma bedelleri, okuma başına tahakkuk ettirildiğinden dikkate alınmayacaktır.
Dava konusu elektrik kullanımı —– ayında tespit edilmiş olup bu dönem için—-tarafından yayınlanan tarife tablolarında, ticarethaneler için harcanan —- enerji kullanımı için, — dağıtım bedeli için,— iletim bedeli için istenebileceği kararlaştırılmıştır. İlgili dönemdeki mevzuata göre, enerji kullanım bedelinin —– kaçak elektrik birim fiyatı olarak alınacaktır.
Bu birim fiyatlar ile birlikte kullanım bedeli üzerinden —– hesap edilecek, daha sonra da çıkan toplam tutara —- tahakkuk ettirilecektir.
Bu veriler dikkate alındığında, davacının, toplam —- alacaklı olduğu görülmektedir.—–şeklinde mütalaa vermiştir.
Her ne kadar davalı——– dosyasından beraat etmiş ise de beraat kararında davalının ortağı olduğunu söylediği — ifadesi alınamadığı, sanığın suçu işlediğinin sabit olmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
6098 sayılı Borçlar Kanunun 74. Maddesi ‘.. Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir.
Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz.’ şeklindedir.
Davamıza konu olayda davalı her ne kadar kaçak elektrik kullanılan firmada —- hafta ortak olduğunu, ortağının kaçak elektrik kullandığını ve firmayı maliyeden kapattığını ileri sürmüş ise de bu iddiaları ispata yarar delil sunmadığından bu savunmalara itibar edilmemiştir.
Davacının hesaplama yönteminde —–belirlenmesine ilişkin dayanak olmadığı ve raporda bu husus irdelendiği ve olaya uygun olduğundan raporda belirtilen bedelin uygun olduğu kanaatine varılarak davanın kısman kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin — üzerinden devamına,
—- asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit ve itiraz haksız olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine
3-Alınması gereken 279,86-TL karar harcına karşılık peşin alınan 284,78-TL’nin mahsubu ile kalan 4,92-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından sarfolunan 1.624,00-TL yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre 282,18-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yargılama gideri sarfolunmadığından bu konuda karar vermeye yer olmadığına,
6-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2020