Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1287 E. 2019/916 K. 26.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1287 Esas
KARAR NO: 2019/916
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2017
KARAR TARİHİ : 26/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından dava dosyasına sunulan ——– tarihli dava dilekçesinde özetle ve mealen davacı şirketin İstanbul merkezli olarak turizm ve seyahat acenteliği alanında ticari faaliyetini sürdürdüğünü, davalı şirkete hizmetler verildiğini, bu hizmetlerden kaynaklanan bedeller taraflar arasında bir cari hesap ilişkisi içinde takip edildiğini, davacı şirketin davalı şirketten olan —–TL’lik bakiye alacağının ödenmediğini, davacı şirketin cari hesap, ticari defter ve kayıtlarına göre davalı şirketten ——-TL bakiye alacağı bulunduğunu, bu sebeple davalı şirket hakkında İstanbul Anadolu 24. İcra Dairesi’nin ———- E. Sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, alacağı işleyecek faiziyle birlikte tahsilinin talep edildiğini, ödeme emrinin davalı şirkete tebliğ edildiğini ve davalı şirket vekili tarafından icra dosyasındaki borcun tamamına itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, itirazında davalı şirketin haksız olduğunu, itirazda herhangi bir detaya girilmediğini, borca genel olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan edip davalı şirket aleyhine başlatılan İstanbul Anadolu 24. İcra Dairesi’nin ——- E. Sayılı icra dosyasına vaki İTİRAZIN İPTALİNE, itirazın haksız ve kötü niyetli yapılmış olması nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, masraf ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı şirkete borcunun bulunmadığını, davalı şirketin —–tarihinde, davacı şirkete bağlı ———- denilen bir bilet şirketinin ‘uçak biletlerinizi bizden temin edin, bizde size kar oranı komisyon bedeli verelim’ şeklindeki teklifi üzerine, bu şirketle çalışmaya başladıklarını, bu süre içerisinde davalı şirketin uçak bileti kestikçe cari hesabında para toplanmaya başladığını be bu şekilde davacı şirketle çalışmaya devam ettiklerini, bu sistem üzerinden bilet alımları ya cari hesaptan yada kredi kartı kanalı ile yapıldığını, iki taraf arasında ki çalışmanın bu şekilde devam etmekte iken davalı şirket sistemden her zaman yaptığı gibi kredi kartı ile bilet alış işlemi yapamamaya başladığını, bunun üzerine davacı tarafın davalı tarafa sistemlerinde bir sorun olduğunu ve şuanda kredi kartı ile satış yapamadıklarını bildirdiğini, davalı şirkete —-TL’lik cari hesap tanımlayacaklarını, davalı şirketin bu parayı kullanarak bilet alım işlemlerini yapabileceğini, sonra da kredi kartından kendilerine ödeme yapabileceğini söylediklerini, bunun üzerine davalı şirketin bilet alım işlemi yapabilmek için cari hesapta kendisi için tanımlanan ——-TL’yi kullandığını, 3 iş günü içerisinde de cari hesabını ödeyerek kapattığını, sonrasında davacı şirketin yine sistemlerinde sorun olduğunu söylediğini ve davalı şirket için tekrar ——-TL’lik bir cari hesap açtığını, bu süre zarfında davalı şirketin sisteme erişemediğini, sisteme girdiğinde ise cari hesap bakiyesinin bir anda —–TL olduğunu gördüğünü, davacı şirkette müdür olarak çalışan —— telefonla arayarak, sisteme giremediğini ve sistemi hiçbir şekilde kullanamadığı halde cari hesap bakiyesinin nasıl ——-TL olduğunu, davacı şirket müdürünü ise sistemlerinde sorun olduğunu, düzelteceklerini, kendilerinin kayıtları tuttuklarını, herhangi bir sorun olmayacağını bildirdiğini, taraflar arasında ki cari hesap işleyişinin ——-TL’lik bir cari hesap borcu ödenmeden tekrar bir cari açılamayacağı şekilde dizayn edildiğini, yani borç bakiyesi kapatılmadan yeni hesap açılamadığını, davalı şirketin sonraki zamanlarda cari hesabı hiç kullanmadan kredi kartı ile bilet alımı yapmış olduğunu, davacı şirketin düzeltileceğini söylediği cari hesabının hala aynı olduğunu, davalı şirketin davacı şirket yetkililerini arayarak bu sorunu düzeltmelerini talep ettiğini, davacı şirketin sürekli davalı şirketi eski kayıtları görme ve yanlış hesabı düzeltme noktasında oyaladığını, daha sonrada davacı şirketin sistemi komple kapattığını, anlatılan olayların üzerinden iki yıldan fazla bir süre geçmesinden sonra davacı tarafın davalı şirket aleyhine icra takibine giriştiğini, davacı şirketin takibinde haksız olduğunu” beyan edip davalı şirket aleyhine haksız, dayanaksız, ve hukuka aykırı olarak kötü niyetli açılmış bulunan davanın reddine, davacı taraf aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlık; tacirler arasında mal alım satımından kaynaklanan bakiye borç nedeniyle başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğü’nün ——– Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde ödeme emrinin davalı/borçluya —– tarihinde tebliğ edildiği davalının süresinde ——– tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine – tarihinde İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; İnceleme gününde davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmemiş olup davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda rapor tanzim edilmiştir. Uzman bilirkişi hazırladığı raporunda;
A. Davacı şirket tarafından ibraz edilen ——— yılına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226’ ve 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, Davacı defterlerinin Kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu, Davacı şirket lehine delil kabiliyetinin bulunduğu,
B. Davalı şirketin ticari– defter ve belgelerini, inceleme günü olan ——- tarihinde ibraz etmemesi üzerine gerekli inceleme ve değerlendirme yapılamadığı,
C. Davacı şirketin davalı şirkete düzenlemiş olduğu faturalara ilişkin itirazının dosyaya sunulu belgeler arasında yer almadığı, davalı şirket tarafından davacı şirkete düzenlenmiş ayıp ihtarının da bulunmadığı,
D. Davacı şirketin ticari defter ve dayanaklarına göre davacı şirketin icra takibine giriştiği takip tarihi itibariyle davalı şirketin ——- olarak —– tarihi itibariyle——- TL davacı şirkete borçlu olduğu kaydının olduğu, ——– nolu …——-alıcılar hesabının —— tarihi itibariyle ———–TL BORÇ bakiyesi verdiği,
E. —– tarihinde İstanbul Anadolu 24. İcra Dairesi’nin —— E. Sayılı dosya ile davacı alacaklı, davalı borçlu aleyhine ——-TL Asıl Alacak üzerinden icra takibinde bulunduğu, İcra takibine konu alacak hakkının dayanağı olarak ise dosyaya sunulu olan taraflar arası cari hesap ilişkisi gösterildiği,’ şeklinde mütalaa vermiştir.
Davalı usulüne uygun davete rağmen inceleme gününde defter de ibraz etmemiş , başkaca bir delilde sunmamıştır. ‘ Belgeyi veya ticari defterleri ibraz etmesine karar verilen taraf , kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez yada belgenin elinde bulunduğunu inkar eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmez ise mahkeme duruma göre belge veya ticari defterlerin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir. (HMK 220/3 ) uyarınca usulüne uygun tutulmuş davacı defterleri hükme esas alınmış, taraflar tacir olduklarından davacının avans faizi isteme hakkı olduğu kabul edilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile; davalının İstanbul Anadolu 24. İcra Müdürlüğünün ——- Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin ————TL üzerinden devamına,
2-Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
3-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si 9.792,50-TL oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine dair,
4-Alınması gereken 3.344,63-TL karar harcına karşılık peşin alınan 591,35-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.753,28-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 1.001,00-TL yargılama gideri ile 31,40-TL başvurma harcı, 591,35-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.623,75-TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı lehine AAÜT uyarınca takdir edilen 5.735,88-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/09/2019