Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/4 E. 2021/239 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/4 Esas
KARAR NO: 2021/239
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2017
KARAR TARİHİ: 10/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket ve bu şirketi temsilen, aynı zamanda da danışman sıfatı ile diğer davalı ——- isimli kişinin de sözleşmede hakem sıfatına haiz olduğunu, sözleşmenin, %15’i tutarındaki ödemenin davalılara yapıldığı———tarihinde sona erdiğini, davalılarca; sözleşmenin konusu olan ve müvekkiline ait, ————– çıkarılması hususlarının süre dahilinde gerine getirilemediğini, müvekkilinin ise vekaletname ve peşinat ödemesi dahil üstlendiği tüm yükümlülükleri ifa ettiğini, sözleşmenin yürürlükte olduğu tarihler arasında davalılara yazılı olarak ve defalarca edimlerini ifa edemeyecekler ise ifa imkansızlığı nedeniyle sözleşmenin feshedileceği ve ödenen peşinatın iadesi hususlarının ihtar edildiğini, tertip edilen toplantıya da icabet etmediklerini, ihtarnamelere, hukuken geçerliliği olmayan, sözleşmenin içeriğine ve ruhuna aykırı öneriler ile cevap vererek müvekkilini oyaladıklarını, sözleşme konusu edimin edimin yerine getirilmemesi nedeniyle müvekkilinin davalılara yaptığı peşinat ödemesi olan —– sözleşme süresince taşınmazları üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunamamasından ötürü ciddi maddi zarara uğradığını, hakem ——– tarafından da herhangi bir olumlu netice alınamadığından huzurdaki bu davayı açmak ve anılan maddi zararları talep etmek zaruretinin doğduğunu belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak davalıların sözleşme konusunu ifa etmemiş olmaları nedeniyle girilen maddi zararlar için şimdilik—– bedelin ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu ——– tarihinde imzalanan sözleşme ile hizmet alanın/davacının amacının, gayrimenkulün satılabilir alanını arttırmak, danışmanın/ davalı firmanın görevinin ise satılabilir alanı en az %30 arttırmak için yasal yollarla çözüm yöntemi geliştirmek olduğunu, sözleşme kapsamında hizmet veren danışman davalı firmanın, dava konusu gayrimenkullerdeki satılabilir alanı arttırmak için sözleşme kapsamında tüm olasılıkları değerlendirdiğini—— faydalanarak satılabilir alanda %30’dan fazla arttırım yapabileceğini belirlediğini, gerekli tüm altyapı çalışmalarını tamamlayarak proje olarak hizmet alana/davacıya sunduğunu ve konusunda yetkin ve deneyimli şehir plancılarını davacı ile tanıştırdığını, davacının yöntemi öğrenip, yöntemi uygulayacak kişilerle tanıştıktan sonra, sözleşmedeki edimlerinden kaçmak için işin tamamlanmasını engellediğini, davadanın, —- tarihli danışmanlık sözleşmesinin 5.maddesi gereğince danışmana ödenen —–iadesi davası olduğunu, dava konusu miktar, taraflar arasında tartışmasız ve açıkça belirlenmiş bir miktar olduğundan, belirsiz alacak davası açılamayacağı gibi kısmi davada ikame edilemeyeceğini, davacı tarafça şimdilik —- talepli dava açılmış olduğundan davanın usulden reddinin gerektiğini, sözleşmenin tarafı olmayan davalı —– davanın husumetten reddinin gerektiğini, dava konusu sözleşmeye ilişkin olarak müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirdiğini, taahhüt ettiği imar artışı sağlayacak çözümü geliştirdiğini, sözleşmenin ifa edilmesini bizzat davacının kötü niyetli olarak engellediğini belirterek davanın öncelikle usulden reddine, davanın, davalı —– husumetten reddine, davalı şirket yönünden ise esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin —— tarihli ön inceleme duruşmasında verilen —- nolu ara kararı ile ” Davacı vekiline maddi talep sonucunu kalem kalem açıklaması için—- hafta kesin süre verilmesine, ” karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin —- tarihinde sunduğu dilekçe ile; maddi taleplerinin; davalılara ödenen —- peşinat bedeli için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik —– müvekkilinin, davalıların sözleşme edimlerini ifa etmemesinden kaynaklanan zararları için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik —- olmak üzere toplam —- oluştuğunu, davalıların edimlerini ifa etmemelerinden doğan taleplerinin ise; müvekkiline ait taşınmazın sözleşmenin konusunu oluşturan ve halen —–çıkmamasından ve böylelikle —- alanı eksikliğinden kaynaklanan kazanç kaybının oluşturduğunu beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili —– tarihinde sunduğu ıslah dilekçesi ile; Mahkememizde görülmekte olan davanın, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile —-bedel üzerinden açıldığını, yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde; müvekkilince davalılara —- ödeme yapıldığı, sözleşme konusunun davalılarca ifa edilmediği, davalılarca —- tutarında masraf yapılmış olabileceği, kalan —- kendilerine ödenmesinin yerinde olacağı hususlarının tespit olunduğunu, bilirkişi raporu doğrultusunda dava değerini bilirkişi raporunda tespit edilen tutarlara ıslah etmek için iş bu ıslah dilekçesini sunmak ve dava değerini —– olarak ıslah etmek zaruretinin hasıl olduğunu belirterek, ıslah talebinin kabulüne ve müddeabihin ıslahı yolu ile arttırdığı kısım ile toplam —- bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalılardan alınarak müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacının bu ıslahla birlikte —-tarihinde —- ıslah harcı yatırdığı görülmüştür.
Islah edilen davada, dava değerine göre dosyanın heyete tevdi edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz heyetince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; davacının tacir olmadığı, tacir sıfatıyla hareket etmediği, taraflar arasında hizmet alım/satım sözleşmesi olduğu ve bu işlemin tüketici işlemi olduğu, ticari dava niteliği bulunmadığı, bu nedenle mahkememizin görevsiz olduğu kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK’nun 114 ve 115. maddelerine göre davanın USULDEN REDDİNE, —– Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğuna,
2-Karar kesinleştiğinde ve süresinde talep halinde dosyanın görevli ——Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/03/2021