Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/309 E. 2019/85 K. 31.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ E
ESAS NO : 2017/309 Esas
KARAR NO : 2019/85
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/03/2017
KARAR TARİHİ : 31/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 16/03/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; Talep konusu 266,80 USD’nin (1.000,00 TL) fazlaya dair talep hakkımız saklı kalmak kaydı ile 02.02.2016 ödeme tarihinden itibaren İşleyecek ( devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden işlemiş faiz) faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsilini istedikleirni, davacı müvekkil sigorta şirketi nezdinde ticari paket sigorta poliçesi ile sigortalı ——servis kutusunun, davalılar tarafından hasara uğramış olduğunu ve bu sebeple sigortalımıza 02/02/2016 tarihinde 266,80 USD hasar tazminatı ödendiğini, dolayısıyla tanzim edilen raporlara göre davalıların sorumluluğunun bulunduğunu, davalılara davadan önce rücu mektubu gönderildiğini, olumsuz yanıt alındığını, bu nedenle sigortalılarına ödenen hasar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İşbu davaya konu kazanın meydana geldiği şantiye, müvekkillerden ———- ait olup, diğer müvekkil ——– ise şirketin ortağı ya da yetkilisi olmadığını, davacı tarafça hangi sebeple işbu davanın —————– karşı yöneltildiğinin belli olmadığını, bu hususun ————-l Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtları ile sabit olduğunu, şirketin yetkilisi olsaydı dahi, işbu davada ———i tüzel kişiliğe sahip olup, varsa oluşan zarardan da şirketin sorumlu olduğunu, sigortalıya ödemenin yapılmış olması, şirket yetkilisine rücu hakkını doğurmadığını, bu nedenle öncelikle husumet itirazlarının olduğunu, davacı tarafın sigortalı İgdaş’ın zararını karşıladığını ve bu nedenle rücu hakkını kullandığını, davaya konu olayın müvekkil şirketin ————-adresindeki şantiyesinde, müvekkillerin herhangi bir kusuru olmaksızın gerçekleşen yol göçmesine davayndığını, yol göçmesi ve bu alandan doğalgaz hattı geçiyor olması nedenleriyle ——-yetkilileri alana gelerek bir kısım kontroller yaptığını, ——tarafından tanzim edilen ———— Giderleri Belgesinde, bölgede sanki sekiz saat teknisyen çalıştırdığını, ayrıca dolgu kumu alındığını, on iki saat yüklenici işçisi çalıştırdığını ve fiyatlandırmalar yapıldığını, hu nedenle 791,63 TL gider yapıldığının belirlendiğini, İgdaşa yapıldığı beyan edilen ödeme yalnızca sigorta poliçesine dayanmakta olduğunu, davacı tarafın hangi sebeplerle İgdaşın bildirdiği hasarı haklı bulup ödediğinin bilinmediğini, işbu davada davacı tarafın bu bedeli ödemede haklı olduğunu, olayın müvekkilin herhangi bir kusuru olmaksızın gerçekleşmiş olduğunu, kusuru olmayan müvekkile rücu edilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibari ile rücuen tazminat istemine dayalı Alacak davasıdır.
Davacı sigorta şirketinin, 02/02/2016 tarihinde davalı şirketin yaptığı kazı çalışması sırasında dava dışı sigortalı ——— ——————–. ait servis kutusuna zarar verilmesi nedeniyle dava dışı sigortalısına 266,80 USD (dava tarihi itibariyle 1.000,00 TL) hasar bedelini ödemiş olduğu ve bu bedeli kusurlu olan davalılardan tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır.
TTK.nın halefiyet başlıklı 1472.maddesine göre; sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir. Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre de sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.
Davaya konu edilen olayda; davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısı————–ait servis kutusunun davalıların yaptığı kazı çalışması sırasında hasarlandığı, her ne kadar dava ———- ve ———–karşı açılmış ise de; yapılan inceleme sonucunda —–hasara neden olan kazının yapılmasında herhangi bir etkisinin olmadığı ve diğer davalı şirketin ortağı ya da yetkilisi olmadığı anlaşıldığından ———–hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
———yetkilileri tarafından tanzim edilen hasar tespit tutanağı —— günü saat: 08.00’de ————–de—————temel kazısı esnasında yolun çökmesi sonucu —-çelik hattımız 15 metre komple açığa çıkmış olup, gaz çıkışı olmayıp dolgu malzemesi komple çökme sonucu boşalmıştır..” şeklinde tutulmuştur. Gerek bu tutanak gerekse dosyamız içerisine giren İstanbul Anadolu 57. Asliye Ceza Mahkemesinin ——— Esas sayılı ceza dosyası, gerekse dosyamızdan aldırılan bilirkişi kurulu raporu birlikte değerlendirildiğinde dava konusu hasara davalı ————- sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Dosyamızda makine mühendisi, hesap uzmanı ve inşaat mühendisinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kuruluna 28/11/2018 tarihli vermiş oldukları raporda toplam hasar bedelinin 452,19 TL olduğu kanaatine vardıklarını belirtmişlerdir. Bilirkişi raporu bilimsel, denetlenebilir olduğundan hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Dövize endeksli sigorta sözleşmelerinde rizikonun gerçekleşmesi durumunda meydana gelen hasar tutarının sözleşmede belirlenen döviz cinsi ve belirlenen kur üzerinden hesaplanması gerekmektedir. Dolayısıyla döviz ile talebin yerinde olup olmadığı konusunda karar verilebilmesi için sigorta poliçesinin dosyaya sunulması gerekir. Davacı her ne kadar dava dilekçesinin netice-i talep kısmında zararının USD (yabancı para olarak) talep etmiş ise de davacı sigorta şirketi ile dava dışı——–arasındaki dava dayanağı sigorta poliçesinin sunulmaması sebebiyle kararımız TL üzerinden oluşturulmuştur.
Yargılama neticesinde zarar veren ve zarar miktarı tespit edildiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ İLE;
1-Davalı ———– hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2- 452,19 TL alacağın 24/05/2016 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle davalı ——————- alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 44,40 TL harcın davacı tarafça yatırılan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 13,00 TL harcın davalı ———- alınmasına,
4-Davacı tarafından sarf olunan 1.930,80 TL tebligat ve müzekkere giderinin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 873,09 TL si ile 31,40 TL peşin harç, 31,40 başvurma harcı gideri toplamı olan 1.993,60 TL yargılama giderinin davalı ———-alınarak, davacıya verilmesine, geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı lehine A.A.Ü.T uyarınca 452,19 TL vekalet ücretinin davalı ———–alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalılar vekili lehine A.A.Ü.T uyarınca 547,81 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın 6100 sayılı HMK 341/2 maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.31/01/2019