Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1332 E. 2018/304 K. 28.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1332 Esas
KARAR NO : 2018/304
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 11/12/2017
KARAR TARİHİ : 28/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ………….Noterliğinin ……..tarih, …… sayı ile……..tarihinde kurulan ….. ÇELİK İMALATLARI VE İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET A.Ş. nin 19/01/2012 tarihli ve 7987 sayılı Ticaret Sicil gazetesinde ilan edildiğini, müvekkili …’in ortağı olduğu ……….ÇELİK İMALATLARI VE İNŞ.SAN.VE TİC.A.Ş.’nin sermayesinin ise 30/06/2016 tarih ve 846 sayılı Ticaret Sicil gazetesinde ilan olunduğu gibi 1.000.000,00 TL. İken 3.000.000,00 TL. Olarak arttırıldığını, bu artış kararına itiraz edilerek İstanbul Anadolu 9.Asliye Ticaret mahkemesinde dava açtıklarını ve haklılıklarının bu davada bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, şirketin kuruluşundan itibaren yönetim kurulu başkanı olan ve şirketi münferit imzası ile tek başına temsil yetkisi bulunan davalı …….. ve şirketin mali işlerini takip eden yönetim kurulu üyesi …’ın pay sahibi olan müvekkiline bilgi ve belge vermedikleri gibi şirketin kötü yönetiminden de sorumlu olduklarını, şirketin zarara uğratılmasından müvekkilinin kendisine gönderilen ……. …….Bankası A.Ş. tarafından keşide edilen …….Noterliğinin 30/10/2017 tarih ve …….yevmiye nolu ihtarı ve ….. Bankası tarafından keşide edilen ………Noterliğinin……….tarih ve ….. yevmiye nolu ihtarı ile haberdar olduğunu, bu ihtarnamelerde belirtilen toplam mer’i gayri nakdi borç tutarı 3.607.317,78 TL.,+95.850,90 USD toplam nakdi borç tutarı 10.306.269,20 TL. Ve 1.118.383,73 USD bu borçlardan müvekkilinin haberi olmadığını, davalının şirketi keyfi yönetimi ile zarar uğrattığını ve şirketin tek mal varlığı olan fabrika binasını kanunun emredici hükmüne aykırı olarak bila bedel TKKB’ye devir ettiğini, bu konuda alınması gereken bir genel kurul kararını almadığı gibi bu durumu müvekkilinden sakladığından bahisle, öncelikle şirketin aktifini azaltıcı ve pasifini artırıcı işlemlerin önlenebilmesi için, şirket yönetiminin dava sonuna kadar Kayyum’a devredilmesine, şirketin zarara uğratılmasından dolayı uğramış olduğu doğrudan zararlardan belirlenecek olan zararlarına karşılık 5.000,00 TL.nin, dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte zarara sebep olan davalılardan tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacının dava dilekçesinde belirttiği tüm maddi vakalarda dava dışı şirkette yönetim kurulu üyesi olduğunu, kararların alınmasında bizzat olumlu oy kullandığını, davacının müvekkilleri aleyhinde sorumluluk davası açma hakkı bulunmadığını, davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesini, ayrıca dava dilekçesinde Dilovası’nda yer alan gayrimenkulün bedelsiz olarak TFKB’ye devir ve tescil edildiğinin yasal olmadığı iddiasının doğru olmadığını, davacının İstanbul Anadolu 9.Asliye Ticaret mahkemesinde görülmekte olan davaya ilişkin olarak bilirkişi raporunda haklılıklarının tespit edildiğini beyan etmiş ise de, o davanın sermaye artışına ilişkin olarak dava dışı şirkete açıldığını, bu dava ile bir ilgisinin bulunmadığından bahisle, davanın öncelikle derdestlik ve zamanaşımı sebebiyle usulden reddine ve haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve kanıtlanmaması sebebiyle esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Dava dışı ……… Çelik İmalatları ve İnşaat Sanayi A.Ş.’nin ortağı davacının şirketin yönetim kurulu üyelerine karşı sorumluluk ve tazminat davası olup, şirket merkezinin 02.11.2016 tarihinde Gebze Ticaret Sicil Müdürlüğüne nakil olduğu anlaşılmaktadır.
HMK’nun 14/2. maddesi göre; ” Özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir. ” düzenlemesi mevcut olup, HMK’nun 114/ç maddesine göre kesin yetki dava şartıdır.
Kesin yetki dava şartı olup, HMK’nun 137 ve 138 maddeleri gereğince dava şartları ön inceleme ile dosya üzerinden karara bağlanabileceğinden, mahkememizin yetkisizliğine ve dava dilekçesinin yetki yönünden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-HMK 14.maddede düzenlenen kesin yetki kuralına göre mahkememizin yetkisizliği nedeniyle HMK 114, 115.maddesine göre kesin yetki dava şartı olmakla davanın USULDEN REDDİNE
2-Karar kesinleştiğinde süresinde talep halinde HMK’nun 20.maddesi uyarınca dosyanın yetkili Gebze Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç ve masrafların yetkili mahkemede nazara alınmasına,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/03/2018