Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1246 E. 2020/734 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1246 Esas
KARAR NO: 2020/734
DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2016
KARAR TARİHİ : 03/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:
Müvekkilinin —— plakalı————– tarihinde —– satın aldığını, müvekkilinin———- yapılan diğer şehir içi ———- yaptığını, ticari amaçla alıp ve işlettiği —— plakalı araç’ın——- tarihinde arızalandığını, müvekkilinin yetkili servisle iletişime geçip aynı gün içerisinde aracın —— ilinden —— çekici ile götürülüp, servis aracının —– tarihinde arızasının giderildinin söylenerek müvekkiline teslim edildiğini, müvekkilinin aracının —– tarihinde aynı arızayı vermesi üzerine tekrar çekici ile —- iline götürüldüğünü, —— ilinde yetkili servis olan ———–tarafından müvekkilinin arandığını, müvekkilinin aracını ——— tarihinde almak üzere yetkili servise gittiğini ve serviste aracın arka camlarının da kırıldığını görmesi üzerine aracı teslim almayıp yetkili servis tarafından da bu araza giderildikten sonra —– tarihinde aracı teslim aldığını, müvekkilinin sıfır almış olduğu ve garantisi devam eden araçtan —– boyunca yararlanmamış olması nedeniyle toplamda —- zararının meydana geldiğinden dolayı, müvekkilinin aracın arazılanması sonucu —-boyunca kiralamış araç bedeli için ödemiş olduğu ve —–toplamda —— zararın davalılardan müteselsilen tazmine, Müvekkil aracın tamir süresi boyunca sürekli—– gitmek zorunda kalması nedeniyle sürekli gidiş ve gelişlerinde meydana gelen toplamda —- masrafın müvekkille davalılar tarafından müteselsilen ödenmesine, Müvekkilinin —— boyunca aracını kullanmadığı ve araç kiraladığından dolayı mahrum kaldığı kar olarak da fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla —– davalılardan müteselsilen tahsiline, Müvekkilinin izni olmaksızın kulanılan yakıt bedeli olan —- davalılardan mütesilsilen tahsiline, Değer kaybı olarak—– davalılardan müteselsilen tahsiline, toplamda —– arıza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faiz uygulanarak davalılardan mütesilsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı ———-Mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; 6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6.maddesine göre genel yetkili Mahkemeye, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri Mahkemesi olduğunu, somut olayda, davacı taraf, tüketici olmamasına rağmen davayı yerleşim yeri ——–açtığını, ancak davacının yerleşim yeri Mahkemesinde dava açma yetkisinin bulunmadığını, zira davacı dava dilekçesin de açıkça belirttiği gibi dava konusu aracı ticari işlerinde kullandığını, dolayısıyla davacı tüketici olmayıp tacir olduğunu, genel yetki düzenleyen madde hükmünden de anlaşılacağı üzere uyuşmazlığın müvekkil şirketin yerleşim yerinde açılmasının gerektiğini, Müvekkilin ikametgahının ——– olduğunu buna göre yetkili Mahkemenin ——– olduğunu belirtilerek davanın usulden reddini talep etmiştir.
Davalı —–mahkememize uyap ortamından göndermiş olduğu—– tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacıya —– tarihli muhtıra ile verilen süre içerisinde davayı ——– yöneltmediğini muhtıra ile verilen süre geçtikten sonra yapılan işlemin usulsüz ve hukuku aykırı olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, ayıp olan sürelere riayet edilmediğini, davacının uğradığı zarardan müvekkil firmanın sorumluğu tutulmasının mümkün bulunmadığı, davacı araçta herhangi bir ayıp mevcut olmadığını, müvekkil firmanın da davacının uğradığı zarardan sorumlu tutulmasının hukuken sorumlu olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ———— ortamından Mahkememize göndermiş olduğu cevaba cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekilinin davanın yetkisiz Mahkemede açıldığını iddia etmiş ise de, bu iddiasının doğru olmadığını, kural olarak——- bir dava kanunda aksine hüküm bulunmadıkça davanın açıldığı tarihte davalının ikametgahında açılmalıdır. Bu kural genel yetki kuralı olup ,HMK ve diğer kanunlarda yetkiye ilişkin özel hükümlerin varlığı halinde özel yetki kuralı genel yetki kurulları ile birlikte uygulanır. Özel yetki kuralı olması durumunda davacının yetki konusunda seçim hakkı olduğunu, somut olayda müvekkil ile davalı şirket arasında araç satış sözleşmesi ve iki yılı kapsayan garanti sözleşmesinin bulunduğunu, sözleşmenin ifa edildiği, yani aracın teslim edildiği yer——– olduğunu, müvekkilinin sözleşmeyi —— yerine getirdiği için —– Mahkemelerin yetkili olduğunu bundan dolayı davalı vekilinin yetki itirazının hukuka ve gerçeğe aykırı olan davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Cevap: Davalı ————- tarihli cevap dilekçesi ve vekaletname ibraz ederek öncelikle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını Yetkili mahkemenin genel yetki kuralına göre ” ———— yetkili olduğunu beyan etmiş sonrasında ise esas hakkında beyanda bulunarak davanın reddini talep etmiştir. ilk oturuma katılarak; Cevap ve ikinci cevap dilekçelerin içeriğini aynen tekrar ettiklerini, İddiaya konu ayıplı malla ilgili müvekkil şirketlerin sorumluluğunun bulunmadığını, beyanlarını tekrarla davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Deliller : Dava dilekçesi, davacı vekilinin ve davalı vekilinin beyanları, cevap dilekçeleri, davacının dava dilekçesi ekindeki bilgi ve belgeler olan, vekaletname, Satış sözleşmesi, faturalar, taşıma sözleşmesi, vergi levhası, ——- tarafından tutulan tutanak, Davalı vekillerinin cevap dilekçesi, davacının cevaba cevap dilekçesi ve tüm bilgi ve belgeler.
Davanın açıldığı ———- üzerinden yapılan yargılama sonucunda “Dava, davacının yerleşim yeri Mahkemesinde açılmış olup, somut olay incelendiğinde, tarafların tacir olduğu aşikardır. Her ne kadar HMK nun madde 10’da sözleşmeden doğan davalarda yetkiyi düzenlenmiş ise de davacı tarafından sözleşmenin ifa yerinin ——-olduğuna dair herhangi bir belge ve sözleşme dosyamıza ibraz etmemiş olduğu görüldüğünden HMK maddesi 19/2 ye göre davalılar cevap dilekçesinde HMK madde 6 ya göre genel yetkili yer Mahkemesi’ni göstermiş olduğundan Mahkememizin yetkisizliğine ———— yetkili ve görevli olduğuna karar vererek” dosyayı mahkememize göndermiştir.
Dava, satın alınan aracın üst üste arızalar vermesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine yöneliktir.
Davacı, —-olarak almış olduğu ve garantisi devam eden aracın sürekli arızalar vermesi nedeniyle — boyunca araçtan yararlanamadığını, bu süreçte günlüğü —- araç kiraladığını, araç tamir süresi boyunca servise gidiş geliş masrafı olarak —– harcadığını, ayrıca aracın serviste haksız olarak kullanılması nedeniyle mazot giderinin bulunduğunu, serviste aracının haksız km arttırımı yapılmasından dolayı araçta değer kaybı meydana geldiğini iddia ederek maddi tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalılar ise; ayıp ihbar sürelerine riayet edilmediğini, davacının uğradığını iddia ettiği zararlardan sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığını, araçta herhangi bir ayıp bulunmadığını, davanın haksız olduğunu savunmuşlardır.
Mahkememizce tarafların bildirmiş olduğu delil ve belgeler toplandıktan sonra, makine mühendisi ve sorumluluk uzmanı bilirkişilerden rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan —- tarihli bilirkişi raporu ve tarafların itirazı üzerine aldırılan — tarihli ek rapor uyarınca; davacının maliki olduğu —-plakalı aracın arızası nedeniyle——– tarihleri arasında toplamda—– serviste kaldığı, aracın serviste kaldığı —- boyunca günlük—— araç kiralandığının faturayla kanıtlandığının ve bu bedelin kadri matuf olduğu, buna göre davacının ödediği toplam kira bedelinin ———- olduğu, aracın serviste kaldığı sürede aracın —-yaptığı ve bunun haklı görülmediği, aracın yakıt tüketimi dikkate alındığında —- tarihindeki ——- olduğu dikkate alındığında aracın yakıt kaybının——– olduğu, aracın km’sindeki artışın araçta değer kaybı oluşturmadığı, aracın tamir süresi boyunca davacının servise gidiş geliş masrafıyla ilgili bir delilin bulunmadığı ve davacının talep edebileceği bir kar kaybının bulunmadığı ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Tüm bu tespitlere göre, davacının aracının garanti süresi içinde arızalanmış olması ve bu süre boyunca daha önce üstlendiği servis hizmetlerini yapabilmesi için —– boyunca araç kiralamak zorunda kaldığı ve buna ilişkin zararın —- olduğu, aracın serviste —- yapmış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olması nedeniyle davacının aracının yakıt tüketim ortalaması dikkate alındığından ——-davacının bu nedenle uğradığı zararın ——olduğu, davacının aracında değer kaybının meydana gelmediği ve başkaca ispatlanmış zararın olmadığı, belirtilen zararlardan her iki davalının müteselsilen sorumlu oldukları anlaşıldığından, bu gerekçelere göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulüyle; toplam —— dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 862,28-TL karar harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 309,11-TL harçtan mahsubu ile bakiye 553,17-TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacılar tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 2.730,00-TL yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 1.903,93-TL’si ile 309,11-TL peşin harç, 29,20-TL başvuru harcı toplamı 2.242,24 -TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı —– yapılan 20,00-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 6,05-TL’sinin davacıdan alınarak bu davalı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı —— tarafından yapılan 50,00-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 15,13-TL’sinin davacıdan alınarak bu davalı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davanın kabul oranı dikkate alındığında karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre davacı lehine takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
7-Davanın ret oranı dikkate alındığında karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre davalı lehine takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2020