Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1304 E. 2021/576 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1304 Esas
KARAR NO: 2021/576
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 04/12/2017
KARAR TARİHİ : 06/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili ile —- plakalı aracın ruhsat sahibi olan —- arasında araç değer kaybı ve kazanç kaybı hususunda temlik sözleşmesi imzalandığını, temliğe konu—- tarihinde — plakalı aracın şoförünün %50 kusurlu olması sebebiyle oluşan kazada hasar gördüğünü, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında da görüleceği üzere trafik kazası tespit tutanağı sürücü beyanları incelendiğinde davalı sürücünün yazılı ve imzalı beyanıyla kazaya asli kusuruyla sebebiyet verdiğini açıkça ikrar ettiğini, söz konusu durumun kaza yeri tetkiki ve sürücülerin beyanlarının kaza tespit tutanağı ile tespit edildiğini, işbu kaza sebebi ile temliğe konu araçta maddi hasar meydana geldiğini, ortaya çıkan hasar sebebi ile temliğe konu aracın —– kaldığını, bu süre içerisinde ticari işlevini yerine getiremediğinden kazanç kaybına ilişkin alacak oluştuğunu, temliğe konu aracın ticari araç olması sebebiyle ticari gelir elde ettiği söz konusu olduğundan —- boyunca çalışamamasından dolayı kazanç kaybına uğradığını—– maddesinde kazanç kaybı teminat kapsamı dışında bırakıldığını, her ne kadar temliğe konu aracın günlük kazanç kaybı—– olsa da olayda %50 kusur söz konusu olduğundan kazanç miktarının yarısı üzerinden icra takibi başlatıldığını, bu nedenlerle temliğe konu aracın uğradığı günlük —- olmak üzere —- kazanç kaybının borçludan talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu, alacağın likit olması sebebiyle icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile davalının ——- sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davalıların itirazları haksız ve kötüniyetli olduğundan alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davalı müvekkilinin —- plaka numaralı araca — tarihinde davacının temlik sözleşmesi ile ruhsat sahibi dava dışı —– plaka numaralı aracın sağ taraftan %100 kusurlu olarak çarptığını ve hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, gerek kazanın oluş şekli gerekse aracın hasarlanan kısmı taraflarınca ifade edilen bu kusur oranını doğrulamakta olduğunu, %50 kusur oranının kesinlikle doğru olmadığını, müvekkilinin trafik kazası tespit tutanağında da asli kusurlu olduğuna dair hiçbir beyan ve bu anlama gelecek ifadeye yer vermediğini, davalının iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, meydana gelen kaza sebebiyle müvekkili şirketin zarara uğramasına rağmen davacı tarafça haksız ve kötüniyetli olarak kazanç kaybı iddiası ile müvekkili şirkete karşı takip açıldığını, taraflarının haklı itirazı neticesinde takibin durduğunu, kaza sebebi ile müvekkili şirkete ait araçta büyük hasar ve ciddi boyutlarda bir değer kaybı meydana geldiğini, aracın müvekkili tarafından satılmak istendiğinde işbu kaza sebebiyle tüm resmi kayıtlarda aracın hasarlı olduğu gerçeğinin görüleceği değer kaybının müvekkili şirkete fiilen yansıyacağını, aynı trafik kazasına ilişkin olarak dava dışı sigorta şirketinin malik ve sürücüye karşı taraflarından ——- sayılı dosyası ile trafik kazası nedeniyle müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı, hasarsızlık indirimi kaybı ve aracın serviste kaldığı süre içindeki kazanç kayıp bedellerinden doğan zararların tazmini için belirsiz alacak davası açıldığını ve halen derdest olduğunu, bu nedenlerle icra takibine haklı olarak itiraz ettiklerini, davalının açmış olduğu davanın reddine, davacının icraya esas bedel üzerinden %20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsili ile taraflarına verilmesine, dava giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibari kazanç kaybına ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı — plakalı aracın sahibi dava dışı —- müvekkili arasında kazanç kaybına yönelik temlik sözleşmesi olduğunu — plakalı araca davalıların sürücüsü ve işleteni oldukları —- plakalı aracın zarar verdiğini aracın -kullanılamadığını bu süre için oluşan kazanç kaybını talep etmişlerdir.
Usulüne uygun taraf delilleri toplanmış hasar dosyası ve poliçe getirtilmiştir. Yargılamanın —- celsesinde tarafların kusur durumları ve zarar miktarının hesabı için bilirkişi ara kararı oluşturulmuş ve 2 hafta kesin süre verilerek yatırılmadığı takdirde dosyadaki delil durumuna göre karar verileceği ihtar edilmesine rağmen bilirkişi ücretinin yatırılmadığı görülmüştür.
HMK’un 120. maddesi ile de gider avansı düzenlenmiş olup, burada “Davacı, yargılama harçları ile her yıl —-çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir’, kuralına yer verilmiştir.
Aynı zamanda mezkûr Kanun’un 324. maddesi ile de delil ikamesi avansı düzenlenmiş ve bu madde de. “Taraftardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraftar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır. Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işler hakkındaki hükümler saklıdır”, yönünde düzenleme yapılmıştır.
Davaya konu uyuşmazlık tarafların serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işlerden olmadığı, davacı tarafa kesin süre verilerek sonuçları hatırlatıldığı halde bilirkişi ücretinin yatmadığı, dosyadaki delil durumuna göre davacının alacağını ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL karar harcına karşılık peşin alınan 31,40-TL ‘nin mahsubu ile bakiye 27,90-TL’nin terkin sınırı altında kalması sebebiyle tahsiline yer olmadığına,
3-Davacı tarafından sarfolunan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı—— sarfolunan 32,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalılar lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 603,55-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, kesin olarak verilen karar davalının yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.06/07/2021