Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1267 E. 2021/685 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1267 Esas
KARAR NO: 2021/685 Karar
BİRLEŞEN —— SAYILI DOSYASI
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 09/02/2018
KARAR TARİHİ: 21/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat), Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı – Birleşen Dava Davacısı vekili dava dilekçesinde özetle: —– meydana gelen kaza sonucu araç içerisinde bulunan — yolcunun yaralandığını, bir kısmını daimi sakat kaldığını, mağdur yolculardan bir kısmının vekilleri aracılığıyla müvekkiline başvurması sonucu müvekkilinin toplam—- ödeme yaptığını, kazanın oluşumunda davalının tam kusurlu olduğunu, bu nedenle kazanın sigorta teminatı dışında kaldığını, davalının hasar tazminatının ödenmesinden sorumlu olduğunu,— dava açıldığını, kalan —- tahsili için bu davayı açmak zorunda kaldıklarını ileri sürerek davanın kabulü ile —- ödeme tarihlerinden itibaren hesaplanacak kısa vadeli kredilere uygulanan ——tahsiline, —– sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı – Birleşen Dava Davalısı cevap dilekçesinde özetle: Davacı —- tarafına gönderildiği ve ödenmesinin talep edildiği, —– bedelini oluşturmakta olup, davacı vekilinin açık beyanı ve istemi doğrultusunda “davada talep edilen işbu tutarın aracın hasar miktarına ilişkin bulunduğu, ihbar mektuplarının kesinlikle tebliğ edilmemiş olduğunu, taraf olduğu —— de belirtildiği üzere, hak sahibi sigortalı olarak davacı taraftan kendi kusuruna denk gelen herhangi bir tazminat talebin olmamasının yanı sıra, böyle bir bedelin ödenmesi de söz konusu olmadığını, ayrıca poliçenin kapsamı itibariyle olay tarihinde şahsına ait araçda meydana gelen hasarların tazminini içermemesi bakımından teminat dışında kalan bir halin zuhurundan ve rücuu talebi açısından aleyhime ikame edilen davanın haklı yasal bir dayanağından bahsetme imkanı da bulunmadığından davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile — tarafından sigortalıya rücu amacıyla açılan tazminat davası olduğu görüldü.
—– müzekkerelere ikmalen cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosyamız arasına alındığı görüldü.
Dosyanın ağır kusur yönünden —- davalının ağır kusurunu ve davacının rücu koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi amacı ile—– bilirikşisine tevdii ile ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık noktalarında denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti mahkememize hitaben hazırlamış olduğu raporunda özetle: —- şeklinde ortaya çıkan teknik arızanın birinci derecede ve %60 (yüzde altmış) oranında etkili olduğu, davalı sürücü—— hatalı davranışının ikinci derecede ve %40 (yüzde kırk) oranında etkili bulunduğu, Ağır Kusur hususundaki değerlenirmenin heyetlerinin uzmanlık alanı dışında kaldığı yönünde mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi raporlarının HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Dava; trafik sigorta poliçesine dayanılarak genel şartlara aykırılık ( ağır kusur) iddiasına dayalı rücuen alacak istemine ilişkindir.
—maddesinde sigorta ettirene rücu halleri düzenlenmiş olup, buna göre;
-Tazminatı gerektiren olayın, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş olması,
-Tazminatı gerektiren olayın, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ihlali sonucunda meydana gelmiş olması,
-Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelmiş olması,
-Tazminatı gerektiren olayın, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması veya yetkili makamlarca tespit edilmiş olan istiap haddinden fazla yolcu veya —- meydana gelmiş olması,
-Sigortalının rizikonun gerçekleşmesi halinde bu —- belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı zarar ve ziyan miktarında bir artış olması,
-Tazminatı gerektiren olayın aracın çalınması veya gasp edilmesi sonucunda olması halinde, çalınma veya gasp edilme olayında sigortalının kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusurlu olduğunun tespit edilmesi,
-Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halleri” rücu sebebi olarak kabul edilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, aldırılan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede;davalının olayın meydana gelmesinde tam kusurlu olmasından bahisle rücu şartlarının oluştuğu iddia edilmişse de bu iddialarını kanıtlayamadığı,davalı sürücünün sevk ve idaresindeki —-plakalı aracın sol arka lastiklerinin bjonlarının yerinden çıktığı,davalının da tekerlek değiştirme işini kaza öncesinde yaptığı, —— tarafından hazırlanan raporda,tekerlek fırlaması şeklinde ortaya çıkan teknik arızanın birinci derecede ve %60 (yüzde altmış) oranında etkili olduğu, davalı sürücü —– taşıdığı yolcuların can güvenliği açısından sözkonusu işlemi dikkatli ve özenli yapmadığından hatalı davranışının ikinci derecede ve %40 (yüzde kırk) oranında etkili bulunduğu, ancak davalının kusurunun ağır kusur olarak nitelendirilemeyeceği—— konuya ilişkin içtihatlarında da işaret edildiği üzere kasıt ya da kasta yakın ağır kusur olarak değerlendirilmediğinden davacının —-belirtilen rücu koşularının oluştuğunu ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcına karşılık peşin alınan 1.001,89 TL peşin harcından mahsubu ile bakiye 942,59 TL harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirmediğinden, davalı lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı asilin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ——Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.21/09/2021