Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/278 E. 2023/36 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/278 Esas
KARAR NO: 2023/36
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/02/2016
KARAR TARİHİ: 12/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili kurumun görevlillerince davalı hakkında —– tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağı tutulduğunu, bu tutanağı istinaden —–tarihinde —— tarafından faturalandırma yapıldığını, davalının kaçak tükettiği elektrik bedelini ödemediğini, yapılan icra takibine de itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, borçlunun haksız itirazının iptali ile kötü niyet olan davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, kaçak elektrik kullanımının söz konusu olmadığını, yapılan harcamaların iddia edildiği miktarda olmasının mümkün olmadığını, takip konusu alacağın likit olmadığını bu nedenle davacıya borcunun bulunmadığını, itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :Davacı vekili dava dilekçesinde delil olarak; —- sayılı dosyası, —- tarihli kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağı, —- fatura, ——–hesap özeti çıktısı, borca ilişkin kurumdan talep edilecek diğer kayıt ve belgeler tanık, bilirkişi ve yemine dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde delil bildirmemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan alacağın tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
—- sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine, ——-numaralı söz. hesabına ait enerji tüketim bedeli” nin tahsili talebiyle ilamsız takip başlatıldığı, davalının borca itiraz ettiği görülmüştür.
Bilirkişi ——tarafından hazırlanan———– tarihli raporda;
—– kaçak elektrik tüketimi maddeleri gereğince, davalı tarafından perakende satış sözleşmesiz elektrik kullanılmasının kaçak elektrik tüketimi kapsamında olduğu, davalı tarafça kullanılan kaçak elektrik enerjisi bedelinin vergisiz ve cezasız —- olduğu, vergili ve cezasız olarak ise —— olduğu, belirtilmiştir.
Bilirkişi —– tarafından hazırlanan —— tarihli raporda;
-Dava konusu tesisata ait sayacın dosya muhteviyatı üzerinden doğru ölçtüğü değerlendirildiğinden cezalar ve vergiler dahil —– olduğu, belirtilmiştir.
Aynı bilirkişiden alınan —— tarihli ek raporda;
-Faiz istemi konusundaki değerlendirmelerim neticesinde — asıl alacak, —— günlük gecikmeye binaen — gecikme faizi ve—- birlikte toplamda ——— hesaplandığı, belirtilmiştir.
İki ayrı bilirkişiden alınan raporlar arasında çelişki bulunduğundan, aradaki çelişkinin giderilmesi için yeniden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi —— tarafından tarafından hazırlanan ——- tarihli raporda;
-Dava dilekçesinde belirtilenin aksine, kaçak elektrik kullanımı şeklinin Yönetmeliğin 26.1(b) maddesinde tanımlanan dağıtım sistemine, sayaca veya ölçü sistemine müdahale edilerek elektrik kullanılması şekline değil, tutanakta kayıt altına alındığı şekilde ödenmeyen fatura borçları sebebiyle kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden açılarak kullanılması şeklinde tanımlanan Yönetmeliğin 26.1(c) maddesine uyduğu,
-Kaçak elektrik tüketimi hesabında, kaçak tüketiminin yapıldığı dönemdeki tek terimli tek zamanlı ağırlıklı birim fiyat ortalaması ile normal tarifenin ——üzerinden yapılan hesaplama ile kaçak tahakkuk bedelinin——- olarak hesaplandığı, takip öncesi işlemiş faizin —– olduğu, davalının takibe konu borcun —- kısmından sorumlu olduğu, belirtilmiştir.
İİK’nın 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davaları takiple sıkı sıkıya bağlıdır. Davaya konu takip talebinde borcun sebebi enerji tüketim bedeli olarak gösterildiği halde, dava dilekçesinde dağıtım sistemine müdahale edilerek tüketimin doğru şekilde kaydedilmesine engel olunduğundan bahsedilmiş, ——– tarihli tutanakta ise, kaçak kullanım şeklinin perakende satış sözleşmesi olmaksızın mühür fekki yapılması tespitine dayandırılmıştır. Bu durumda, dava dilekçesinde belirtilenin aksine, kaçak elektrik kullanımı şeklinin Yönetmeliğin 26.1(b) maddesinde tanımlanan dağıtım sistemine, sayaca veya ölçü sistemine müdahale edilerek elektrik kullanılması şekline değil, tutanakta kayıt altına alındığı şekilde ödenmeyen fatura borçları sebebiyle kesilen elektriğin yükümlülükler yerine getirilmeden açılarak kullanılması şeklinde tanımlanan Yönetmeliğin 26.1(c) maddesine uymaktadır.
Bilirkişi —– tarafından hazırlanan raporda yönetmeliğin 26/1-b maddesi uyarınca sözleşmesiz elektrik kullanıldığı yönünde değerlendirme yapılması, ayrıca —- tutulan tutanakla ilgili —– tarihli yönetmelik uyarınca değerlendirme yapılması; bilirkişi—–tarafından hazırlanan raporlarda yönetmeliğin 26/1-a maddesi uyarınca değerlendirme yapılması, gecikme cezası ve gecikme cezasının faizi üzerinden hesap yapılması, bu nedenlerle raporlar denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmadığından söz konusu raporlara itibar edilmemiştir.
Bilirkişi —– tarafından tarafından hazırlanan——– tarihli rapor, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunarak hükme esas alınmıştır.
—- ve —- kararlılık kazanmış içtihatlarına göre; abonelik sözleşmesinden kaynaklı ödemelerde gecikme olması halinde, 6183 sayılı yasada belirtilen gecikme zammının istenebilmesi için, sözleşmede gecikme zammı uygulanacağına dair açık ve anlaşılır bir ifadeye yer verilmesi gerekir.——- sözleşmesinde, 6183 sayılı Kanunda belirtilen gecikme zammı oranının uygulanacağına yönelik bir hüküm yoksa, normal tüketim bedeline 6183 sayılı Kanunda belirtilen gecikme zammı değil, abonenin sıfatına göre (mesken ise yasal faiz, ticarî ise ticarî faiz, diğer aboneler için yasal faiz) faiz uygulanacaktır.———- Bu nedenle gecikme faizi ve gecikme faizinin———- talepleri yerinde görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, bilirkişi —- tarafından tarafından hazırlanan —– tarihli rapor doğrultusunda —- takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam —– üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına; bilirkişi incelemesi ile tespit edilen alacak miktarı likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
1—— dosyası üzerinden yapılan takipte, davalı-borçlunun;—– takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam ——– alacak miktarına yaptığı itirazın iptali ile, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Şartları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 2.211,14 TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 749,30 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.461,84 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 4.202,80 TL yargılama gideri, 749,30 TL peşin harç, 29,20 TL başvuru harcı toplamı 4.981,30 TL’nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 3.674,88 TL’nin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, davanın kabulüne karar verilen kısmı yönünden gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde ——-Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık açık olmak üzere, davanın reddine karar verilen kısmı yönünden miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.12/01/2023